Kurtulmuş, Ulubey Belediyesince yapımı tamamlanan projelerin toplu açılış töreninde, Türkiye’nin sıradan bir ülke olmadığını söyledi. Türk milletinin, Selçuklu ve Osmanlı’nın torunları olduğunu belirten Kurtulmuş, “Üç kıtaya ve yedi iklime sözü geçmiş bir milletin torunlarıyız. Türkiye küçük hedeflerle, gündelik hesaplarla vakit kaybedemez. Önüne büyük hedefler koyması lazım. Hedefimiz yeniden güçlü, büyük Türkiye’yi kurmaktır.” diye konuştu.
Kurtulmuş, Türkiye’nin 2023’te yeni bir sayfa açtığını dile getirerek 2023’te Türkiye yüzyılının başladığını ve Türkiye’nin bir dünya lideri olarak öne çıkacağını ifade etti.
“Haddinizi bilin, siz kendinize bakın. Türk halkı kimi seçeceğini size sormaz”
Milletin, Türkiye Yüzyılı hedefinin etrafında kilitlendiğini ancak birilerinin de bundan rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Özellikle seçime doğru yaklaştıkça bu sözlerin daha da yükseldiğini göreceksiniz. Daha geçtiğimiz günlerde dünyada, adını söylemeyeceğim hem de fazlaca satan dergilerden birinin kapağında Türk bayrağının içerisine sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın silüetini koyarak, ‘Türkiye’de önümüzdeki seçimde bir diktatörlük oluşturabilir, buna mani olmak gerekir.’ anlamında yayınlar yapılıyor. Bu gazetecilere, bu dergi denilen paçavranın yöneticilerine şunu söylemek istiyorum, Türkiye’nin Cumhurbaşkanı’na hakaret etmek, bu aziz milletin seçmiş olduğu liderine hakaret etmek sizin hakkınız da değildir, haddiniz de değildir. Haddinizi bilin, siz kendinize bakın. Türk halkı kimi seçeceğini size sormaz.”
Kurtulmuş, ülke içinde de birilerinin Türkiye’nin İHA’larda, SİHA’larda bir dünya markası olmasından rahatsızlık duyduğunu belirterek “Bunu eleştiriyor, Türkiye’nin medarıiftiharı olan savunma sanayisindeki bir şirketimiz BAYKAR’ın üretimini hedef alarak bu şirkete dil uzatıyor. Aslında Türkiye’nin bu istikamette yürümesinin kendilerinin hoşlarına gitmediğini açıkça ortaya koyuyor. Adama sorarlar, ‘Hans’ın, George’nin derdini anladık da Ali’ye, Veli’ye ne oluyor, onların dertleri nedir?’ ‘Biz üretmeyelim, gavurdan alırız?’ diyorsanız, gavurun nasıl bu millete yeri geldiğinde ters baktığını, nasıl bu milletin yolunu kestiğini, bu millet çok iyi bilir.” dedi.
Muhalefetin özellikle birkaç yıldır dile getirdiği tek söylemin, “Tayyip Erdoğan gitsin de nasıl giderse gitsin.” olduğunun altını çizen Kurtulmuş, “George da Hans da aynı şeyi söylüyor. Senin bir görüşün var mı? Türkiye’ye ne getireceksin? Ne yapacaksın?” diye konuştu.
“Bu millet böyle yanlış tekliflerin peşinden gitmez”
Muhalefetin yıllardır, “Güçlendirilmiş bir parlamenter sistem getireceğiz.” söyleminde bulunduğunu ifade eden Kurtulmuş, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Getire getire milletin önüne koydukları güçlendirilmiş parlamenter sistem teklifi değil, valla bizim millet ariftir, benim bir şey söylememe gerek yok. Oradan diyor ki ‘altılı ganyan.’ Getire getire, getirdikleri bir yarı başkanlık sistemidir. Yetmedi, daha açık söyleyelim, görünmez ortakları var ya bir de isimlerini söylemekten çekindikleri, onlar Türkiye siyasetine eş başkanlık sistemini getirmişlerdi, bu beyler de çalışa çalışa, kafalarını çalıştıra çalıştıra eş Cumhurbaşkanlığı sistemini getirdiler, onu teklif ediyorlar. Bu millet böyle yanlış tekliflerin peşinden gitmez. Bu millet ne yaptığını bilmeyenlerin arkasından gitmez, bu millet gittiği yola aksi bir şekilde ihanet edenlere asla prim vermez. Bu millet büyük hedeflerini küçümseyen hiç kimseye göz ucuyla dahi bakmaz, onların dediklerine kanmaz.”
Kurtulmuş, 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlere çok fazla vakit kalmadığına işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bundan sonra her birimiz kapı kapı dolaşarak bütün kardeşlerimize, hemşehrilerimize, arkadaşlarımıza Türkiye’nin büyük hedeflerini anlatacağız. Bir de şunları anlatın, particilik yaparak değil, bütün bu dostlarımıza, arkadaşlarımıza şunu sorun, Allah’ın izniyle bu millet Cumhuriyet Halk Fırkası ve gölgesinde duranlara iktidar yüzü göstermedi ve bundan sonra da göstermeyecektir. Bunların iktidara geleceğini şey yapmıyorum ama sadece varsayalım, şöyle 20 yıldır bu adamlar iktidarda olsaydı, bu altılı, sizin tabirinizle ‘altını ganyan’ iktidarda olsaydı şu söylediklerimizden hangisini yapabilirdi? Kaç senedir oturuyorlar, kaç toplantı yaptılar bilmiyorum, oturuyorlar, yiyorlar, konuşuyorlar, dağılıyorlar, orada konuşuyorlar. ‘Aday kimi yapacaksınız?’ ‘Seçimi söyleyin o zaman açıklarız’ diyorlardı, işte geldi seçim, mayısta seçim.”
Kurtulmuş, 6’lı masanın adayı açıklamamasının, aday tespit edememesinden değil, hangi konuda nasıl konuşacaklarını bilememesinden olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“Her birisinin farklı bir görüşü vardır çünkü. ‘Türkiye’nin ekonomi politikasında ne yapacaksınız?’ sorun, hepsi başka bir şey söyleyecektir. ‘Türkiye’nin terörle mücadelesinde ortak fikriniz nedir?’ Ortak bir fikirleri yoktur. ‘Türkiye’nin mavi vatanı konusundaki ortak fikriniz nedir?’ Fikirleri yoktur, ortak fikirleri yoktur. ‘Türkiye’nin terörle mücadelesinde yurt dışı operasyonlarında nasıl hareket edeceksiniz?’ Ortak fikirleri yoktur. Ortak bir fikirleri olmadığı için yüksek sesle milletin önüne çıkıp, ‘Bizim programımız budur’ diyemiyorlar. Ama o onların işidir, kimi aday gösterirler, millete ne söylerler onu bilmeyiz. Bizim adayımız bellidir, Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’de cumhurun adayıdır, milletimizin adayıdır ve inşallah yeniden Cumhurbaşkanı seçilecektir.”
Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülüğünde yolunu ve rotasını tayin ettiğini belirten Kurtulmuş, “Yolumuz, ele güne muhtaç olmayacak, başkasından medet ummayacak, sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye yoludur. Yolumuz, Türkiye Yüzyılı istikametinde yürüme yoludur. Allah yolumuzu açık etsin, Allah bu millete daha çok güzel günler göstersin.” dedi.