Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden’ın, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ve İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ile AUKUS anlaşması kapsamında California eyaletinin San Diego kentinde bir araya geleceği toplantı için seyahat ettikleri uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Finlandiya ve İsveç’in NATO’ya katılımıyla ilgili soru üzerine Sullivan, iki ülkenin NATO’ya üyeliğinin bu yaz yapılacak zirvede güvence altına alınmaması için bir neden olmadığına inandığını söyledi.
Sullivan, bu kapsamda sadece Finlandiya ve İsveçli değil Türk yetkililerle de temas halinde olmaya devam edeceklerini vurguladı.
Bu çerçevede bugün, Washington’da Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın ile bir görüşme gerçekleştireceklerini aktaran Sullivan, görüşmede, İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya üyelikleri dahil Türkiye-ABD ilişkilerini ilgilendiren bir dizi meseleyi ele alacaklarını kaydetti.
AUKUS nükleer denizaltı yol haritası
Sullivan, Biden, Sunak ve Albanese’in bugün AUKUS ittifakını gerçekliğe dönüştürecek ve nükleer denizaltı ortaklığına ilişkin “ideal yol haritasını” duyuracaklarını bildirdi.
AUKUS vaatlerini yerine getirmek için tarafların azimle çok çalıştığına dikkati çeken Sullivan, gelecek yıllarda başlayacak çok aşamalı bir sürecin yürürlüğe konacağını dile getirdi.
Sullivan, bu sürecin Avustralyalı denizcilerin, mühendislerin, teknisyenlerin ve diğer personelin nükleer tahrikin sorumluluğu ve idaresini üstlenebilmeleri için alacakları eğitimi de içerdiğini belirtti.
Ardından ABD ve Birleşik Krallık denizaltılarının Avustralya’da dönüşümlü olarak konuşlandırılacağını kaydeden Sullivan, bundan birkaç yıl sonra 2030’ların başında ABD’den 3 adet “Virginia” sınıfı denizaltının Avustralya’ya teslim edileceğini söyledi. Sullivan, gerekirse bu sayının 5’e çıkabileceği bilgisini paylaştı.
Sullivan, son aşama olarak Amerikan teknolojisi ve İngiltere ile Avustralya’nın da tasarımlarıyla üretilecek yeni nesil konvansiyonel silahlı nükleer denizaltı “SSN-AUKUS”un Avustralya’ya verileceğini açıkladı.
Avustralyalıların “Virginia” sınıfı denizaltılar için para ödeyeceklerini kaydeden Sullivan, bunun yanı sıra ABD denizaltı sanayisine de üretimi hızlandırmak için nispi bir katkı yapacaklarını kaydetti.
Sullivan, AUKUS’un, ABD’nin Hint-Pasifik’teki ittifaklarla yaptığı “uzun vadeli bir yatırımı” temsil ettiğine işaret ederek, bu kapsamda diğer ortakların da bölgede finansal olarak ve güvenlik ile istikrarın korunması açısından üzerine düşeni üstlendiklerini vurguladı.
ABD’nin Hint-Pasifik’teki ülkelerin güvenlik ve istikrarı için “tarihi” bir rol oynadığı görüşünü savunan Sullivan, AUKUS’un belki de gelecek yüzyıl, güvenlik ve istikrara katkı sağlayacak bir anlaşma olduğunun altını çizdi.
Sullivan, diğer taraftan bu adımların herhangi bir ülkeye dönük olmadığını kaydederek, Çin ile ilişkilerde de herhangi bir çatışma ya da yeni bir Soğuk Savaş istemediklerini belirtti. Sullivan, AUKUS’un ne olup ne olmadığıyla ilgili Çinli yetkilileri de bilgilendirdiklerini ifade etti.
Toplantıda, Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in 25 Mart-2 Nisan’da Gana, Tanzanya ve Zambiya’yı ziyaret edeceğini açıkladı.
AUKUS anlaşması
ABD, İngiltere ve Avustralya arasında Ekim 2021’de nükleer denizaltı teknolojisi alanında işbirliğini öngören “AUKUS” anlaşması imzalanmıştı.
Üç ülkenin isimlerinin İngilizcedeki kısaltmasından oluşan “AUKUS” güvenlik anlaşması uyarınca Güney Avustralya eyaletinin başkenti Adelaide’deki tersanelerde en az 8 nükleer enerjiyle çalışan denizaltı inşa edilecek.
Anlaşma uyarınca, Avustralya’nın sahip olacağı nükleer enerjili denizaltılar, Hint-Pasifik’te istikrarı desteklemek ve anlaşmaya taraf olan ülkelerin ortak değerleri ile çıkarlarının korunmasına katkı sunmak için kullanılacak.
Hint-Pasifik bölgesinde Çin’in büyüyen askeri varlığına karşı yapıldığı açıklanan AUKUS anlaşmasına tepki gösteren Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien, “anlaşmanın bölgesel barış ve istikrarı ciddi şekilde baltalayacağı” eleştirisinde bulunmuştu.
AUKUS’un ardından Avustralya, “nükleer güce” ulaşmadan önce nükleer denizaltılara kavuşacak ilk ülke olarak kayıtlara geçecek.