Varhelyi, Avrupa Parlamentosunda Komisyonun 2022 Genişleme Raporu’nu sundu.
- Putin: Rusya kışın dahil Avrupa’ya enerji sevkiyatına hazır, top onların sahasında
- Enerji krizi nedeniyle Avrupa sanayisinde çarklar dönmüyor
Ukrayna’daki savaşın, Avrupa’nın güvenlik çevresini tümüyle değiştirdiğini ifade eden Varhelyi, Ukrayna ve Moldova’ya aday üyelik, Gürcistan’a ise potansiyel aday üyelik statüsü verildiğini anımsattı.
Oliver Varhelyi, Batı Balkanlar’daki 6 ülke Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan, Arnavutluk, Bosna-Hersek ve Kosova’nın, AB’nin parçası olduğunu vurgulayarak, bunların en hızlı şekilde Birliğe katılmalarının AB’nin stratejik çıkarları dahilinde olduğunun altını çizdi.
“AB için kilit bir ortak”
Raporun Türkiye ile ilgili kısmında Varhelyi, mevcut jeopolitik zorlukların, AB ve Türkiye’nin enerji veya gıda güvenliği gibi konularda birlikte yakın çalışmasını her zamankinden daha gerekli hale getirdiğini belirtti.
Varhelyi, “Türkiye, temmuz ayındaki buğday anlaşmalarında Rusya ve Ukrayna arasındaki doğrudan müzakerelere aracılık etmede kilit rol oynadı. Avrupa’nın enerji güvenliği için önemli ve güvenilir bir transit ülke olmaya devam ediyor.” ifadesini kullandı.
AB ve Türkiye arasındaki göç mutabakatının sonuç vermeye devam ettiğini dile getiren Varhelyi, “Türkiye’nin, Suriye ve diğer ülkelerden gelen 4 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapma çabalarını takdir ediyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
Varhelyi, Türkiye ile AB arasındaki düzensiz sınır geçişleri sayısının, mutabakat öncesi döneme göre öncekinden önemli ölçüde düşük kaldığını vurguladı.
“Türkiye, AB için kilit bir ortak ve bir aday ülke olmaya devam ediyor” ifadesini kullanan Varhelyi, Türkiye ile geçen sene içerisinde iklim, terörle mücadele, enerji, gıda güvenliği, göç, halk sağlığı, bölgesel ticaret ve ulaşım gibi temel ortak çıkar alanlarında diyalog ve iş birliğinin sürdürüldüğünü dile getirdi.
Öte yandan Varhelyi, müzakerelerin durma noktasında olmaya devam ettiğini, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve temel haklar gibi alanlarda gerileme olduğunu öne sürdü.
Varhelyi “bazı üye ülkelerle” gerginliklerin arttığını, AB’nin Türkiye’den “uluslararası hukuka tam olarak saygı duymasını, Doğu Akdeniz’de bölgesel istikrar adına gerilimi azaltmasını, sürdürülebilir bir şekilde iyi komşuluk ilişkilerini geliştirmesini” beklediğini aktardı.
AB Komisyonu üyesi Varhelyi, Türkiye’nin dış politikasının, “özellikle bölgesel çatışmalara müdahaleleri, askeri eylemlere verdiği destek, Rusya’ya karşı AB’nin kısıtlayıcı tedbirlerine uymaması, Rusya ile ekonomik ve ticari ilişkilerin güçlendirilmesi nedeniyle” AB’nin öncelikleriyle uyuşmadığını savundu.