Washington Türk Amerikan Kültür Derneğince hayata geçirilen “Sınır Tanımayan Türkler” projesi ile ABD’de yaşayan Türk asıllı gençler, Türkiye’nin farklı illerinde eğitimine devam eden akranlarıyla çevrim içi görüşmelerle kültürlerini yakından tanıma imkanı buluyor.
Dernek, ABD’de yaşayan Türklerin aidiyet duygusunu geliştirmek ve Türkiye’deki akranlarıyla iletişim kurmalarını sağlamak amacıyla geçen yıl martta projeyi başlattı.
Bu kapsamda, ABD’de yaşayan Türk asıllı gençler ile Türkiye’nin farklı illerinde eğitim gören akranları, haftanın bir günü İngilizce çevrim içi görüşmeler gerçekleştiriyor. Amerika’daki gençler, bu sayede kültürlerini yakından tanıma ve Türkiye ile bağını sürdürme imkanı bulurken, Türkiye’deki öğrenciler, İngilizce konuşma ve dinleme becerilerini geliştiriyor.
Projeye ilişkin AA muhabirine bilgi veren Proje Koordinatörü Ülkü Tuna Umay, şu anda 84’ü ABD’nin Dallas, Ohio, Colorado, Portland, Atlanta, Miami ve Washington bölgelerinden, 84’ü de Türkiye’nin Sakarya, Çorum, Gaziantep, Yalova, İstanbul, Ankara, Bodrum ve İzmir illerinden olmak üzere toplam 168 öğrencinin projeye katıldığını söyledi.
Öncelikle Yalova’da bir ortaokulla pilot çalışma yaptıklarını ancak ilerleyen süreçte hazırlık sınıfı olan ya da liselerin dil sınıflarında okuyan öğrencilerle çalışmaya karar verdiklerini anlatan Umay, “Çünkü çocuklar arasında bir etkileşim olabilmesi yani anlaşabilmeleri için belli bir seviyede İngilizce bilmeleri gerekiyor.” dedi.
Umay, bunun için oluşturdukları 8 kişilik grupların cumartesi ya da pazar günleri bir saat görüşme yaptıklarını belirterek, “Diyaloglar, öğrenci ile velilerin izinleri, bilgileri dahilinde yapılıyor. Dini veya politik konulara yer verilmiyor ve tabii ahlaka aykırı dil kullanılmamasına da özen gösteriliyor. Bunun yanında, velilerin bilgisi dışında karşılıklı telefon, sosyal medya gibi bilgi alışverişine de gidilmiyor.” diye konuştu.
“Görüşmelerin sonunda deyimler ve atasözleri öğreniyorlar”
Görüşmeler sonrasında çocukların dost olduklarını ve yakın ilişkiler geliştirdiklerini gözlemlediklerini belirten Umay, şunları kaydetti:
“Amerika’da yaşayan gençlerimiz, ana vatanları Türkiye ile bağlantılarını arkadaşlarıyla yaptıkları sohbetler aracılığıyla pekiştiriyor. Türkiye’deki gençlerimiz de yabancı dil öğrenmenin eğlenceli tarafını tanımış oluyor. Çocuklar arasında kültür alışverişi söz konusu. Örneğin, görüşmelerin sonunda her hafta deyimler ve atasözleri öğreniyorlar, bunlar hakkında konuşuyorlar. Amerika’daki çocuklar özellikle bundan çok keyif alıyorlar. Anne babalardan da bu anlamda güzel dönüşler alıyoruz.”
Projenin bir diğer koordinatörü Ferhan Serpil İngeç de ABD’de yaşayan Türklerin tatillerde Türkiye’ye gelseler dahi çok sınırlı bir akraba topluluğu içinde kaldığını ve kültürlerine ilişkin detaylı bilgi edinemediğini belirtti.
Proje sayesinde çocukların yaşıtlarıyla birebir etkileşim kurarak bunu öğrendiğini anlatan İngeç, “Konuları ona göre belirliyoruz. Örneğin komşuluk, bayramlar, okul hayatı, akrabalık ilişkileri gibi farklı konular seçiyoruz ve çocuklar bunlar hakkında konuşup, bilgi ediniyor. Böylece Amerika’daki çocuklarımız Türkiye’deki hayata, Türkiye’deki çocuklarımız da Amerika’daki hayata dair bir şeyler öğreniyor.” dedi.
“Anlıyorum ama konuşamıyorum algısını erken yaşta aşmış oluyorlar”
Projenin Ankara ayağını oluşturan Hasan Ali Yücel Sosyal Bilimler Lisesi İngilizce öğretmeni Ebru Erenoğlu Zorer de bu sosyal etkinlik kapsamında kendi okullarındaki öğrencilerde çok olumlu gelişmeler gözlemlediklerini kaydetti.
Öğrencilerin bu görüşmeleri her hafta heyecanla beklediğini ve belirlenen konularla ilgili araştırma yaptıklarını belirten Zorer, şöyle devam etti:
“Çocuklar, bu projeyle ‘Anlıyorum ama konuşamıyorum’ algısını çok erken yaşta aşmış oluyor. Biz Türkler hep bunu söyleriz. Şu an çocuklar hem anlıyor hem konuşuyorlar. Bizim okulumuzun güçlü bir İngilizce eğitimi var. O yüzden çocuklar iyi bir İngilizce eğitimi alıyor ancak bunu pratiğe dökemiyorlardı. Bu proje, çocukların pratik yapabilmelerine imkan tanıdı.”
Okuldaki diğer bir İngilizce öğretmeni Selcen Günaydın da “Proje uzun süreli. Çocukların sertifika alabilmesi için en az 6 ay devam etmesi gerekiyor. Uzun soluklu olduğu için öğrenci kendini keşfediyor, aslında öğrendiği bilgiyi, konuşabilme becerisini fark ediyor. Sohbetler bazen günlük konulardan ciddi felsefi boyutlara da ulaşabiliyor. Bu da çocuklar için ayrı bir kazanç. Hayatla ilgili daha derinlikli düşünüp yaşayabilme imkanı buluyorlar.” bilgisini verdi.