Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB dışişleri ve içişleri bakanlarının göç konusunda yaptığı gayriresmi toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Türkiye ile AB arasında 18 Mart 2016’da imzalanan göç ve sığınmacılar konulu mutabakatın yenilenmesi konusundaki görüşü sorulan Borrell, mutabakatın halen geçerli olduğunu ve uygulanmasının devam etmesi gerektiğini belirtti.
Mutabakatın Türkiye ile göç ve iş birliği konusunda ana çerçeve olması gerektiğini ifade eden Borrell, karşılıklı güvene dayalı bu anlaşma kapsamında her iki tarafın da çabalarının sürmesini istedi.
Borrell, “Çok eleştirildi ama bu anlaşma somut sonuçlar doğurdu. Daha az insanın hayatını kaybetmesini sağladı. Düzensiz sınır geçişlerini azalttı. Türkiye’deki mültecilerin ve göçmenlerin durumunu iyileştirdi. Rakamlar ortada. Türkiye’deki mülteciler için yaklaşık 6 milyar avroyu sözleşmeye bağladık.” dedi.
Türkiye’deki Suriyelilerin hala yardıma ihtiyaç duyduğunu ifade eden Borrell, AB liderlerinin bu ay sonunda yapacağı toplantıda Türkiye ile ilişkileri görüşeceklerini hatırlatarak, Türkiye ile gelecekteki ilişkilerde 18 Mart anlaşmasını da göz önünde bulunduracaklarını dile getirdi.
“Düzensiz göçün, can kayıplarının önlenmesi ve Türkiye’nin üzerindeki yük nedeniyle desteklenmesi ortak çıkarımızın bir parçası.” diyen Borrell, anlaşmanın AB kurumları ve üye ülkeler arasında ele alınacağını, daha sonra yenilenmesi için Türkiye ile de görüşüleceğini bildirdi.
AB Komisyonunun içişlerinden sorumlu üyesi Ylva Johansson da 18 Mart mutabakatının uygulanmaya devam etmesini istediklerini belirterek, mutabakat kapsamında Türkiye’den mültecilerin AB ülkelerine yerleştirileceğini, karşılığında Türkiye’nin Yunan adalarından mültecileri alacağını hatırlattı.
Kovid-19 salgını nedeniyle bunun durduğunu ancak AB’nin ağustosta yeniden yerleştirmelere başladığını vurgulayan Johansson, ağustostan beri 2 bin 500 ila 3 bin mülteciyi AB ülkelerine yerleştirdiklerini aktardı. Johansson, Türkiye’den de Yunan adalarından mültecileri almaya devam etmesini istediklerinin altını çizdi.
Johansson ayrıca, 27 AB ülkesinden 54 bakanın katıldığı bugünkü toplantıda üçüncü ülkelerle göç ve iltica konularında özellikle geri kabullerde iş birliğini artırmak istediklerini, bunun için ellerindeki vize kısıtlaması veya daha cömert vize uygulamaları gibi araçları kullanabileceklerini söyledi.