Borrell, Fransa’nın Strazburg kentinde düzenlenen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulunda, AB-Çin ilişkileri oturumuna katıldı ve vekillerin sorularını yanıtladı.
Çin’in Ukrayna’daki savaşı kınamadığına ve AB’den farklı bir siyasi sisteme sahip olduğuna değinen Borrell, “Yine de farklılıklar Çin ile ilişki kurmamıza engel olmamalı.” diye konuştu.
Borrell, Çin ile ticaret yapılması, birçok küresel meselede birlikte çalışılması ve müzakerelere girilmesi gerekliliğine işaret etti.
Vekiller eleştirdi
Oturumda söz alan milletvekillerinin neredeyse tamamı ise Rusya örneğinden ders alınarak Çin’e ham madde ve teknolojide bağımlı hale gelinmesinin engellenmesi gerektiğini kaydetti.
Vekiller, Çin’in ortak değil, sistemik bir rakip olduğunu vurgulayarak, Sincan Uygur Özerk Bölgesindeki insan hakları ihlalleri, zorla çalıştırılan işçilerin ürettiği ürünleri pazarlaması, AB ülkeleri içerisinde muhalifleri izlemek için karakollar kurması gibi unsurlara dikkati çekti.
Vekillerden bazıları Borrell’e “Çin’in AB’nin altyapı ve teknolojisine yaptığı yaptırımların risk teşkil edip etmediği” sorusunu yöneltti ve Almanya Başbakanı Olaf Sholz’un Çin ziyaretini eleştirdi.
Borrell, Scholz’un ziyaretini savundu
Borrell oturumun sonunda AB ile Çin arasında her gün 2 milyar avro değerinde mal ve hizmet ticareti yapıldığını anımsatarak, “Alman Şansölyesi’nin neden Çin’e gittiğini anlıyorum. Bunun neden bu kadar endişeye yol açtığını anlamıyorum. Çin ile ticaret, Almanya’nın gayrisafi yurtiçi hasılasının (GSYİH) önemli bölümünü oluşturuyor. O halde bu neden büyük bir mesele oldu?” diye konuştu.
AB Yüksek Temsilcisi, “Gerçekçi olmalıyız ve Çin ile ilişki kurmalıyız.” ifadelerini kullandı.