ABD piyasalarında, artan enflasyon ve büyüme odaklı endişelerin etkisiyle geride bırakılan haftada satış ağırlıklı bir seyir izlendi ve Nasdaq 100 endeksi yaklaşık 14 yıl sonra ilk kez düşüş serisini 7’nci haftaya taşıdı.
Ülkede artan maliyetlerin etkisiyle Target ve Walmart gibi büyük perakende zincirlerinin bilançolarının beklenenden kötü gelmesi enflasyon korkularını körüklerken, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) daha agresif faiz artırımı yapmak zorunda kalacağı ve ekonomiyi resesyona sürükleyeceği endişelerinin artmasına neden oldu.
Bu durum, Çin’de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını tedbirleri ve Avrupa’da Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin devam eden belirsizliklerle birleşince yatırımcıların riskli varlıklardan kaçışı hızlandı.
Fed Başkanı açıklamalarıyla agresif faiz artırımının süreceği sinyalini verdi
ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın geçen hafta yaptığı açıklamalar da agresif faiz artırımlarının devamına işaret etti. Enflasyon düşene kadar faiz artırımına devam edeceklerini belirten Powell, “Enflasyonun net ve inandırıcı bir şekilde düştüğünü görmeliyiz. Eğer bunu göremezsek, o zaman daha agresif hareket etmeyi düşünmemiz gerekecek.” değerlendirmesinde bulundu.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ise geçen hafta düzenlediği basın toplantısında ABD’nin resesyona gireceğini düşünmediğini ancak enflasyondan kaynaklanan riskler olduğunu belirtti.
Bu gelişmelerle Dow Jones endeksi haftalık bazda yüzde 2,90 düşüş kaydederek 1923’ten bu yana ilk kez düşüş serisini 8’inci haftaya taşıdı.
S&P 500 endeksi de geçen hafta yüzde 3,05’lik azalış gösterdi. Yükselen resesyon korkuları, S&P 500 endeksinin ocak ayında kaydettiği rekor seviyeden düşüşünün cuma gün içinde yüzde 20’yi görmesiyle hisse senetlerini kısa bir süre için “ayı piyasasına” itti.
Nasdaq 100 endeksi ise haftalık bazda yüzde 4,45 değer kaybederek yıllar sonra art arda 7 hafta düşüş gösterdi. Endeks, ABD ekonomisinin resesyona girdiği Mart 2001 ve Ekim 2008’de olmak üzere sadece iki kez 8 hafta art arda düşüş yaşamıştı.
Enflasyondaki yükseliş Fed’i parasal sıkılaşmaya zorlamıştı
Kovid-19 salgının ilk aylarında politika faizini yüzde 0-0,25 aralığına çeken Fed, ekonomiye destek sağlamak amacıyla varlık alımına başlamıştı.
Fed’in bilançosu, salgın döneminde neredeyse iki katına çıkarak yaklaşık 9 trilyon dolara ulaşırken, geçen yıl hızlı ekonomik toparlanmayla başlayan enflasyondaki yükseliş Fed yetkililerini para politikasında değişikliğe gitmeye zorladı.
Fed, geçen yıl kasım toplantısıyla varlık alımlarının hızında azalmaya gitmeye başlarken, aralık toplantısında ise varlık alımlarını azaltma hızını artırdı.
Bu gelişmelerle Kasım 2021’de 16.625 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini gören Nasdaq endeksi, bu seviyeden itibaren kademeli olarak düşüş trendine girdi.
ABD ekonomisinde ilk çeyrekte yaşanan daralma resesyon endişelerini gündeme getirmişti
Fed, mart toplantısında ise 25 baz puan artışla 2018’den bu yana ilk kez faiz artırımına gitme kararı almıştı.
Faiz artışının sınırlı olması ve Fed’den yılın ilk çeyreğinde gelen güvercin açıklamalarla toparlanan Nasdaq endeksi, martta 13.100 seviyelerinden 15.265 puana kadar çıktı.
Fed’in mayıs toplantısında kararlaştırdığı 50 baz puanlık artış ise 2000’den bu yana gerçekleştirilen en hızlı faiz artışı olmuştu.
ABD’de Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE), nisanda aylık yüzde 0,3 ve yıllık yüzde 8,3 artarak piyasa beklentilerinin üzerinde yükseliş kaydetmesi sonrası düşüş eğilimi ivme kazanan Nasdaq 100 endeksi, haftalık bazda nisan ayından bu yana yükselemedi ve bu dönemde yaklaşık yüzde 20 değer kaybetti.
Ülke ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 1,4’lük sürpriz bir daralma gösterirken, iki çeyrek üst üste küçülme anlamına gelen teknik resesyon endişeleri de arttı.
Ayrıca, enflasyonun yükseldiği bir dönemde ülke ekonomisinde yaşanan küçülme, ekonomilerde durgunluk ve yüksek enflasyonun bir arada gerçekleşmesi olarak bilinen stagflasyon kaygısını da akıllara getirmişti.
Nasdaq 100 endeksi
1971 yılında kurulan Nasdaq borsası, dünyada en çok işlem gören borsalar arasında ikinci sırada yer alıyor.
Nasdaq 100 Endeksi, finansal sektör firmaları hariç Nasdaq borsasında işlem gören, piyasa değeri açısından en büyük 100 şirketi kapsıyor.
Endeks, bilgisayar donanım ve yazılımı, telekomünikasyon, perakende ve biyoteknoloji gibi alanlarda faaliyet gösteren ve bu borsada işlem gören en büyük şirketlerin performansını yansıtıyor.
Endekste izlenen şirketler, Nasdaq Bileşik endeksinin piyasa değerinin yüzde 90’ından fazlasını içeriyor. Nasdaq Bileşik endeksine benzer olarak, endeksin ağırlığının yüzde 50’sinden fazlasını teknoloji şirketleri oluşturuyor.