Afrika’daki Ilaçların Beşte Biri Kalitesiz Veya Sahte: ‘Yılda 500 Bin Kişinin ölümüne Neden Oluyor’

Yapılan araştırmalar sonucunda Afrika’daki ilaçların beşte birinin standartarın altında veya sahte olduğunu ortaya koyarken bu durumun Sahraaltı Bölgesi’nde yılda 500 bin kişinin kişinin ölümüne neden olduğu tahmin edildi.

Etiyopya’da bulunan Bahir Dar Üniversitesi’nden araştırmacılar, yaptıkları incelemede 27 çalışmayı analiz ederek dahil edilen 7 bin 508 ilaç örneğinden bin 639’unun ‘başarısız’ olduğunu tespit etti. Söz konusu teste tabi tutulan ilaçlardan en az bir tanesinin standartların altında veya sahte olduğu ortaya çıktı.

Yapılan inceleme sonucunda sorunun boyutunu ortaya koyulurken bu durumun Sahraaltı Bölgesi’nde yılda 500 bin kişinin ölümüne neden olduğu tahmin edildi.

Tıbba Erişim Vakfı’nda Araştırma Başkanı olarak görev yapan Claudia Martinez, söz konusu bulguyu önemli bir halk sağlığı sorunu olarak nitelendirerek, “Eğer hastalar standartların altında ya da düpedüz sahte ilaçlar alıyorsa, bu durum tedavilerinin başarısızlıkla sonuçlanmasına ve hatta ölümlere neden olabilir” dedi.

Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi tarafından geçen yıl yayımlanan tahminlerde, Sahraaltı Afrika’da sahte ve standart altı ilaçların 500 bine yakın kişinin ölümüne sebep olduğu ortaya koyulmuştu.

Rapora göre ‘standart altı ilaçlar’ ruhsatlı olan ancak kalite standartlarını karşılamayan ilaçları ifade ederken, ‘sahte ilaçlar’ ise karakterlerini, bileşimlerini veya kaynaklarını kasıtlı olarak yanlış beyan eden ilaçlar için kullanılıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından yapılan açıklamada, Afrika’da en çok tahrif edilen ilaçların antibiyotikler ve antimalaryal ürünler olduğunu belirtilmiş ve standart altı veya sahte antibiyotiklerin yanlış dozajlar veya yanlış etken maddeler içerebileceği bunun da etkisiz tedavilere ve dirençli suşların hayatta kalmasına yol açacağı ifade edilerek bu tür ilaçların antimikrobiyal direncin artmasına neden olabileceği vurgulanmıştı.

Araştırmaya göre, Malavi en yüksek oranda standart altı ve sahte ilaca sahip ülke olarak tespit edildi.

Martinez, hastaları temel ilaçlara erişimden yoksun bırakan soruna çeşitli faktörlerin katkıda bulunduğunu belirterek şu cümleleri kaydetti:

Düşük ve orta gelirli birçok ülkede ilaç tedarik zincirleri genellikle karmaşık, verimsiz ve parçalıdır. Bölge temel ilaçlar için büyük ölçüde sınırlı sayıda tedarikçiye güveniyor ve birçok ülke ürünleri zamanında tedarik etme ve piyasadaki ürünlerin kalitesini etkin bir şekilde denetleme konusunda önemli zorluklarla karşılaşıyor.

Martinez, kıtada ürünlerin dağıtımında çok sayıda aracının rol oynamasının, standart altı veya sahte ilaçların tedarik zincirine sızmasını kolaylaştırdığını da vurguladı.

DSÖ tarafından daha önce yapılan bir çalışmada, gelişmekte olan ülkelerdeki her 10 tıbbi üründen birinin standart dışı veya sahte olduğu, standart dışı ve sahte ilaç raporlarının yüzde 42’sinin Afrika’dan, yüzde 21’inin Amerika’dan ve yüzde 21’inin Avrupa’dan geldiği tespit edilmişti.

Hükümetlerin, ulusal makamların, düzenleyicilerin ve ürünleri üreten ve satan ilaç şirketlerinin sorunu ele almak için derhal harekete geçmesi gerektiğinin altını çizen Martinez, “Altyapıyı geliştirerek, lojistiği iyileştirerek ve daha iyi gözetim-izleme sistemleri uygulayarak kıta genelinde tedarik zincirlerini güçlendirmemiz gerekiyor. Ancak ilaç şirketlerinin de standart altı veya sahte tıbbi ürün vakalarını ulusal sağlık yetkililerine ve DSÖ hızlı uyarı sistemine derhal bildirerek ve kapasite geliştirmeye katkıda bulunarak yapabilecekleri çok şey var” cümlelerini vurguladı.

Sputnik Türkiye.