Ekonominin ve insani durumun giderek kötüleştiği, işsizlik oranlarının yüksek olduğu Gazze’de gençler tüm riskleri göze alarak yurtlarını terk ediyor.
Analistlere göre, daha önce de var olan göç olgusu son dönemde kolektif bir boyut kazandı. Bölgedeki bazı ailelerin tamamı, bazen de aynı semtten gençler topluca göç ediyor.
İsrail’in 17 yıldır bölgeyi saran kuşatmasının bir sonucu olarak işsiz kalan ve ekonomik darboğaza giren Beyt Lahya, Han Yunus gibi kentlerdeki onlarca genç, çareyi ve gelecek umudunu bölgeyi terk ederek arıyor.
“Göç, toplumsal olgu haline geldi”
Filistinli ekonomi uzmanı Muhammed Ebu Ceyab, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze’den yurt dışına göçün son dönemlerde toplumsal bir olgu haline geldiğini belirterek, turizm ofisleri ve seyahat acentelerine başvuruların arttığını söyledi.
Bireysel göçlerin yanında ailelerin topluca ya da gençlerin toplu bir şekilde göç ettiğinin görüldüğünü kaydeden Ebu Ceyab, “Bölgedeki zor ekonomik şartlar, fakirlik ve işsizliğin artması, gıda güvenliğinin yok olması nedeniyle göçlerde artış yaşandı.” dedi.
Göç olgusunun Gazze’nin çeşitli alanlarda yetkinliğini kaybetmesine neden olacağı uyarısında bulunan Ebu Ceyab, resmi makamlarca göçlerin azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılması ve bu yönde bir vizyon bulunmasının önemli olduğunu kaydetti.
Ebu Ceyab, göçlerin önüne geçmek için yaşam koşullarının ve ekonominin kötüleşmesine neden olan faktörlerin ortadan kaldırılmaya çalışılması gerektiğini vurguladı.
“Gençler gelecek umudunu kaybetti”
Beyt Lahya’da yaşayan 47 yaşındaki Faris Alyan, 24 yaşındaki oğlu Muhammed’in yaklaşık 1 hafta önce Gazze’den göç ettiğini söyledi.
Oğlunun abluka altındaki bölgede “daha iyi bir hayat ve daha iyi bir gelecek” için umudunu kaybettiğini ifade eden Alyan, gençlerin ekonomik koşulların düzeleceğine dair inancının kalmadığını dile getirdi.
Oğlunun Gazze’den göç etmesinin nedenlerini anlatan Alyan, “Oğlum 10 yılı aşkın süredir tarımla uğraşıyordu. Bir gün çalışsa 10 gün boş kalıyordu. Yevmiyesi en fazla 20 şikeldi (5,5 dolar). Bu parayla günlük ihtiyaçlarını bile karşılayamadı. Artık bu durumdan bunaldı ve sonunda onurlu bir hayat yaşamasına imkan tanıyacak bir iş bulmak için Gazze’den göç etmek zorunda kaldı.” diye konuştu.
Filistinli Muhammed’in, Gazze’den Yunanistan’a geçmesinin 4 bin dolardan fazla bir paraya mal olduğunu, kaçakçıların 2 bin dolara yakın para talep ettiklerini belirten Alyan, Filistinli gencin bu parayı çıkarabilmek için evden bazı araç ve gereçleri sattığını, bazı akrabalardan borç aldığını ifade etti.
Alyan, oğlunun küçük bir şişme botla çok tehlikeli bir yolculuğa çıktığını ve nihayetinde Yunan sahillerine sağ salim ulaştığını dile getirdi.
Gazze’deki gençlerin, ekonomik koşullar nedeniyle Avrupa ülkelerine yaptığı göçün arttığını ifade eden Alyan, geçen ay yaklaşık 50 gencin ayrı gruplar halinde bölgeden ayrıldığını söyledi.
Alyan, oğlu gibi günlük 5,5 dolara çalışan ve ailesinin maddi ihtiyaçlarını karşılayamayan yeğeninin de eşi ve çocuklarıyla birlikte göç etmeye karar verdiğini kaydetti.
Yoksulluk yüzde 61’in üzerinde
Cenevre merkezli Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütüne göre, İsrail’in 2007’den itibaren uyguladığı abluka nedeniyle Gazze Şeridi’nde yoksulluk yüzde 61’in üzerine yükseldi.
Örgüt, yaklaşık 2 milyon 300 bin nüfuslu bölgedeki işsizlik oranının 2022 sonunda yüzde 47 civarında olduğunu belirtiyor.
Uluslararası kurumlar tarafından hazırlanan raporlarda, uzun yıllardır abluka altındaki Gazze Şeridi’nin “dünyanın en yoğun nüfusa sahip bölgesi” olduğu, fakirlik ve işsizlik nedeniyle bölge halkının yüzde 80’inin hayır kurumlarından aldığı yardımlarla geçimini sağladığı ifade ediliyor.
Yetkili makamlar, göç oranlarının olağan seviyede olduğunu söylüyor
İsrail ablukasının beraberinde getirdiği zor ekonomik koşullarca tetiklenen göç olgusu, kimi Gazzelilerden destek bulurken kimileri bölgeden Avrupa ülkelerine artan göç oranlarına kesin bir şekilde karşı çıkıyor.
Uzmanlar, Gazze’deki gençlerin Avrupa ülkelerine yaptığı göçün son aylarda artış gösterdiğini ifade ederken, Gazze’deki yetkili makamlar, göç oranlarının yıllık ortalamalara göre olağan seviyede olduğunu belirtiyor.
Bölgeyi tamamen terk eden göçmenlerin sayısıyla ilgiliyse resmi bir veri bulunmuyor.