NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel, NATO’nun Brüksel’deki ana karargahında Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesi nedeniyle yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
NATO ve AB’nin Rusya’ya karşı birlik olduğunu belirten Stoltenberg, Moskova yönetiminin uluslararası hukuku ve Avrupa’nın güvenliğinin inşa edildiği temelleri ihlal etmesini kınadıklarını bildirdi.
İki kuruluşun birliğinin, Rusya’nın ne kadar izole ve yalnız olduğunu gösterdiğini dile getiren Stoltenberg, yarınki NATO Liderler Zirvesi’ne von der Leyen ve Michel’i de davet ettiğini söyledi.
Olası mülteci akını konusu
Von der Leyen de potansiyel mülteci akınına hazırlıklı olunması gereken bir aşamada olunduğunu belirterek, “Ukrayna’dan gelen mültecileri hemen karşılamak ve ev sahipliği yapmak için net acil durum planlarımız var.” dedi.
Ülke içinde yerinden edilmiş insanlar için de yardım planlarının bulunduğunu ifade eden von der Leyen, Ukrayna’ya yönelik mevcut 1,2 milyar avroluk yardımın ötesinde yeni desteklerin de verileceğini söyledi.
Von der Leyen, mümkün olduğunca az mülteci olmasını umduklarını vurgulayarak, “Ancak onlar için tamamen hazırız ve gelenleri memnuniyetle karşılarız.” diye konuştu.
Michel de Belarus’a seslenerek, Minsk yönetimini Rusya’nın eylemlerinde yer almamaya çağırdı.
“Tek sorumlu Rusya”
Liderler, bir gazetecinin “Ukrayna sizin kuruluşlarınıza yakın olmak istediği için saldırı altında. Saldırıyı engellemek için yaptıklarınız işe yaramadı. Başka ne yapabilirdiniz?” sorusunu yanıtladı.
Stoltenberg, soruya, “Ukrayna’da şu an olanların tek sorumlusu Rusya.” yanıtını verirken, Von der Leyen Ukrayna’nın AB’ye yakınlaşması sürecinde son iki yılda büyük yol katettiğini, Serbest Ticaret Anlaşması’na imza atıldığını ve AB’nin halihazırda Ukrayna’nın elektrik şebekesini Rusya’dan ayırma çabasında destek verdiğini söyledi.
Donbas krizi ve Rusya’nın askeri müdahalesi
Ukrayna’da 2014’teki Meydan olaylarının ardından, Batı yanlısı bir hükümet yönetime geldi ve Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç ülkeden kaçtı. Rusya, Kırım’ı yasa dışı şekilde ilhak etti. Ukrayna’da Rus etnik kökene sahip nüfusun yoğun olarak yaşadığı Donetsk ve Luhansk bölgelerinde ayrılıkçılar sözde yönetimler ilan etti. Rusya’nın desteklediği ayrılıkçı güçlerle Ukrayna ordusu arasında kanlı çatışmalar yaşandı. Batılı güçlerin Moskova nezdinde devreye girmesiyle 2014 ve 2015’te Minsk Anlaşmaları imzalandı. Ancak ateşkes ihlalleri sürdü. Şubat ayı itibarıyla çatışmalarda yaklaşık 14 bin kişi hayatını kaybetti.
Rusya, 2021 yılı sonlarında Ukrayna sınırında on binlerce asker konuşlandırmaya başlayarak dikkatleri üzerine çekti. ABD, Rusya’nın işgale hazırlandığını yinelerken Rusya bunu reddetti. Batılı ülkeler Rusya’yı yaptırımlar uygulamakla tehdit ederken Moskova yönetimi, Donbas’taki ayrılıkçı yönetimleri tanıdı ve 24 Şubat’ta Ukrayna topraklarına askeri harekat başlattı.
Rus lider Vladimir Putin, amaçlarının, “Kiev tarafından soykırıma maruz kalan insanları korumak, Ukrayna’yı Nazizm’den ve militarizmden arındırmak” olduğunu savunarak, Ukrayna ordusuna silah bırakma çağrısı yaptı.