Avrupa Parlamentosunun (AP) Strazburg’da toplanan Genel Kurulunda “Arama ve kurtarma dahil iltica ve göç konusunda Avrupa çözümü” konulu oturum düzenlendi.
Oturuma katılan AB Komisyonunun içişlerinden sorumlu üyesi Johansson, “Hayat kurtarmak her zaman birinci sorumluluğumuz.” ifadesini kullandı.
Geçen hafta Pakistan ve Bangladeş ziyaretlerinde geri dönüşlerle ilgili görüşmeler yaptığını belirten Johansson, AB’nin tüm çözüm yollarını değerlendirdiğini, 25 Kasım’da AB içişleri bakanlarının konuyu görüşmek için olağanüstü toplanacağını bildirdi.
Johansson, “Göç bir tehdit değildir. Göç ihtiyacımız olan bir şey ancak göçü yönetmemiz gerekiyor. İnsanları yasal yoldan karşılamalıyız fakat düzensiz gelişleri ve insanların hayatlarını riske atmalarını önlememiz gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.
“Uçaktan paraşütsüz atlamayı seçmek gibi”
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Margaritis Schinas da senenin başlarından itibaren Orta Akdeniz rotasından 90 binin üzerinde göçmenin geldiğini belirterek, bunların ağırlıklı olarak Libya ve Tunus’tan çıkış yaptığını, Mısır, Tunus ve Bangladeş kökenli olduklarını söyledi.
Schinas, Batı Balkanlar rotasında da çarpıcı bir artış görüldüğünü ifade ederek, dün Girit yakınlarında 500 kişinin kurtarıldığını anımsattı.
“Artık sürdürülebilir, kapsamlı, bütüncül bir Avrupa iltica ve göç çerçevesinin zamanı geldi.” diyen Schinas, Eylül 2020’den bu yana üzerinde anlaşılamayan göç ve iltica paketine değindi.
Schinas, “İhtiyacımız olan her şeyin parmaklarımızın ucunda olup görünürde erişilemez olması ironik. Paraşüt sahibi olmak ama onsuz, uçaktan atlamayı seçmek gibi.” diye konuştu.
Sene bitmeden karşı karşıya olunan göç kriziyle mücadele için girişim başlatılacağını dile getiren Schinas, “Paydaşlarla çalışmanın dışında, arama ve kurtarma konusunda da daha koordineli bir yaklaşıma ihtiyacımız var.” dedi.
AB Dönem Başkanı Çekya’nın AB Bakanı Mikulas Bek de “Hem üçüncü ülkelerle işbirliğini geliştirmek hem de göç ve iltica paketi müzakerelerinde ilerleme sağlamak, tüm üye devletlere hizmet edecek daha iyi ve sağlam bir göç ve iltica sistemine ulaşmanın tek sürdürülebilir yoludur.” ifadesini kullandı.
AP’de fikir ayrılığı
Oturumda söz alan vekiller ise Avrupa’nın ikinci bir göç krizi yaşadığına, kabul merkezlerinin dolu olduğuna dikkati çekti.
Krizin, yalnızca göç rotasındaki ülkeler değil, tüm üye ülkeler arasında dayanışma ve yük paylaşımıyla çözülmesini savunan vekiller, göçmenlerin zorunlu kota sistemi dahilinde yerleştirilmeleri gerektiğine işaret etti. Sığınma hakkının muhafaza edilmesini savunan vekiller, arama kurtarma çalışmaları için bir oluşum kurmak gerektiğini vurguladı.
Vekillerin bir kısmı ise Komisyonu eleştirerek, çözümün kaynak ülkelere sağlanan kalkınma yardımlarında olduğunu savundu. Arama kurtarma çalışmalarının, bunu yapan kar amacı gütmeyen kuruluşlarla iş birliklerinin yasa dışı göçü teşvik edeceğini öne süren vekiller, göçmenlerin geri döndürülmesi, dış sınırların daha iyi korunması gerektiğini iddia etti.