A Milli Futbol Takımı’nın kaptanı Hakan Çalhanoğlu, ay-yıldız için mücadele ettiklerini ve bir mağlubiyetle hedeflerinden sapmadıklarını söyledi.
Kaptan Hakan Çalhanoğlu, milli futbolcular Cenk Tosun ve İsmail Yüksek ile ay-yıldızlı ekibin kamp yaptığı Barsinghausen’deki kamp merkezinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
“Burada beraber başladık, beraber bitireceğiz. Dünkü maçtan sonra her şey daha zor oluyor. Ama dünyanın sonu değil.” diyerek konuşmasına başlayan Hakan Çalhanoğlu, “Başından bu yana gruptan çıkma hedefimiz vardı. Hala da bu hedefimiz var. İstediğimiz sonucu alamadık ama her şey bitmedi. Önümüzde Çekya maçı var. Galibiyet ya da beraberlik yetiyor. Bizim takım buna inanıyor. Maçta istemediğimiz şeyler oldu. Şanssızlıklar oldu. Futbolda olan şeyler. Futbolda hem kazanıyor hem de kaybediyorsun. Önemli olan takımın hala inanması. Biz dünkü maçı aramızda konuştuk. Önümüze bakacağız ki bakmak zorundayız. Fazla günümüz yok. Çekya maçına odaklanıp, inşallah grup etabını geçeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Hakan, kendisi hakkında yapılan eleştirilerin hatırlatılması üzerine ise şunları kaydetti:
“Futbolda olan şeyler bunlar. İster istemez eleştiriler gelecek. Ben performansımdan memnunum. Inter’de yaptıklarımı burada da yapıyorum. Hocanın isteklerini karşılamaya çalışıyorum. Konu aslında ben değilim, milli takım. Biz burada ay-yıldız için savaşıyor, gayret gösteriyor, çabalıyoruz. En çok eleştiriyi ben alıyorum. Ben bunları dinlemiyorum, dinlemiş olsam buralara kadar gelemezdim. Milli takıma konsantreyim. Kendime iyi bakıyorum. İstatistiklere girmek istemiyorum. Bir tarafta milli takım analiz yaparken bir taraftan da Inter analiz yapıyor. Sahada çok koşan, mücadele eden ama istediği sonuçları alamayan bir Hakan var. İnsan bazen ister istemez duygusal oluyor. Ben her zaman takım arkadaşlarımın iyi olmasını istiyorum. Hocanın kararı oynatır, oynatmaz. Oynarsam mücadelemi veririm, oynamazsam da takım için buradayım. Eleştiri her zaman olacak. Türkiye’de gelen eleştiri ile Almanya ya da İtalya’da karşılaşmadım. Ben 30 yaşına kolay kolay gelmedim. Hep kendime bakarak, iyi beslenerek performansımı en iyi şekilde sergilemeye çalıştım ve çaba gösterdim.”
Kadrodaki her futbolcunun 3-4 günde bir maç yapmaya alışık olmadığını aktaran deneyimli futbolcu, “Geriye düştükten sonra bazen kopmalar olabiliyor. Bunun farkındayız. İster istemez oluyor futbolda. Geliştirmemiz gereken bir konu. Oyundan kopmamak, düşmemek gerekiyor. 1-0 ya da 2-0’ken devam etmemiz gerekiyor. Daha güçlü olmamız gerekiyor. Takımda ilk kez oynayan oyuncular da var. Daha çok gelişecekler. Biz gereken analizleri yaptık. Bu konuda çok üstüne koymamız gerekiyor.” diye konuştu.
“Beraber kazanır, beraber kaybederiz”
Portekiz maçını da değerlendiren A Milli Takım’ın kaptanı, “Türkler olarak biz genelde duygusal insanlarız. Portekiz, güçlü bir takım. Kaliteli bir kadroya sahipler. İspanya ve Almanya gibi takımlar favori. Portekiz’i yenebilir miydik, yenebilirdik. Geride olduğumuz zaman oyundan düşüyoruz, konsantrasyonumuz bozuluyor. Bunu geliştirmemiz gerekiyor. Bazen statta bile birbirimizi duyamıyoruz. Samet ile Altay’ın olayı oldu. Biz saha içinde konuşuyoruz ama duyulmuyor. Bu şanssızlık olabilir. Önemli olan bunu ayağa kaldırmak. Burada ben diye bir şey yok, biz. Beraber kazanır, beraber kaybederiz. Yolun sonu değil. Çekya maçı zor olacak. Hazırlık maçında onları yendik, şimdi farklı bir takımla sahaya çıkacaklar. İnanıyorum ki gol yollarında devam edeceğiz inşallah.” şeklinde görüş belirtti.
Hakan, Çekya maçıyla ilgili gelen soru üzerine ise “Kazanınca her şey daha kolay. Kaybedince karakter meselesine giriyor. Bizler her zaman sizlere saygı duyuyoruz. Hocanın aklında bir stratejisi vardır. Nasıl çıkacağız, nasıl oynayacağız, bunu ben söyleyemem. Diri, güçlü bir Çekya gördüm, Portekiz maçında da iyi oynadılar. Ben oyuncu olarak fazla bir şey söylemem. Hocanın dediklerine ayak uydurmamız gerekiyor. Biz görevimizi yapacağız. Cenk ile yıllardır formayı paylaştım. Oynamasını tabii ki isterim ama hocanın kararına saygı duymamız gerekiyor. Bu, sadece Montella için geçerli değil, her hoca için geçerli. Ben 6 numarada olduğum için ona biraz uzak olmuş olurum. Onun koşularını biliyorum. Ceza sahası içinde Türkiye’deki en tehlikeli oyuncu. Sonuç hocaya kalıyor. Kararı hoca veriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
“Arda’nın sakatlığını bilmiyorsunuz”
Hakan Çalhanoğlu, “Stadyumda 30. dakikadan itibaren Arda Güler tezahüratları yapılmaya başlandı. Bu sizi nasıl etkiliyor?” sorusuna, “Arda bizim için çok değerli. Herkes çok değerli. Bazen siz idmanlarda ne olduğunu, takım içinde ne olduğunu, Arda’nın sakatlığını bilmiyorsunuz. Bu konuda hocayı korumam lazım. Arda kasığından sakatlık geçirdi. O yüzden oynamadı. Yoksa oynayacaktı. Konuşarak o kararı verdiler. 20 dakika için hazırlandı Arda. Hoca bunu dışarıya yansıtmadı. Hep takımın içinde kalan bir şey. Herkes Arda’ya değer veriyor. Dediğim gibi bilmediğiniz çok şey var. Bazı oyuncular 2-3 günde bir oynamaya alışkın değil. Dinlenmeleri lazım. Hoca her oyuncuyla görüşüp, değerlendiriyor. Fiziksel anlamda 2-3 günde bir oynamak yoğun.” cevabını verdi.
“Biz hep zoru başardık. Deplasmanda Hırvatistan’ı yendik, lider çıktık.” diyen Hakan Çalhanoğlu, “İzlanda maçında Selçuk ağabey attı. Biz buna alışığız, yeni bir şey değil. Bunu başaracağımıza inanıyorum ve güveniyorum. Umuyorum ki taraftarımız aynı desteği verir. Biz sadece taraftarımızı değil, sizleri de mutlu etmek istiyoruz. Herkes başarı görmek istiyor. Biz de bunun için çalışıyoruz. Bizim amacımız da ülkemizin mutluluğu. Daha iyi takım olarak sahaya çıkıp, kazanırız inşallah. Kazandığımızda herkes bizi gökyüzüne kadar çıkarıyor. Kaybettiğimizde de aşırı eleştiri alıyoruz. Bazı oyuncular bunlarla karşılaşamıyor. Özellikle Cenk ile ben bu konuda tecrübeliyiz. İsmail henüz yeni ama o da tecrübeli. Daha güçlü olmamız gerekiyor. Kulak asmayacağız.” şeklinde konuştu.
Hakan, 10 numaralı formayı giydiğini ama 6 numarada görev yaptığını kaydederek, “Bunu anlatmak kolay olmaz. Görmemezlikten gelen var. Bunu açıklamak zor. Ben iki maçta da hem hücum hem de daha fazla defansta yardım ettim. Dün bütün ikili mücadeleleri kazandım. Burada yaptıklarımı Inter’de de yapıyorum. Orası daha rahat geliyor. Yıllardır orada oynuyorum. Burada bazen zaman istiyor. Aynı takım arkadaşlarınla oynamadığın için bazen farklı oluyor. Olumlu ya da olumsuz, istedikleri gibi görüyorlar. 6 numaraya geçtim. Toptan kaçmıyorum, sorumluluk alıyorum, top almaya çalışıyorum. Eleştiri geliyor, özellikle eski mili futbolculardan geliyor. Ben onları Allah’a havale ediyorum. Ben kendime bakıyorum.” ifadelerini kullandı.
İsmail Yüksek’in de takım için önemli bir oyuncu olduğunu belirten Hakan, “Daha çok İsmail ile beraber oynadım. İsmail’in sakatlığı vardı. Takım için önemli olduğunu herkes biliyor. Her zaman oyuncu değişikliği olabiliyor. Farklı oluyor her şey. Herkesin kendine göre bir oyun karakteri var. Ayak uydurmam gerekiyor. Yaptığımız şeylerin hepsini idmanda çalışıyoruz. Her şey gösteriyor. Bunu bazen sahada uygulayamıyoruz. Bazen arada soru işaretleri oluyor. Onu yaparsak takım anlamında da daha iyi oluruz.” değerlendirmesinde bulundu.