ABD, 11 Eylül saldırılarının 20. yıl dönümünden hemen önce bu saldırıları bahane ederek işgal ettiği Afganistan’dan çekildi ancak 11 Eylül sonrasında başlatılan “teröre karşı küresel savaşın” en karanlık yüzü olan Guantanamo Hapishanesinin kapatılıp kapatılamayacağı merak konusu.
Bugün, 11 Eylül 2001’de kaçırılan 4 yolcu uçağı ile ABD’nin sembol binaları olan New York’taki Dünya Ticaret Merkezi kulelerine ve Savunma Bakanlığı (Pentagon) binasına düzenlenen saldırının üzerinden 20 yıl geçti.
Saldırıyı terör örgütü El Kaide üstlenirken ABD, örgüt tarafından üs olarak kullanıldığı gerekçesi ile 7 Ekim 2001’de Afganistan’ı işgal etti.
Bu işgalden kısa bir süre sonra da dönemin ABD Başkanı George W. Bush’un “teröre karşı küresel savaş” politikasının en karanlık yüzü olan ülke dışındaki hapishaneler kuruldu ve buralarda tutulanlara yönelik işkence içerikli sorgulamalar başlatıldı.
ABD ordusu tarafından başta Afganistan olmak üzere birçok ülkede terör şüphelisi olarak ele geçirilen kişiler işkencelerle sorgulanmak üzere ABD dışında Amerikan üslerindeki sorgu merkezlerine ve Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) tarafından kurulan gizli hapishanelere nakledildi.
Bush yönetimi, 11 Ocak 2002’de Küba’nın Guantanamo Körfezi’nde bulunan ABD Donanma Üssü’nde terör şüphelilerinin tutulacağı bir hapishane kurduklarını açıklarken, Tayland başta olmak üzere birçok ülkede bulunan işkence hapishanelerinin varlığı 2006’ya kadar gizli kaldı.
Guantanamo’da toplam 797 kişi işkence gördü
Afganistan, Irak ve diğer bölge ülkelerinde tutuklananların getirildiği ve türlü işkencelere maruz kaldığı Guantanamo Hapishanesi’ne kuruluşundan sonraki 1 yıl içinde 680 şüpheli getirildi.
ABD Savunma Bakanlığı verilerine göre ise şimdiye kadar Guantanamo’da 797 şüpheli tutuldu.
Dünyanın en kötü hapishanesi olarak tanımlanan Guantanamo’daki gündelik hayata ilişkin görüntüler, bugüne kadar kamuoyuyla çok sınırlı bir biçimde paylaşıldı.
Turuncu giysiler ve siyah kukuleta giydirilen zanlıların statüleri, Guantanamo ile ilgili tartışmaların merkezinde yer aldı.
Başta insan hakları örgütleri olmak üzere uluslararası kamuoyu, Bush yönetiminin ABD topraklarında suç kabul edilen işkenceyi rahatça icra edebilmek ve mahkumların ABD yasalarının sağladığı imkanlardan faydalanmalarını önlemek için Guantanamo’yu açtığına dikkati çekti.
Ayrıca, Bush yönetiminin buradaki tutukluları “düşman savaşçı” olarak tanımlaması da bu kişilerin askeri mahkemede yargılanmalarının yolunu açtı.
Obama sözünü tutamadı
2007 yılında başkanlık için adaylığını açıklayan Barack Obama, Guantanamo’yu kapatmayı seçim kampanyasının önemli vaatlerinden biri olarak duyurdu.
Obama, başkanlık döneminde de “ABD’nin imajında kara bir leke” olarak değerlendirdiği Guantanamo’yu kapatmak istediğini sürekli vurguladı.
Başkanlık görevini devralmasından birkaç gün sonra imzaladığı kararnameyle hapishanenin bir yıl içinde kapatılması talimatı veren Obama, bu talimatını yerine getiremedi.
Başkanlığının son yılı 2016’nın şubat ayında, Guantanamo’nun kapatılmasına dair planını Beyaz Saray’da kameralar karşısında açıklayan Obama kalan tutukluların bir kısmının ülkelerine ya da onları kabul eden üçüncü ülkelere göndermeyi planlandığını dile getirdi.
Obama, hala tehdit olarak görülen tutukluları ise ABD’deki hapishanelere yerleştirmeyi tasarladıklarını ifade etti.
Ancak, 8 yıllık görevi süresince Guantanamo’yu kapatmaya muvaffak olamadığını görevinin son aylarında Beyaz Saray’da düzenlediği bir basın toplantısında itiraf eden Obama, Amerikan Kongresinin baskılarının buna engel olduğunu ileri sürdü.
Obama göreve geldiğinde Guantanamo’da 245 tutuklu bulunuyordu ve bunlardan 204’ünün yargılamasını tamamlatıp bazılarını kendi ülkelerine iade etti, bazılarını ise üçüncü bir ülkenin denetimine verdi.
Taliban Beşlisi de Obama döneminde serbest bırakıldı
Guantanamo ile ilgili son günlerde en çok konuşulan konu ise Afganistan’da birliğini terk ettikten sonra Taliban’a esir düşmüş Amerikalı Çavuş Bowe Berghdal’ın 5 Taliban üyesi ile 2014’te takas edilmesi oldu.
“Taliban Beşlisi” olarak da anılan söz konusu Taliban üyeleri, Kabil’de yeni kurulan Taliban “hükümetinde” kritik görevler aldı.
Bunlardan, Hayrullah Hayırhah Enformasyon ve Kültür Bakanı, Nurullah Nuri Hudut ve Kabile İşleri Bakanı, Abdul Hak Vasik İstihbarat Müdürü ve Muhammed Fazıl Savunma Bakan Yardımcısı olarak atandı.
Hükümetin ilanından kısa bir süre önce ise aynı gruptan Muhammed Nabi Omari, Doğu Host vilayetine vali olarak atanmıştı.
Trump döneminde sadece 1 kişi salıverildi
Donald Trump, 2016 seçim yarışında başkanlığı kazanması durumunda Guantanamo Hapishanesi’ni kapatmayacağını ve terörden tutuklananları orada tutmaya devam edeceğini vadetmişti.
Başkanlığı kazandıktan bir yıl sonra 18 Şubat 2018’de, Kongre’de “Birliğin Durumu” konuşmasını yapan Trump, burada Guantanamo Hapishanesi’nin açık kalması için yeni bir Başkanlık Kararnamesi imzaladığını duyurdu.
Trump dönemi boyunca hapishaneye yeni tutuklular getirilmezken, Trump’ın kongredeki duyurusundan sonra Pentagon 2 Mayıs 2018’de Ahmed Muhammed Ahmed Haza al Darbi isimli Suudi Arabistan vatandaşı bir tutukluyu Riyad’a iade ettiklerini ve Darbi’nin 2027’ye kadar Suudi Arabistan’da hapiste kalacağını açıkladı.
Darbi, Trump döneminde Guantanamo’dan salıverilen tek tutuklu oldu.
Biden kapatabilecek mi?
ABD Başkanı Joe Biden, hem Obama döneminde başkan yardımcılığı yaptığı sırada hem de 2020 başkanlık yarışı sırasında Guantanamo’nun kapatılması gerektiğine vurgu yaptı.
Başkanlık koltuğuna oturduktan sonra ise Biden henüz sadece bir Guantanamo tutuklusunu serbest bıraktı.
Pentagon, 19 Temmuz 2021’de Guantanamo’daki son Fas vatandaşı 56 yaşındaki Abdullatif Nasır’ı Fas’a iade ettiklerini açıkladı.
Böylece Biden dönemindeki ilk salıverme ile birlikte Guantanamo’daki tutuklu sayısı 39’a indi ancak Biden’ın bu kötü namlı hapishaneyi kapatabileceği konusunda halen soru işaretleri bulunuyor.
Pentagon Sözcüsü Yarbay Kenneth Hoffman’ın AA muhabirine verdiği bilgilere göre, kalan 39 tutukludan ikisinin cezası kesinleşmişken, 10’unun askeri mahkeme süreci devam ediyor
Kalanlardan 10 tutuklu başka ülkeye iade için uygun iken, 17’si periyodik incelemeye tabi tutuluyor.
Askeri mahkeme süreci tamamlandıktan sonra periyodik incelemeye tabi tutulan tutukluların, daha sonra başka bir ülkeye iade edilmeye uygun olup olmadığı değerlendiriliyor.
Gerekli süreçler tamamlandıktan sonra ise iade edilecek ülke ile gerekli denetim prosedürleri görüşülüyor.
Obama döneminde serbest bırakılan veya başka ülkeye iade edilenlerin yüzde 85’inin terörle hiçbir şekilde ilişkili olmadığı ortaya çıkmıştı ancak buna rağmen 197 tutuklunun Guantanamo’dan salıverilmesi yıllar almıştı.
Biden’ın geride kalan 39 tutukluyu serbest bırakmasının da uzun süre alabileceği konuşulurken, ABD kamuoyunda özellikle de Kongre’nin baskısı altında Guantanamo Hapishanesi’ni kapatmasının çok olası olmadığı ifade ediliyor.