ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matt Miller, konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
İsrail hükümetinin vatandaşlarına yasa dışı yerleşim birimlerinin bulunduğu Homeş’te “kalıcı varlık” göstermesine izin veren kararnamenin endişe verici olduğu belirtilen açıklamada, bu yerleşim birimlerinin yasa dışı bir şekilde Filistin topraklarına inşa edildiği kaydedildi.
Açıklamada, kararnamenin İsrail hükümetinin Biden yönetimine verdiği vaatlerle de ters düştüğü kaydedilerek, “Batı Şeria’da İsrail’in yerleşim birimlerini ilerletmesi iki devletli çözüm önünde bir engel teşkil etmektedir.” ifadesine yer verildi.
“Bugün Harem-i Şerif’e düzenlenen kışkırtıcı ziyaret ve retorikten de endişe duyuyoruz. Bu kutsal alan siyasi amaçlar için kullanılmamalı. Tüm taraflara bu alanın kutsallığına saygı göstermeleri için çağrıda bulunuyoruz” değerlendirmesinde bulunulan açıklamada, ABD’nin Kudüs’teki kutsal alanların tarihi statükosuna desteği teyit edildi.
Ben-Gvir’in provokatif Mescid-i Aksa baskını
İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, sabahın erken saatlerinde, özel korumaları ve İsrail güçlerinin yoğun koruması altında Harem-i Şerif’e girmişti.
Ben-Gvir, göreve gelişinden günler sonra 3 Ocak’ta da Mescid-i Aksa’ya girmiş ve bu eylemi ile 5 yıl sonra Mescid-i Aksa’ya giren görevdeki ilk İsrailli Bakan olmuştu.
İsrailli aşırı sağcı Bakan Ben-Gvir’in bu baskını, işgal altındaki Filistin topraklarında tepkiyle karşılanmış ve gerilimi tırmandırmıştı.
Filistin yönetimi ve Müslüman ülkelerin yanı sıra Batı ülkelerinden Ben-Gvir’in provokatif eylemine karşı tepkiler gelmişti.