Adalet Bakanı Tunç, Eskişehir Çocuk Adalet Merkezi’nin Açılışında Konuştu: Ülke Geneline Yaygınlaştıracağız

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Erzurum ve Bursa’nın ardından Eskişehir’de kurulan Çocuk Adalet Merkezi’nin açılışında yaptığı konuşmada, geleceğin teminatı olan çocukların adli süreçlerde yıpranmaması gerektiğini vurguladı.

Çocukların yetişkinlerle aynı ortamda yargılanmaya tabi tutulmasının doğru olmadığını belirten Tunç, şöyle devam etti:

“Bu kapsamda da 2005 yılında çıkarılan Çocuk Koruma Kanunu ve sonrasında imzaladığımız çok sayıda uluslararası sözleşme, çocuk haklarıyla ilgili olarak ve sonrasında hayata geçirdiğimiz ikincil mevzuatlar ve yönetmeliklerle beraber çocuk yargılamasıyla ilgili önemli mesafeler aldık. Bu konuda Çocuk Adalet Merkezlerini özellikle başta nüfusu, dosya sayısı fazla olan büyükşehirlerimizden başlayarak bütün ülke geneline yaygınlaştırmanın gayreti içerisindeyiz. Çünkü çocuklarımız masumiyetin timsali, onlar tehlikelere karşı en savunmasız kişiler, onlar bizim göz bebeğimiz. Çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız olan bu kişileri her alanda korumak zorundayız. Doğumdan itibaren büyüyünceye kadar onların gerek eğitim gerek sağlık gerek barınma ve gerek adli süreçlerde hak ettikleri hizmeti alabilmelerinin yolunu açmanın gayreti içerisindeyiz. Çünkü onların varlığıyla aileler şekillenir, toplumlar güçlenir ve huzur bulur. Çocuk sevgisi, çocukların korunması konusunda onların en iyi şekilde yetiştirilmesi konusunda hassas olan bir medeniyete sahibiz.”

Tunç, çocukların korunması, çocuk haklarının güçlendirilmesi ve teminat altına alınması konusunda 22 yıl boyunca çok önemli anayasal ve yasal düzenlemeleri hayata geçirdiklerini, çocuk mahkemeleri kurduklarını hatırlattı.

Ceza mevzuatında çocuklara suçlu gözüyle bakılmaması gerektiğine dikkati çeken Tunç, “Onlar suça sürüklenen çocuklar. Onlar suç işliyorsa aslında biz büyükler olarak onların suç işlemesini önlemekle mükellefiz. Aslında iddianamelerde ‘suça sürüklenen çocuk’ demek bile aslında biraz ağır onlar için. ‘Suça sürüklendiği iddia edilen çocuk’ olması lazım aslında. Henüz daha sürüklendiği belli değil, iddianame aşaması.” diye konuştu.

“Bizim için çocuklarımız esastır”

Bakan Tunç, 2020 yılında Adalet Bakanlığı bünyesinde Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığının kurulduğunu dile getirdi.

Çocuk ceza adaleti sistemiyle ilgili olarak Çocuk Koruma Kanunu çerçevesinde hazırlanan birçok yönetmeliğin olduğunu söyleyen Tunç, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu yönetmelikler çerçevesinde çocuklar hakkındaki tedbirler uygulanmaya devam ediyor. Onlara özgü tedbirler tüm bu yönetmeliklerde yerini aldı. Çocuklar ve yetişkinler mesela iştirak halinde suç işlediklerinde bunların soruşturma ve kovuşturmalarının ayrı ortamlarda yürütülmesi imkanını sağladık. İşte bunun bir örneği de bugün Eskişehir’imizde açılan Çocuk Adalet Merkezi. İştirak halinde büyüklerle bir çocuk suç işlemişse aynı salonda yargılanmayacaklar. Çünkü oradaki ortamdan etkilenmeyecek. Diğer sanıklardan olumsuz etkilenmesi ve maddi gerçeğin ortaya çıkması mümkün olmayabilir. O nedenle onları hem soruşturma hem kovuşturma aşamasında ayırmamız gerekiyor. Önce salonlarına ayırmıştık, şimdi artık adliyelerini ayırarak daha ileri bir aşamaya geçmiş oluyoruz. Türk Ceza Kanunu’muzda çocuklara yönelik işlenen suçlarla ilgili gerek infaz kanununda gerek ceza kanununda onların üstün yararını gözetecek çok önemli düzenlemeleri hayata geçirdik.

Özellikle çocuklarımızı kötü alışkanlıklardan korumak önemli. Dijital çağdayız, internet çağındayız. Özellikle sanal bahis, yasa dışı kumar gibi tüm bunların, bu kötülüklerden çocuklarımızı uzak tutmamız gerekiyor. Bu konuda da alacağımız tedbirler var, almakta olduğumuz tedbirler var. Özellikle zararlı sitelerden çocukları korumamız lazım. Onların zararlı sitelere girmemelerini sağlayabilmemiz lazım. Çocuk istismarına yönelik, çocuğu şiddete, teşvike yönelik zararlı internet sitelerinin kapatılması konusundaki kararlılığımızı da sürdürüyoruz. Bunları kapatmakta hiç geri durmayacağız. Bizim için çocuklarımız esastır. Onların her türlü kötülükten korunması bizim için en önde gelen vazifedir.”

Adalet Bakanı Tunç, uyuşturucuyla mücadelede de çocukların uyuşturucudan korunması, özellikle okul çevrelerinde uyuşturucu satılmasının önlenmesiyle ilgili olarak ceza mevzuatında ağırlaştırıcı sebeplere ve önleyici tedbirlere ilişkin uygulamaları da hayata geçirdiklerini, buna devam ettiklerini belirtti.

“Hedefimiz onlar tahliye olduktan sonra bir daha suç işlememelerini sağlamak”

Bakan Tunç, ceza infaz kurumunda bulunan çocukların eğitim hakkının önemine işaret ederek, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile protokoller imzaladıklarını anımsattı.

Bu kapsamda açılan çok programlı liselerin olduğunu anlatan Tunç, şunları kaydetti:

“Kütüphaneler var, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın katkılarıyla. Mesleki Eğitim Merkezlerimiz var. Bu Mesleki Eğitim Merkezlerinde gençlerimiz özellikle çıraklık, kalfalık ve ustalık belgeleri alarak cezaevindeki çocuk eğitim evindeki süresini tamamlayıp bir meslek kazanmış olarak cezaevinden topluma geri dönüyor. Dolayısıyla iş bulması kolaylaşıyor. Yine eğitim evlerindeki okullaşma, gerek örgün eğitim, açık cezaevlerinde, örgün eğitimimiz de var. Gündüz okula gidip gündüz, gece cezaevine dönenler var. Açıktan eğitimle kapalı cezaevlerinde, açıktan eğitimle ilgili birtakım sorunlar vardı yasal olarak, dün gerçekleşen yasal düzenlemeyle de bunu hayata geçirmiş olduk. 2024 yılı içerisinde şu ana kadar 892 çocuğumuz okuma yazma kursuna gitmiş, cezaevlerindeki eğitim evlerinde. 2 bin 270 çocuk örgün ve açıköğretime gidiyor. 4 bin 633 çocuk iş ve meslek kurslarına katılmış. Şu anda cezaevlerinde 4 bine yakın çocuğumuz var, 18 yaşından küçük. Bunların hepsi okuyor. Meslek sahibi olabilmek için de orada mesleki eğitim merkezlerinde vakitlerini geçiriyorlar. Hedefimiz onlar tahliye olduktan sonra bir daha suç işlememelerini sağlamak.”

Tunç, çocukların herkesi derinden yaralayan icra mahkemelerindeki anne ve babayla kişisel ilişki kurulması sırasında bir eşya alınıp verilmesiyle ilgili sorunu çocuk görüşme merkezleri uygulamasıyla çözdüklerine dikkati çekti.

Bu merkezlerde 3 bin 362 çocuk teslimi ve 33 bin 9 kişisel ilişki sağlandığını, 36 bin dosyada 361 bin işlem gerçekleştirildiğini bildiren Tunç, “Yaklaşık 2 yıldır bu uygulama devam ediyor ve çok şükür eskiden televizyonlarda haberlerde gördüğümüz o itiş kakışlar, polis eşliğinde çocuğu birisi bir kolundan tutuyor, diğeri diğer kolundan ve çocuğun üstün yararını tamamen ortadan kaldıran ve çocuğu örseleyen o tatsız durumlardan da ülkemizi kurtarmış olduk.” ifadesini kullandı.

“Mağdurların adli süreçte yalnız olmadıklarını hissettiriyorlar”

Tunç, suç mağduru çocukların faillerle ve bir araya gelmemesinin önemli olduğunu belirterek, Çocuk Adalet Merkezleri öncesinde de adliyelerde çocuk görüşme ve adli görüşme odalarını hem kadınlar hem çocukları için faaliyete geçirdiklerini söyledi.

Bugün itibarıyla 81 ilde 164 adliyede 172 adli görüşme odasında, 126 bin adli görüşme gerçekleştirildiğini aktaran Tunç, “Ayrıca 81 ilimizde kurduğumuz sayısı 171 olan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerimiz başta çocuklar, kadınlar, engelli ve yaşlı bireyler olmak üzere tüm mağdurların adli süreçte yalnız olmadıklarını hissettiriyorlar.” değerlendirmesini yaptı.

Suç mağdurlarının müdürlüklere başvurarak adli süreç boyunca bilgilendirildiğini ifade eden Tunç, şu bilgileri verdi:

“İhtiyaç duydukları hizmetlere yönlendiriliyorlar ve psikososyal destek hizmetlerinden yararlanıyorlar. Özellikle kadınlarımız… Kadına şiddet konusunda da kadına şiddetin önlenmesi konusunda da çok hassasız. Gerek Adalet Bakanlığımız gerek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, kadına şiddetin önlenmesi konusundaki kararlılığımızı da sürdürüyor. Adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüklerinde 2019’da uygulama başlamıştı. 509 bin 916 sosyal inceleme raporu bugüne kadar hazırlanmış. 131 bin 29 ifade işlemine eşlik edilerek çocuk ve mağdurlara psikososyal destek sağlanmış. Böylece adaletin kapısı olan adliyenin kapısından giren çocuklarımız ve kadınlarımız adliyede yanında Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüklerinde çalışan uzmanlarımızı görmüş oluyorlar. Onlar onlara faydalı olmanın gayreti içerisindeler. Ayrıca suç mağduru olduğundan şüphelenilen çocuklarımızın adli süreçlerde ikinci örselenmelerinin önüne geçmek için de Çocuk İzlem Merkezleri faaliyete geçmişti. Onların hem ifadelerinin alınması hem de muayenelerinin yapılması konusunda Sağlık Bakanlığı bünyesindeki yerlerde çocuk izlem merkezlerimiz oluşturulmuştu. Şu anda 70 çocuk izlem merkezimiz faaliyet gösteriyor. Dün yasalaşan yine kanun teklifinde devlet üniversitelerinin bünyesinde de çocuk izlem merkezlerinin faaliyete geçmesinin de yolu açılmış oldu.”

Adalet Bakanı Tunç, Eskişehir’de açılışını gerçekleştirdikleri Çocuk Adalet Merkezi bünyesinde de adliyenin tüm imkanlarının çocuklara özgü hazırlandığını sözlerine ekledi.

Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez, Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Daire Başkanı Meral Gökkaya, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı Üzeyir Karakülah ile İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan da katılımcılara hitap etti.

AK Parti Eskişehir milletvekilleri Ayşen Gürcan ve Nebi Hatipoğlu, Muharip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İsmail Güneykaya, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, İl Emniyet Müdürü Tolga Yılmaz, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Erhan Demir, Adalet Bakan Yardımcısı Ramazan Can, AK Parti MKYK Üyesi Ali Demirel, Eskişehir Baro Başkanı Barış Günaydın, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak ile diğer ilgililerin hazır bulunduğu törenin ardından Bakan Tunç, beraberindekilerle Eskişehir Çocuk Adalet Merkezi’ni gezdi.

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.