A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, Riva’daki Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısına, “Aynı geminin içindeyiz, birlikte olmanın daha güzeli aramanın en doğru yol olduğunu düşünüyorum. Değerlendirme ve bilgilendirme toplantısı olduğunu söylemekte yarar var. İlk geldiğim gün bunu yapabilirdim sıcağı sıcağına ama o günkü gündemler biraz yoğundu. Daha dikkatli bir şekilde, iyi düşünüp, iyi karar vermek için zamana yaymanın faydalı olduğunu düşündüm. Kamuoyunda oluşan fikirler de bizim için önemli.” sözleriyle başladı.
Eleştirileri dikkate aldıklarını belirten Güneş, “Kendimi de değerlendirmiş oldum, bir karar veriyorum ve bunu sizinle paylaşıyorum. Hem oyuncularımız hem de Türk milleti bu oyunu ve sonucu hak etmedi. Beklentimiz bu değildi ama bu bir teslimiyet değildi. Oyuncularım da çok üzgün, bunu hala görüyorum. Uçağa bindiğimiz andan itibaren tüm oyuncularla tek tek konuştum hem teşekkür ettim. Herkesle görüşmeler yaptım, arkasından yine bununla ilgili 15-16 oyuncuyla en az iki üç defa görüştük. Hem bir travma geçirmiş oluyorlar, hem de kendi hayatlarıyla ilgili transferleriyle ilgili karar verecekler, ikili ilişkilerimiz devam ediyor. Onların da görüşlerini almış oldum. Bir araya gelince daha da konuşmak gerekir. O kadar çok sebep sayıldı ki bunların ne kadar etkisi var bunu tartışırız. Sert eleştiriler de oldu bunu anlayabiliyorum ben de oyuncular gibi bu oyunu sindiremiyorum. Çözüm bulmak için teslim olmak yerine nasıl bir yol çizeceğimizi konuşmak gerekiyordu. Takıma ve ülkeye baktığımızda cesur olmayı ve meydan okumayı severiz. Bu turnuvada takımımızın asıl karakteri olan bu özelliği gösteremedik. Zaman zaman afyon yutmuş gibi uyuşuk oynadığımız bir gerçek. Sıradan bir takım değiliz, oradaki takım değiliz, o yüzden eleştirilerin dozunun yüksek olduğunu biliyorum.” ifadelerini kullandı.
Göreve geldiği ilk toplantıda hedeflerini Avrupa Şampiyonası ve Dünya Kupası’na katılmak olarak ortaya koyduklarını hatırlatan deneyimli teknik adam şöyle konuştu:
“İlkini başardık, katıldık. Katıldıktan sonra gruptan çıkamadık, oyun olarak tatmin olmadık. Asıl bizi rahatsız eden bu. Hak ederek geldik ama oyun olarak da hak ettiğimiz bir sonucu aldık. Başkan ve yönetim kurulu bize her türlü imkan sağladılar. Turnuvanın başlangıcına kadar gördüğümüz hiçbir olumsuzluk yok. İtalya maçına çıkarken görebildiğimiz, belki özgüven fazlası diyebiliriz. Hatta kamuoyunda daha ileriye gidenler var, beklentiyi büyük yaptık, yapabilirler. Nedenleri ararken bir sürü saydığınız nedenlere katılıyorum ama bunları tek başına birini bulduğumuz zaman, İtalya maçına çıktığımızda bir şey yok, direnmek istediler, oyunumuz mahkumiyete döndü hatta o yüzden değişiklik yapmak zorunda kaldım. Yoksa 0-0 gidiyor devam edebilirdim. Tercihimizi Cengiz’den yana kullandım. 1-0 olunca, iyice oyun kopmaları fazla oldu. Maç bitince İtalya’nın dinamik, iyi olması, bizim maça daha iştahlı çıkması, yüksek tempoda başladılar, düşüşleri oldu. Biz orada ezildik, bu ezikliği kırılma ve özgüven kaybı olduğun düşündük. Favori takımlar arasında değiliz ama favori takımlar arasına girmek istiyoruz. İtalya maçı oyun olarak ölçü olacaktır dedik ama o kadar büyük bir yansıma oldu ki olumsuz etkilendiler. Toplantı da yaptım, ama Galler maçında 25-30 dakika oyunda değildik. Tam oyunu oturttuk, golü yedik. Benzer pozisyonlar verdik ama orada oyun kötüydü zaten. Kazanması gereken takım olarak bunun karşılığı oyun yoktu. İkinci golü yediğimizde, Burak ve Merih’le pozisyon yakaladık, itişme oldu. 6 dakika uzatma vardı ama oyunda kalmadık. Bu zihinsel dağınıklık olduğunu ve özgüven kaybıyla oyundan düştüğümüzü düşünüyorum.”
“Burada kayıp var ama yıkılmadık, yıkılmayacağız”
“Burada kayıp var ama yıkılmadık, yıkılmayacağız. Şartlar ne olursa olsun bu grup ayakta kalacak bir grup.” sözlerini kullanan Şenol Güneş, “Kırılmalar olsa bile takılmadan devam etmesi gerektiğin hep söylüyorum. Dünya Kupası’na katılması önemli. Kendime özeleştiri yaparsam, biz marttaki maçlar bittikten sonra tüm rakiplerin analizlerini tüm oyunculara görüntülü ve rapor olarak gönderdik. O kadar olağanüstü bir hazırlık geçirdik ki bunun karşılığını alamamanın hayal kırıklığı var. Oyuncular için de böyle oldu. Bu kadar büyük beklentinin karşılanamaması onları da sarstı. Bu turnuvalar 4 yılda bir oluyor. Onun için büyük bir şans kaçırdığımızı biliyoruz ama maalesef başaramadık. Dünya Kupası eleme maçlarına iki aydan az bir süre var. Bugüne kadar neler yaptık, birlikte hayal ederek ve çok çalışarak geldik. Bizi yine ayağa kaldıracak, bu özelliklerimizdi. Tekrar sahiplenen sevilen bir takım olmak için çok çalışacağız. Dünya Kupası’nda üçüncü olduğumuzda dünya futbolunda üçüncü değildik. Bugün de kaybeden takım olarak 24. takım değiliz. Bizim yerimiz hala tayin edilmedi, bunu yukarıya çıkarmak istiyoruz. Bunu tek başına ben değil, birlikte yapacağız.” şeklinde konuştu.
Bu takımın herkese heyecan verdiğinin altını çizen Güneş, “Turnuvayı kaybettik, ortak değerlerimizi, heyecanımızı kaybetmemeliyiz. Eleştiri yaparken yaralamamalı, kaos ortamı oluşturmamalıyız. Ortak düşünce, ortak akıl ve çalışmayla yola devam etmek istiyorum. Oyunumuzu tekrar Türkiye’nin beklediği seviyeye taşıyacak gücümüz var. Bazen rehavetten bazen baskıdan kötü sonuçlar çıkabiliyor. Göreve geldiğimden bu yana 29 maçta 6 mağlubiyet aldık, bunun üçünü bu turnuvada aldık. 9 günü bir kabus olarak görebiliriz. Bu 3 mağlubiyet olmasaydı, oyun olarak da iyi olsaydı, farklı şeyler konuşacaktık. Başarılı olsak da olmasak da konuşmaktan yanayım. Beklentiyi büyüten de turnuvada üç maçı kaybeden de biziz. Yeniden ayağa kalmak zamanıdır. Herkesin gurur duyduğun takımı geri getireceğiz. Hedefimizi Dünya Kupası’na kanalize edeceğiz. Şimdi iyi düşünüp, iyi söylemek, iyi yapmak zamanı. Yanlış bilgiler sürece katkı yapmaz. Yalan haberler doğru haberden 6 kat daha etki yapar. Bugüne kadar adil açık samimi olduk, bugün daha da olmamız gerekiyor. Karşımızda değilsiniz, birlikteyiz. Yetkimizi, görevimizi, sorumluğumuzu hep bildik. Kaybettiğimiz maçlardan dersler çıkaracağız. Bu travmayı bir yol gösterici olarak kullanmaktan yanayım. Turnuvanın genç takımlarından biri olarak dersler çıkardık. Galler maçında yediğimiz ikinci gol anormal bir tecrübedir.” ifadelerini kullandı.
Övgü ve eleştiriye karşı mesafeli durduklarını aktaran deneyimli teknik adam, “Bugün de kaybettiğimizde asla ezilmeyeceğiz. Yarı finalde olmayan takımlara baktığımızda Fransa, Hollanda, Portekiz gibi ülkelerin FIFA sıralarında birinci olan Belçika’yı görüyoruz. Bir anda finalde olacağımızı düşündük. Bunu en çok isteyen bizleriz, sizlersiniz ama benli ama bensiz bunu hep birlikte konuşalım. Dört senelik mukavelem var, belki uzun süre olmayacak. Ama benim, sizin düşünceleriniz devam edecek. Başımız dik, alnımız ak, ama çok çalışacağız. Üzüntümüz, acımız var, bana yapılacak bütün eleştiriler ya da saldırılar benim üzüntümden fazla değil. Bu üzüntümü yenecek olan size sert bir cevap değil, işimi daha iyi yapmak. Ben bunların daha kötü günlerini gördüm, dik durmak zorundayım, oyuncunun yıpranmasını asla istemiyorum. Bu oyuncu grubunun çok zamana, çalışıp başarılı olmaya ihtiyacı var. Sadece kendileri değil, gelecek nesiller için de.” değerlendirmesinde bulundu.
“Bir takım değişiklikler olması normal”
“Bu tabloda bir takım değişiklikler olması normal. Değişimler olacaktır, ne yapacağımızı daha sonra paylaşırım.” sözlerini kullanan Şenol Güneş, şunları söyledi:
“Oyuncu grubu, ben, yönetim ve ekibim var. Ne yapabiliriz, hizmet eden arkadaşlara, oyuncularda alınan, alınmayan var, bunların hepsi yer değiştirebilir. Görev yapanlara teşekkür edip, gelenlere de başarılar dileyeceğiz. Bu yarın benim için de aynı şey olacak. Benim de yerime biri gelecek. Çünkü milli takım antrenörü tüm ülkeyi temsil ediyor. Hakaret edenlere cevap vermek istemiyorum ama 20-30 senedir hakaretler şahsıma devam ediyorsa hedefine ulaşmamış demektir. Onu da takdirinize bırakıyorum. Bu tabloyu yapmaya başlayan benim, dolayısıyla tüm kamuoyuna bu takım başarılı olur hissini veren biziz. Bu tabloyu devam ettirmesi gereken o yüzden benim. Bir kitap yazıyorsunuz, güzel, kötü oluyor ama bitirmesi gereken sizsiniz, sizin senaryonuz, sizin yazdığınız bir yazı, kalanı başkası devam ederse o kitap size mi ona mı ait olur. Beyaz sayfa açtık, önümüzde hedefler var. Bunu paylaşacağız, çünkü ülke adına işler yapıyoruz. Bu oyuncularımızı evladı gibi görenlerin üzülmesini normal görüyorum. Bu tabloyu yarım bırakmayacağız, mutlaka bu tabloyu tamamlayacağız. Elimde öyle güçlü oyuncular var ki… Kötü bir dönem geçirsek de taşıdığımız sorumluluğun analizini yapıyoruz. Kimseyi suçlamadan çözüm odaklı olacağız. Bize destek olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Yalnız hissettirmeyen çok büyük bir kesim var. Bunun için de teşekkür ediyorum.”
“Dünya Kupası katılımını başaracağımıza yürekten inanıyorum”
Avrupa Şampiyonası’ndan hemen sonra Dünya Kupası’na katılarak Türk futbolu için bir ilki başarmak istediklerini kaydeden Güneş, “Futbolun en zor organizasyonu Avrupa Şampiyonası ama en büyük organizasyonu Dünya kupası. Biz eğer Avrupa şampiyonasın ardından dünya kupasına katılırsak Türk futbol tarihinde bir ilke daha imza atacağız. Bu heyecanımız ve çoşkumuz var. Hepimize düşen görev neyse birlikte yapacağız. Avrupa Şampiyonası, Dünya Kupası katılımıyla o dönemde benim için de hedef olarak iki hedef var demiştim, bu hedeflerden sonra uzun vadeli ne kulüp ne de bir başka şey düşünüyorum. Bulunduğum yer benim için rahatsız edici değil. Bunun sonunda da buralara birileri gelecek. Ama zamanla olacaktır, bir anda olmaz. Elimizde iyi bir oyuncu grubu var, onlarla birlikte Dünya Kupası katılımını başaracağımıza yürekten inanıyorum. Kimsenin şüphesi olmasın diyorum.” yorumunda bulundu.