Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), Suriye’nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı’nda sol bacağını diz altından kaybeden Piyade Uzman Çavuş Zeki Didinmez (27), “Gazilik için şehidin son şahidi diyoruz. Bizim için çok büyük bir onur ve gurur. Al bayrağa rengini verenler olarak gerçekten çok mutluyuz.” dedi.
Astsubay olan dedesinin vatan ve bayrak sevgisinden etkilenerek çocukluğundan beri süren asker olma arzusuna 2016’da girdiği uzman erbaş sınavını kazanarak kavuşan Didinmez, görevi süresince çeşitli terör operasyonlarının ardından Zeytin Dalı Harekatı’na katıldı.
Didinmez, Afrin kırsalında, Kur’an-ı Kerim’e tuzaklanmış el yapımı patlayıcının (EYP) infilak etmesiyle İstihkam Uzman Çavuş Orhan Sürmen’in şehit olduğu evde, ertesi gün başka bir EYP’nin patlaması sonucu yaralandı.
Bir süre Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tedavi gören Didinmez, bacağına takılan protezle yeniden ayağa kalktı.
“Gözümüzü kırpmadan şehitlik nişanesini almaya da hazırız”
Didinmez, AA muhabirine, şehitliğin kutsal bir makam, gaziliğin de ayrı bir onur ve gurur kaynağı olduğunu belirtti.
Bacağını kaybettikten sonraki süreçte devlet ve milletin desteği ve duasını her daim yanında hissettiğini anlatan Didinmez, gerek hastane personeli gerekse diğer yetkililerin kendisi gibi gazi olanlar için tüm imkanları seferber ettiklerine şahit olduğunu söyledi.
Aldığı yaranın kendisi için önemli bir nişane olduğunu dile getiren Didinmez şunları kaydetti:
“Afrin’de Kur’an-ı Kerim’i eline alıp şehit olan arkadaşımızdan bir gün sonra, bölgeye arama tarama faaliyetine gittik. Yağmurlu bir gündü. Orada savaş şartları çok farklıydı. Mühimmatlar ıslanmasın diye aynı evin içine bıraktık, bastığım yerde ayağımı kaybettim ve gazilik unvanına kavuştum. Gazilik için şehidin son şahidi diyoruz. Bizim için çok büyük bir onur ve gurur. Vücudumuzda bu şerefin madalyasını taşıyoruz. Al bayrağa rengini verenler olarak gerçekten çok mutluyuz. Bunun gururunu gün geçtikçe daha iyi anlıyoruz. Bunun maneviyatı anlatmakla bitmez, bunları söylerken bile tüylerim diken diken oluyor. Tüm şehit ve gazilerimize minnettarız. Onlar oldukça bizler varız. Bizler gaziler olarak gözümüzü kırpmadan şehitlik nişanesini almaya da hazırız.”
Didinmez, tedavi sürecinin ardından Nevşehir’i ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile sohbet etme imkanı bulduğunu da aktardı. Didinmez, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gaziliğin büyük bir onur kaynağı olduğundan bahsederek kendisinden şefaat talep etmesinin haz ve onurunu yaşadığını ifade etti.
“Afrin’e ikinci Çanakkale diyorum”
Gazilik unvanı elde ettiği harekata katılmasının da kendisi için mutluluk verici olduğunu belirten Didinmez, “Orada bizi görenlerin ‘Muhammed’in son ordusu’ demesi bizleri çok gururlandırıyordu. Afrin’e ikinci Çanakkale diyorum. Terör gruplarının bizim topraklarımızda gözü vardı, bizim orada olmamız gerekiyordu.” diye konuştu.
Nevşehir’de yaklaşık bir ay önce, Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği İl Temsilciliğini açan Didinmez, kendisi ile aynı kaderi paylaşan gazilerin yanı sıra şehit yakınları ile aynı çatı altında buluşarak çeşitli çalışmalar yaptıklarını da sözlerine ekledi.