Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevapladı.
Kirby, “insani ara”nın sona ermesinin ardından İsrail’in yoğun saldırılarının devam ettiği Gazze’de, “insani duraklamaları yeniden sağlamak için bölge ülkeleriyle birlikte çalıştıklarını” söyledi.
“Washington’un ateşkesin yeniden yürürlüğe girmesi için İsrail, Mısır ve Katar ile birlikte çalıştığını” ifade eden Kirby, 7 gün süren “insani ara”nın sona ermesiyle ilgili Hamas’ı sorumlu tuttu.
Kirby, “Bu duraklama Hamas yüzünden sona erdi. Bu duraklamanın uzatılmasına yardımcı olabilecek rehinelerin listesini hazırlamakta başarısız oldular.” dedi.
Gazze’ye yardım kamyonlarının az da olsa geçebileceğini duyurdu
Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, konuşmasının sonunda, İsrail’in, yardım kamyonlarının Gazze’ye girmesine izin verdiği bilgisinin eline ulaştığı haberini paylaştı.
“Bu ileriye dönük iyi bir işaret gibi görünüyor.” diyen Kirby, “İsrailli bir sözcüye” dayandırdığı haberle ilgili, söz konusu geçiş izninin ABD’nin talebi ve İsrail hükümetinin onayıyla gerçekleştiğine değindi.
John Kirby, bununla birlikte Gazze’ye geçecek yardım türü ve kamyon sayısının “insani ara” dönemine göre çok az olacağını, İsrail’in bunu önceden bildirdiğini söyledi.
Kirby, İsrailli yetkililerden gelen haber öncesinde, Tel Aviv’in, Gazze’ye yardım teslimatlarını tamamen engellediğini söyleyerek, yardım kamyonlarının geçişinin “insani ara” dönemindeki seviyeye çıkarılması çağrısında bulunmuştu.
UNICEF Sözcüsü Elder: “(Gazze) Bu çocuklara karşı yürütülen bir savaş”
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Sözcüsü James Elder, Gazze’deki savaşın çocuklara karşı yürütüldüğünü ifade etti.
Bir süredir İsrail’in yoğun saldırılar düzenlediği ve büyük yıkıma neden olduğu Gazze’de çalışmalarını yürüten Elder, sahada tanık olduklarına ilişkin X sosyal medya platformundan paylaşımda bulundu.
Gazze’deki insani aranın sona ermesi ve İsrail’in saldırılarının başlamasının ardından bir hastaneden paylaştığı videoda Elder, Gazze’de işleyen en büyük hastanenin hemen 50 metre yakınının vurulduğunu ve sağlık merkezinin kapasitesinin iki katında çalıştığını belirtti.
Bu hastanenin daha fazla savaş yarası taşıyan çocuğu kabul edemeyeceğini, her yerde çocuklar olduğunu dile getiren Elder, şunları söyledi:
“Son 7 haftada hastanelerin kapasitesinin nasıl düşürüldüğünü anlatamam? Daha fazla yanık, şarapnel, kırık kemiklerle savaş yarası taşıyan çocuk göremeyiz. Nüfuz sahibi olanların duyarsızlığı çocukların öldürülmesine yol açıyor. Bu çocuklara karşı yürütülen bir savaş.”
Elder’in video paylaştığı noktada bekleme salonuna benzer bir alanda yere serilmiş battaniyelerin üzerinde çok sayıda çocuğun bulunduğu ve ağlama seslerinin geldiği dikkati çekti.
Paylaşımında Elder, yazılı olarak, “Ateşkes sona erdi. Bombardıman aralıksız. İnsanlık Gazze’deki çocukları terk mi etti? /çocuklardan vaz mı geçti?” ifadesini de kullandı.
“Tüm vicdanımızla çocuklara karşı bu savaşın devam etmesine izin veremeyiz”
Aynı hastaneden yatağında yaralı bir çocuğun yanında video paylaşan Elder, “Dünyadan açıkça yalvarışlar, sözler, çocukların öldürülmesini ve sakatlanmasını durdurmakta karar sahibi olanların kulaklarına ulaşmadı.” dedi.
Yaralı yatağında bitkin biçimde yatan üç yaşındaki Filistinli çocuğu tanıtan Elder, Ahmet’in futbolu sevdiğini yatağının kenarındaki futbol topuyla gösterdi.
Elder, Ahmet’in ailesinin evindeki aile üyelerini birkaç hafta öldüren yıkım sonucunda sağ ayağının ampute edildiğine işaret ederek, şunları söyledi:
“Bombardıman şimdi yeniden başladı. Bizler tüm vicdanımızla çocuklara karşı bu savaşın devam etmesine izin veremeyiz. Ahmed gibi Gazze’deki diğer çocukların da acı çekmesine müsaade edemeyiz. Güzel gözler, sakin bir yüz, hala daha dehşet verici sonra da yaşamak zorunda kalacağı anısını anlatan bir bakışa sahip. Bu durmalı.”
“Gazze’de kalıcı bir ateşkesin uygulanması gerekiyor”
BM Cenevre Ofisi’nin X sosyal medya platformundan yapılan paylaşımda ise Elder, “Gazze’de kalıcı bir ateşkesin uygulanması gerekiyor. Zaten bir kabusun içinde yaşayan Filistinliler için alternatif düşünülemez.” dedi.
Gazze ile ilgili harekete geçmemenin “özünde çocukların öldürülmesinin kabul edilmesi” anlamına geldiğinin altını çizen Elder, “Ateşkesin sona ermesinin hemen ardından bombalar düşmeye başladı. Gazze’deki çocuklarla ilgili herhangi bir konuşmanın empati ve şefkatle başlaması gerekir.” dedi.
Elder, bazı kişilerin, binlerce erkek ve kız çocuğunun trajik ölümlerini görmezden gelebilmesi ve saldırıların yeniden başlaması karşısında rahat olmasından duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Gazze’deki dehşet karşısında duyulan rahatlığı eleştiren Elder, “İnsanlık pes mi ediyor?” ifadelerini kullandı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün işgal altındaki Filistin topraklarındaki temsilcisi Richard Peeperkorn, “Hastaneye girmek sanki bir korku filmi içindeymiş gibi hissettiriyor.” dedi.
Hastanelerdeki hastaların hayal edilebilecek en travmatik yaralanmalarla yerde yattığını kaydeden Peeperkorn, onlara mümkün olan en iyi şekilde hizmet verilmeye çalışıldığını ancak mevcut personel sayısının yetersiz olduğunu söyledi.
Peeperkorn, birçok sağlık çalışanının aileleriyle birlikte çalıştıkları bölgeyi terk ettiğini veya öldürüldüğünü de sözlerine ekledi.
İsrail’in Gazze’yi işgalinde son durum
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail’in “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme” gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail’de 7 Ekim’deki saldırılarda 310’dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyuruldu. İsrail ordusuna göre, 7 Ekim’den bu yana Gazze’deki çatışmalarda 70, Lübnan sınırında da 6 İsrail askeri öldürüldü.
Gazze’deki hükümete göre, 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 6 bin 150’den fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 15 bini aştı.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 248 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu, Gazze’de on binlerce yaralı ile sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek için yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneleri bastı. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusunun 8 Ekim’den bu yana Lübnan’ın güneyine yönelik saldırılarında 22 sivil hayatını kaybederken, Hizbullah ile sınırda girdiği çatışmalarda ise 86 Hizbullah mensubu öldü.
Hamas ile İsrail arasındaki esir takası mutabakatı
İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün “insani ara” verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00’de (TSİ 08.00) uygulamaya girmiş ve daha sonra 3 gün daha uzatılmıştı.
İsrail ile Hamas arasında varılan esir takası mutabakatı çerçevesinde Gazze Şeridi’nden 81 İsrailli esir, İsrail hapishanelerinden de 240 Filistinli esir serbest bırakıldı.
İsrail ordusu 1 Aralık sabahı “insani ara”nın sona ermesinin hemen ardından Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarını yeniden başlattı.