Dört günlük ziyaret için bugün Çin’e ulaşması beklenen Bakan Raimondo, Şanghay ve başkent Pekin’de temaslarda bulunacak.
Şanghay’da Çin Komünist Partisi (ÇKP) Şanghay Sekreteri Çın Cining ile bu kentteki Amerikan Ticaret Odası (AmCham) temsilcileriyle bir araya gelecek olan Raimondo’nun, Pekin’de mevkidaşı Vang Vıntao ve diğer yetkililerle görüşmesi bekleniyor.
ABD’li Bakan’ın ziyareti, Çin’de iş yapan Amerikalı yatırımcıların iki ülke arasında başta teknoloji alanında olmak üzere ekonomik rekabetin ve küresel jeopolitik gerilimlerinin arttığı döneme denk geliyor.
İş dünyası, siyasi gerilimlerden endişeli
Çin’in ticaret ve finans merkezi Şanghay’da 1000’den fazla kayıtlı üyesi bulunan AmCham’in mart ayında yaptığı “Çin İş İklimi Anketi”, son 25 yılda ilk kez Amerikan şirketlerin çoğunluğunun Çin’i “yatırım önceliği” olarak görmediğini ortaya koymuştu.
Ankete katılan şirketlerin yüzde 45’i Çin’i “yatırımda öncelikli ilk 3 ülke” arasında sayarken yüzde 55’i saymamıştı.
Öte yandan şirketlerin yüzde 45’i Çin’deki iş ortamının “bozulduğunu” belirtirken en önemli sorunun, “ABD ile Çin arasında artan gerilimler” olduğu görüşünü dile getirmişti.
Amerikan danışmalık şirketlerine baskınlar
Bakan Raimondo’nun, ziyaretinde Çinli muhataplarına Amerikan şirketlerinin piyasaya erişimlerine yönelik veri güvenliği ve ulusal güvenlik gerekçesiyle engellemelere dair endişelerini gündeme getirmesi bekleniyor.
Çinli güvenlik birimlerinin Bain&Co, Mintz ve Capvision gibi ABD merkezli uluslararası denetim ve danışmanlık firmalarının ofislerine baskınlar düzenleyerek soruşturmalar yürütmesi, ülkede “devlet sırrı” ile yatırım kararları için gerekli olan açık piyasa bilgisi arasındaki sınırın bulanıklaştığına dair endişeleri ortaya çıkarmıştı.
Mayıs ayında denetim firması Mintz’in Pekin ofisi, danışmanlık firması Bain&Co’nun Şanhgay ofisi ve piyasa araştırma şirketi Capvision’ın Şanghay, Pekin, Sucou ve Şıncın ofislerine baskınlar düzenlenmişti.
Soruşturmaya uğrayan firmalardan Mintz’e 22 Ağustos’ta “onaysız istatistiki çalışma yürüttüğü” gerekçesiyle 1,5 milyon dolar para cezası verilmişti.
“Çip savaşı”nın yarattığı kaygılar
Öte yandan Washington ile Pekin arasında başta yarı iletkenler olmak üzere ileri teknoloji alanında artan rekabetin tetiklediği karşılıklı kısıtlayıcı önlemler de iş çevresinde kaygı uyandırıyor.
Çin, ABD’li mikroçip üreticisi Micron Technologies hakkında yürütülen siber güvenlik soruşturmasının ardından şirketin kritik altyapı projelerini yürüten Çinli firmalara çip ve entegre devre satışını yasaklamıştı.
Raimondo’nun Micron’a getirilen yasağı örnek göstereceği, bunun yanı sıra Amerikan şirketlerinin piyasaya erişimine dair sıkıntıları gündeme getireceği öngörülüyor.
Öte yandan ABD de son dönemde çip sektöründe Çinli şirketlere getirdiği ihracat kontrolleri ve teknoloji kısıtlamalarıyla Çin’in sektördeki teknolojik gelişimine ket vurma niyetini ortaya koymuştu.
ABD Başkanı Joe Biden, 10 Ağustos’ta imzaladığı başkanlık kararnamesiyle, yarı iletkenler ve mikro-elektronik, kuantum bilgi teknolojileri ve belirli yapay zeka sistemlerinin olduğu üç kritik teknoloji alanında Amerikan şirketlerinin Çin’e girişim sermayesi ve hisse ortaklığı yatırımlarına kısıtlama getirmişti.
2022’de kabul edilen Çip ve Bilim Yasası’nın yıl dönümüne denk gelen kararname, Washington’ın çip sektöründe ihracat kısıtlamalarının ardından yatırım kontrolleriyle Çin’in bu alandaki teknolojik kabiliyetine set çekmekteki ısrarını gösteriyor.
Çin, “tek taraflı tedbirlerden kaygılı”
Pekin yönetimi ise ziyarette ABD’nin teknoloji alanındaki ihracat kontrolleri ve yatırım kısıtlamalarıyla ilgili politikasını açıklığa kavuşturmasını bekliyor.
ABD Ticaret Bakanlığı, Raimondo’nun ziyaretinin duyurulmasından iki gün önce, 21 Ağustos’ta aralarında 27 Çin şirketinin olduğu 33 şirketi ihracat kontrolü “izleme listesinden” çıkardığını duyurmuştu.
Çin Ticaret Bakanlığından yapılan açıklamada, Washington’ın kararının “normal ikili ticarete katkı sağlayacağı” değerlendirmesinde bulunulmuştu.
Ticaret Bakanlığı Sözcüsü Şu Cüeting, Raimondo’nun ziyaretine ilişkin açıklamasında, “Çin’in acil ticari sorunlara ilişkin pozisyonunu deklare edeceğini” bildirdi.
İkili ticaret ve yatırımlardaki sıkıntının, “ABD’nin tek taraflı ve korumacılığa yönelik eylemlerinden kaynaklandığını” savunan Sözcü Şu, “İki ülke arasındaki ticari anlaşmazlıkların çözülmesini ve pratik işbirliğine yönelik tartışmalarda mesafe kaydetmeyi umuyoruz.” ifadesini kullandı.
ABD yönetiminden dördüncü üst düzey ziyaret
Raimondo’nun ziyareti, Biden yönetiminden yetkililerin bu yıl Çin’e dördündü üst düzey ziyareti olacak.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın hazirandaki ziyaretinin ardından temmuzda Hazine Bakanı Janet Yellen ve İklim Değişikliği Özel Temcilcisi John Kerry, ülkeyi ziyaret etmişti.
Ayrıca eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı ve ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger da temmuzda Pekin’e ziyarette bulunmuş, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından kabul edilmişti.