Birçok büyük uluslararası hava yolu şirketi, 5G teknolojisine geçişte oluşabilecek potansiyel riskler nedeniyle bazı ABD uçuşlarında düzenlemeye giderken, ülkenin iki büyük telekomünikasyon operatörü Verizon ve AT&T, akıllı telefon kullanıcıları için 5G çağını başlattı.
Böylece iki şirket, normalde 5 Ocak’tan itibaren uygulamaya sokmayı hedefledikleri C-bandından 5G teknolojisini Federal Havacılık Dairesinin (FAA) talebi üzerine 2 hafta ertelemeyle 19 Ocak itibarıyla uygulamaya aldı.
AT&T ve Verizon’ın 5G’ye geçişi ertelemesinde havacılık sektöründen gelen tepkiler etkili olurken, iki şirket, endişeler nedeniyle havalimanlarının yakınlarındaki bazı baz istasyonlarında 5G teknolojisine geçişi durdurmaya karar verdi.
Telekomünikasyon ile havacılık sektörleri karşı karşıya geldi
Telekomünikasyon şirketleri geçen yıl aralık ayı başlarında daha hızlı kablosuz internet hizmeti için 5G’ye geçişi planlarken, bu plan kokpit ekipmanları için potansiyel risk oluşturabileceği gerekçesiyle havacılık güvenliği alanındaki düzenleyici kuruluşların itirazlarıyla karşılaşmıştı.
Havacılık sektöründeki endişelere karşı telekomünikasyon sektörü hizmetin herhangi bir tehlike yaratmayacağını savunurken, bu durum iki sektörü karşı karşıya getirdi.
Dünyanın en büyük uçak üreticileri Boeing ve Airbus’ın Üst Yöneticileri (CEO), 21 Aralık 2021’de ABD Ulaştırma Bakanı Pete Buttigieg’e, 5G telefon servisi konusunda ortak imzalı bir mektup göndererek, bunun havacılık endüstrisine büyük zarar verebileceği yönünde uyarıda bulunmuştu.
Mektupta, 5G teknolojisinin uçakların güvenli şekilde çalışma yeteneğini olumsuz etkileyeceği savunulurken, “5G teknolojisine geçişin ertelenmesi” çağrısı yapılmıştı.
Öte yandan, 5G teknolojisine geçişi savunan sektördeki gruplar ise havacılık endüstrisini, “korku tellallığı yapmak ve gerçekleri çarpıtmakla” suçlayarak, bu teknolojiye geçişin ertelenmesiyle ekonomide 10 milyarlarca dolar kayba yol açacağı uyarısında bulunmuştu.
Hava yolu şirketleri “kaos” uyarısı yaptı
ABD’li büyük hava yolu şirketleri de 5G teknolojisine geçişe kısa bir süre kala hava trafiğinde kaosa yol açabileceği uyarısında bulundu.
American Airlines, United Airlines, Southwest Airlines ve Delta Air Lines’ın da aralarında olduğu havacılık sektöründeki birçok şirketin yöneticisi, 5G’nin hava ulaşımı açısından yaratabileceği tehlikeye ilişkin ortak bir mektuba imza attı.
UPS Airlines, Alaska Air, Atlas Air, JetBlue Airways ve FedEx gibi şirketlerin de imzası bulunan mektupta, uçuşlarda iptal, erteleme ve güzergah değişikliğine maruz kalınabileceğine işaret edildi.
Birçok uçuş askıya alındı
Birçok büyük uluslararası hava yolu şirketi, 5G teknolojisine geçiş sürecinde oluşabilecek potansiyel riskler nedeniyle bazı ABD uçuşlarında düzenlemeye gitti.
Emirates, Air India, All Nippon Airways, Japan Airlines, Lufthansa ve British Airways gibi şirketler, 5G belirsizliğini gerekçe göstererek, bazı uçuşlarda değişiklik yaptığını duyurdu.
Bazı hava yolu şirketleri uçuşları askıya alırken, bazıları olası teknik sıkıntılarla en fazla karşılaşması beklenen Boeing 777 model uçakların uçuşlarını durdurdu.
AT&T ve Verizon’ın havalimanlarının yakınlarındaki bazı baz istasyonlarında 5G teknolojisine geçişi durdurma kararının ardından, bazı hava yolu şirketleri askıya aldıkları uçuşlara devam etme kararı aldı.
Son olarak FAA, C-bandından 5G teknolojisinin kullanıma sunulmasına rağmen birçok uluslararası hava yolu şirketi tarafından kullanılan Boeing 777 uçağının bazı modelleri de dahil olmak daha fazla uçağın düşük görüş koşullarında inmesine izin verdi.
Havacılık sektörü neden edişe duyuyor?
Yeni 5G sinyallerinin, uçakların zorlu hava koşullarında inmesine ve kazalardan kaçınmasına yardımcı olan uçak ekipmanını etkileyip etkilemediği endişeleri kaynağını oluşturuyor.
Altimetre adı verilen bu ekipman, uçak ile yer arasındaki mesafeyi ölçmek için radyo frekanslarını kullanıyor.
Havacılık uzmanları, telekomünikasyon şirketlerinin etkinleştirmeyi planladığı hücresel frekansların altimetreleri etkileyebileceğinden ve potansiyel olarak uçakları tehlikeye atabileceğinden endişe ediyor.
5G hizmeti, altimetrelerin kullandığına yakın olan ve C-bandı olarak bilinen frekansta çalışıyor.
C-bant 5G, 3,7 ila 4,2 GHz aralığında çalışırken, FAA bu frekansın altimetrenin kullandığı 4,2 ila 4,4 GHz aralığına yakın olduğuna dikkati çekiyor. Endişenin asıl nedeninin de frekanslardaki bu yakınlık olduğu belirtiliyor.
Avrupa Birliği’nin (AB) ise 2019’da orta menzilli 5G frekansları için 3,4 ila 3,8 GHz aralığını belirlediği biliniyor, bu frekansın ABD’de sunulan 5G hizmetindeki frekanstan daha düşük olduğu dikkati çekiyor.
Telekomünikasyon sektörü temsilcileri ise Federal İletişim Komisyonu teknik uzmanlarına ve dünyadaki diğer düzenleyiciler tarafından yapılan analizlere atıfta bulunarak, C-bandı üzerinden bağlantıların kokpit cihazlarına müdahale etmeyeceğini savunuyor.
“5G’nin güvenlik riski ülkeye ve vericilerin gücüne bağlı”
ABD Ulaştırma Bakanlığı Araştırma ve Teknolojiden Sorumlu Eski Bakan Yardımcısı Diana Furchtgott-Roth, AA muhabirine, 5G teknolojisinin hava yolu güvenliği için tehdit oluşturmasının ülkeye ve vericilerin gücüne bağlı olduğunu söyledi.
George Washington Üniversitesi’nde İktisat Bölümünde Yardımcı Doçent olan Furchtgott-Roth, Amerikan 5G kulelerinin güç yayımlarının Fransa’nın 2,5 katı olduğunu ve antenlerin aşağı değil yukarıya baktığını aktardı.
Furchtgott-Roth, ABD’de kulelerin havaalanlarına yakın olmasının bazı ülkelerdeki gibi yasak olmadığına dikkati çekerek, “Bu, uçakların navigasyon sistemlerinin bir parçası olan altimetrelerde potansiyel parazite yol açar. Ancak FAA kötü hava veya zayıf görüş koşullarında uçakların inişine kısıtlamalar getirir, böyle uçuşlar güvenli hale gelir. FAA güvenlikten ödün vermeyecektir.” dedi.
FAA’nın altimetrelerin hangilerinin 5G kulelerinden etkilendiğini bulmak için testlerini sürdürdüğüne işaret eden Furchtgott-Roth, sorunlu cihazların tespitiyle sorunun çözülebileceğini ifade etti.
Furchtgott-Roth, Federal İletişim Komisyonunun ise telekomünikasyon şirketlerden antenleri aşağı yönlendirmelerini, gücü düşürmelerini ve havaalanları çevresinde tampon bölgeler oluşturmalarını isteyebileceğini kaydetti.
FAA’nın halkın güvenliğini asla tehlikeye atmayacağını ve uçakların güvenli olmayan koşullarda inişlerine müsaade etmemeye devam edeceğini belirten Furchtgott-Roth, bu gibi durumlarda FAA’nın hava yolu şirketlerinden uçuşları iptal etmelerini veya 5G kulesinin olmadığı başka alanlara yönlendirmelerini isteyeceğini dile getirdi.