Dışişleri Bakanlığının 2021 mali yılı bütçesine ilişkin Senato Dış İlişkiler Komitesinde değerlendirmelerde bulunan Blinken, 2015’te imzalanan ve Ortak Kapsamlı Eylem Planı (OKEP) olarak adlandırılan İran nükleer anlaşmasına karşılıklı yeniden dönme konusunda İran ile yaptıkları dolaylı görüşmelerin sürdüğünü kaydetti.
Blinken, “Şu aşamada İran’ın yeniden anlaşmaya dönmek için yapılması gerekenleri yapmaya istekli ve kabiliyetli olup olmadığını bilmiyoruz. Yani bunun gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini göreceğiz.” dedi.
İki tarafın yeniden anlaşmaya dönmesiyle ABD’nin anlaşma kapsamına giren yaptırımları kaldıracağını belirten Blinken, İran’ın “bölgedeki kötü niyetli faaliyetleriyle” mücadele etmek üzere getirilen yaptırımların kaldırılmayacağını söyledi.
Blinken, “OKEP’e dönmesi durumunda bile (Eski ABD Başkanı) Trump yönetimi tarafından uygulanan yaptırımlar da dahil olmak üzere yüzlerce yaptırım yürürlükte kalmaya devam edecek. Bunlar, İran’ın davranışı değişmedikçe yürürlükte kalacaklar.” ifadelerini kullandı.
Afganistan’da ABD ordusu ile çalışanlara özel vize konusunda çalışmalar devam ediyor
ABD Afganistan’daki askerlerini geri çekmeye devam ederken 20 yıllık işgal süresince Amerikan ordusuyla çalışan Afganların özel göçmenlik başvuruları Washington’da tartışılıyor. Bu konudaki sorulara yanıt veren Bakan Blinken, şu bilgileri paylaştı:
“Burada bekleyen 18 bin kadar kişi var. Bunların yarısı henüz sürecin başlangıcında. Programdan (Özel Vize Programı) faydalanmak istediklerini belirttiler ama gerekli formları henüz doldurmadılar veya başvuru yapmadılar ama ilgileri olduğunu biliyoruz. Diğer 9 bin kişi aktif olarak işlem sürecinde. Bunların yaklaşık yüzde 30’u misyon şefi onayını bekliyor. Misyon şefinin ABD’ye hizmet ederek programa uygun olduklarına dair bir karar vermesi gerekiyor. Diğer bir yüzde 20’lik kısmın ise aslında kendi başlarına başvurdukları normal göçmenlik işlemleri sürüyor.”
ABD’nin yıllık yaklaşık 26 bin Özel Göçmen Vizesi kotası olduğuna dikkati çeken Blinken, “Bu kotanın 15 binini kullandık. Yani yaklaşık 11 bin vize kaldı. Ve sıradaki tüm 18 bin kişiyi almamız için ek 8 bin vize kotası istiyoruz çünkü kadın liderler, sivil toplum liderleri var.” diye konuştu.
Kuzey Akım-2’nin B boru hattının tamamlanmasını durdurmak için ABD’nin yapabileceği bir şey yok
Rusya’nın Avrupa’ya enerji transferinde önemli bir rol oynayacak olan Kuzey Akım-2 boru hattı projesine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Blinken, boru hattının inşasının artık bitirilme sürecinde olduğuna dikkati çekti.
Blinken, bundan sonraki konunun Ukrayna’nın menfaatlerini korumak için yapılabilecekler üzerine odaklanmak olduğunu ifade etti.
Boru hattının faaliyete geçmesi durumunda, yaptırımlar dolayısıyla Almanya-ABD ilişkilerinin zedeleneceğine ve Berlin yönetiminin ABD ile çalışması konusundaki avantajının ortadan kalkacağına işaret eden Blinken, Alman yönetimi ile bu konuda yakın çalıştıklarını ve Berlin’den somut adımlar atmasını beklediklerini söyledi.
Blinken, “Boru hattının B kolu ya bitti ya da bitmek üzeredir ve bunun tamamlanmasını durdurmak için bu süreçte atabileceğimiz herhangi bir adım yok. Ancak fiziksel olarak tamamlanması ile faaliyete geçmesi arasında fark var. Faaliyete geçerse Avrupalılardan, bu boru hattında akan gazın kötü sonuçlarını en aza indirmek üzere gerekli adımları atmalarını isteyeceğiz.” değerlendirmesinde bulundu.