Gübretaş’tan yapılan açıklamaya göre, salgın döneminde gıda arz güvenliğinin sağlanması için Türkiye’de tarımsal üretimin aksamadan yürütülmesi amacıyla operasyonel faaliyetlerini artan bir tempoyla sürdüren Gübretaş, Kovid-19 salgınının Türkiye’nin gündemine girdiği mart ayında çiftçilere gübre tedariki konusunda güven veren bir Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) açıklaması yapmıştı.
Gübretaş, 20 Mart 2020’de yaptığı açıklamada, salgın sürecinde tarımda verimlilik artışı için en önemli girdilerinden olan kimyevi gübre tedarikiyle ilgili bir sıkıntı yaşanmaması amacıyla sektör lideri olarak tüm gerekli aksiyonları alarak çiftçilerin ihtiyaç duyduğu her türlü kimyevi gübreyi sağlamaya devam edeceklerini belirtmişti.
Çiftçilere verdiği sözü başarıyla yerine getiren Gübretaş, tarımsal faaliyetlerin yoğunlaştığı ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde hem üretim hem de satışlarını artırarak 2020 yılını şirket tarihinin yeni rekorlarıyla tamamladı. Geçen yıl boyunca Türkiye faaliyetlerinde toplam 687 bin ton katı, sıvı ve toz gübre üretimi gerçekleştiren Gübretaş, tüm ürün gruplarında 2 milyon ton üzerindeki satışıyla pazar payını artırırken, ülkedeki gübre tüketiminin üçte birini tek başına karşılama başarısına imza attı.
“İhracatta şirket tarihi rekorunu kırarak mili ekonomiye daha fazla döviz katkısı sağlamayı başardık”
Açıklamada görüşlerine yer verilen Gübretaş Genel Müdürü İbrahim Yumaklı, 2020’nin, özellikle Kovid-19 nedeniyle tüm dünya açısından farklı ve zorlu bir yıl olduğunu belirtti.
Yumaklı, şunları kaydetti:
“Birçok alanda yeni normallerin oluştuğu bu dönemde insan sağlığının korunması kadar, gıda güvenliğinin sağlanması ve beslenme ihtiyacının kesintisiz şekilde karşılanmaya devam edilmesi daha da önem kazandı. Bu süreç, tarımsal üretimdeki sürdürülebilirliğin ülkemiz ve insanlık için ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösterdi. Biz de GÜBRETAŞ olarak ana hissedarımız Tarım Kredi Kooperatifleri’yle oluşturduğumuz güçlü iş birliği sayesinde bu zorlu dönemde üstlendiğimiz sorumluluğu başarıyla yerine getirdik ve yeni yılda da bunu sürdürüyoruz.” ifadelerini kullandı.
Pazar liderliğinin yanı sıra şirket olarak üreticilere sundukları bilinçli tarımı yaygınlaştırma ve tarımsal danışmanlık hizmetlerini salgın döneminde de aralıksız sürdürdüklerini aktaran Yumaklı, şunları kaydetti:
“Tarım sektöründeki üreticilerin hem bitki besleme ürünü hem de bilgi desteği ihtiyaçlarını artan tempoyla karşılamaya devam ettik. Bu sayede 2020 yılında kimyevi gübre satış miktarımızı bir önceki yıla oranla yüzde 21 artırarak ilk kez 2 milyon ton eşiğini aştık. Yurt içi satışların yanı sıra geçen yıla oranla yüzde 40’ın üzerinde bir artışla ihracatta da şirket tarihi rekorunu kırarak mili ekonomiye daha fazla döviz katkısı sağlamayı başardık. Diğer yandan tarımsal danışmanlık kanallarımıza üreticilerden gelen bilgi talepleri ise 3 kat artış gösterdi. Model alan çalışmalarımızı da bu dönem başarıyla sürdürdük.”
“Operasyonel faaliyetlerimiz 7 gün 24 saat esasıyla kesintisiz sürdürülmekte”
İbrahim Yumaklı, Türkiye’de yıllık ortalama 6 milyon ton kimyevi gübre tüketildiğini aktararak, “Küresel salgın döneminde tarım sektörü, üretimini aralıksız ve artan tempoyla sürdürerek 2020 yılını verimli şekilde geçirdi. Sektör olarak yeni yıla da umutla başladık. Fakat tarım sektörü için en önemli faktörlerden olan iklim konusunda zorlu bir süreçten geçiyoruz. Son yılların en kurak dönemlerinden birini yaşama ihtimali, tarımsal üretim için önemli bir risk. Bu nedenle son birkaç haftadaki yağışların devam etmesini ve yeni yılın çiftçilerimiz için bereketli bir yıl olmasını temenni ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Tarımsal üretimdeki 2021 ilkbahar sezonu için ihtiyaç duyulacak gübre tedarik hazırlıklarını aylar öncesinden yaptıklarını bildiren Yumaklı, “Geçtiğimiz yılların dönemsel gübre tüketim verileri ve Tarım Kredi Kooperatifleri’nin ilk 6 aylık siparişlerine göre oluşturulan satış bütçemiz için gerekli ürünlerin yüzde 80’ini tedarik ettik. Geriye kalan bölüm ise pazardaki gelişmeler, tüketimdeki gerçekleşmeler ve müşterilerimizin talepleri doğrultusunda pazar payımız çerçevesinde uygun zamanda tedarik edilmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Bu dönemde çiftçinin ihtiyaç duyduğu gübrelerin temini için kooperatif ve bayilerden gelen siparişlerin takvimine uygun şekilde sevkiyatların yoğun şekilde sürdüğünü aktaran Yumaklı, şunları kaydetti:
“Müşterilerimizin ocak ayı taleplerinin yüzde 90’dan fazlası 24 ocak itibarıyla teslim edilmiştir. Ayrıca, coğrafi şartlardan ve kamyon hareketlerinden dolayı teslimatta öncelik tanıdığımız müşterilerimizin şubat ayı siparişlerinin de yüzde 20’ye yakını sevk edilmiştir. Operasyonel faaliyetlerimiz 7 gün 24 saat esasıyla kesintisiz sürdürülmektedir. Çiftçiler, Türkiye genelindeki Tarım Kredi Kooperatifleri ve diğer bayilerimizden ürünlerimizi temin edip kullanmaya devam etmektedir.”
“Tarımsal üretimdeki devamlılığa büyük önem veriyoruz”
Gübretaş Genel Müdürü Yumaklı, Türkiye’de gerekli yeraltı kaynağı bulunmadığı için kimyevi gübre sektörünün ham madde yönüyle ithalata dayalı olduğunu belirterek, kimyevi gübre sektörünün global bir sektör olduğunu ve Türkiye’nin bu pazarda sadece yüzde 1,5 civarında paya sahip bulunduğunu bildirdi.
Yurt dışından ithal edilen gübre ham maddelerini dövizle satın alıp çiftçiye TL olarak ulaştırmanın sektörün finansal zorluklarından biri olduğunu vurgulayan Yumaklı, kimyevi gübre fiyatlarına, uluslararası piyasalardaki emtia ve ham madde fiyatlarının yanı sıra döviz kurlarındaki hareketlerin de doğrudan etki ettiğini kaydetti.
Gübretaş olarak bu iki unsurun maliyetler üzerindeki etkisini minimize edecek operasyonel tedbirleri alarak üreticilere en kaliteli gübreyi en uygun fiyata tedarik etme politikasını sürdürdüklerini aktaran Yumaklı, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Buna bağlı olarak bazen dövizde artış yaşansa bile global ham madde fiyatlarında düşüşler olduğunda ülkemizdeki fiyatlar stabil kalabiliyor. Geçmiş yıllarda da bunun örnekleri yaşandı. Fakat son aylarda döviz kurundaki durağan seyre rağmen uluslararası gübre ham madde fiyatlarında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 40’ları aşan artışlardan sektörümüz de etkilenmektedir. Kısacası, gübre fiyatlarını sadece döviz kurlarıyla açıklamak yeterli olmaz. Bir yıllık dönemde döviz kurundaki değişimle birlikte salgın faktörünü, global ham madde fiyatları ile ülkemizde kredi faizlerindeki artışı da dikkate almak gerekir
Tüm finansal ve operasyonel zorluklara rağmen şirket olarak toprağa verdikleri emekleri her zaman minnetle andığımız çiftçilerimizin işini kolaylaştırmaya çalışıyor ve tarımsal üretimdeki devamlılığa büyük önem veriyoruz. Bu amaçla çiftçilerin ihtiyaç duyduğu gübreleri en kaliteli ve en uygun fiyatla sunmaktayız. Sektördeki son bir yıllık fiyatlar karşılaştırıldığında Tarım Kredi Kooperatifleri ile Gübretaş’ın çiftçinin yanında duruşu görülecektir. Son yaptırdığımız saha araştırmasında da Gübretaş markasının yüzde 90’ın üstünde bir kalite algısına sahip olması, çiftçilerin ürünlerimize teveccühünü artırıyor. Bu nedenle 2020’de çok yoğun bir taleple karşılaştık ve salgının getirdiği zorluklara rağmen 69 yıllık şirket tarihinin satış sevkiyat rekorunu kırarak 2 milyon tondan fazla gübreyi tek başımıza karşıladık. Bu çizgiyi koruyarak tarımsal üretime katma değer sağlamaya devam edeceğiz.”