Ulubey ve Eşme ilçeleri sınırlarında yer alan altın madeni sahasındaki büyük kayalar, yüksekliği 8, genişliği 9,5, uzunluğu 15,3 metre olan kamyonlarla taşınıyor.
Yükleriyle ağırlıkları 450 tona kadar ulaşan devasa araçların kadın operatörleri Kamile Mavi ve Meryem Saymalı, 7 ay önce başladıkları zorlu görevlerini başarıyla gerçekleştiriyor.
“Sıra dışı işleri seviyorum”
Kamile Mavi, AA muhabirine, yaptığı işi çok sevdiğini belirterek, babasının da emekli bir maden işçisi olduğunu, maden ocaklarına ilgisinin çocuklukta başladığını anlattı.
Sıra dışı işleri sevdiğini ifade eden Mavi, “Neden olmasın?” diye düşünerek başvurduğu işe, iki ay süren zorlu eğitim sürecinden sonra kabul edildiğini kaydetti.
Mavi, işi ve çocukları aynı anda idare etmek zor olsa da ailesini ve işini sevdiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Hepsini idare etmek zor ancak çok da keyif alıyorum. Kaya kamyonu operatörü olarak kadınlara imkan verildiği için teşekkür ediyorum. Erkeklerin içinde 2 kadından biri olmak fark etmiyor, sıradan, normal bir şey yapıyormuşum gibi geliyor. Kullandığım kamyonu bile normal bir araç olarak görüyorum. Bana devasa gelmiyor. İlk etapta başlamadan önce devasa geliyordu. Şimdi ise kullandığım günlük aracım küçük ve komik geliyor.”
Dev kamyonu kullanırken oğlunun oyuncağıyla oynuyormuş gibi hissettiğini aktaran Mavi, “450 tonluk kamyonu dünyanın diğer ucuna dahi götürebilirim. O gücü kendimde görüyorum. Kadınlarımızın her şeyi yapabileceğine inanıyorum.” ifadesini kullandı.
Meryem Saymalı işe, bir arkadaşının kadın kaya kamyonu operatörü arandığını söylemesi üzerine başvurduğunu anlattı.
Kendisini tanıyanların “senin yapabileceğin bir şey” demesinden cesaret bulduğunu belirten Saymalı, şunları kaydetti:
“En önemlisi de kızlarım ‘Anne seninle gurur duyuyoruz.’ diyorlar. Yaptığım işten çok memnunum, çok mutluyum. Ama durmak yok. Türkiye’de olmayan büyük makineleri de kullanmak istiyorum. ‘Bunu yapamaz, erkenden bırakır gider.’ diyenlere cevabımız hazır oldu, yaptık daha da yapacağız.”
Saymalı, otomobil ve minibüs kullanmayı babasının teşvik etmesiyle öğrendiğini vurgulayarak, “Minibüsü kullanırken babama yakalandım. Babam bana kızacak diye beklerken, ‘Helal olsun kızım sana, sen uçak da kullanırsın.’ dedi. Araçlara ilgim böyle başladı.” dedi.
Aynı madende çevre mühendisi olan Kübra Özkan ise maden sektöründe kadın olarak çalışmaktan gurur duyduğunu dile getirdi.