AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, geçen ay görevine başlayan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Mahmut Asmalı’ya, MÜSİAD Genel Merkezi’nde hayırlı olsun ziyaretinde bulundu.
Kurtulmuş, ziyaret sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, “Çok uzun yıllardır yakın dostluğumuz olan, siyasette aynı dönemde, ben il başkanı kendisi de il müfettişi olarak Fazilet Partisi’nde çalıştığımız, çok değerli ağabeyim Özdemir Bayraktar Bey’in vefat ettiği haberini aldık. Bundan dolayı da derin bir teessür içindeyim. Kendisi gerçekten yıldız insanlardan birisiydi, coşkusu ve Türkiye sevdasıyla… Türkiye’nin sanayileşmesine vermiş olduğu önemle, özellikle yüksek teknolojilere yatırım yapılmasının ülkemizin bağımsızlığı ve geleceği için ne kadar önemli olduğunu bilen birisiydi.” dedi.
Merhum Bayraktar’ın öncü bir şahsiyet olduğunu belirten Kurtulmuş, “Kararlılığı ile bütün zorlukları aşarak, cesareti ve korkusuzluğuyla engellerin üstüne giderek Bayraktar İHA ve SİHA’ların uluslararası bir marka haline gelmesinde çok büyük emeği ve katkısı vardır. Büyük gönül insanı, fedakar bir dost, iyi bir gönül insanı ve saygıdeğer bir vatansever olduğuna buradan şehadet ederiz. Allah rahmet eylesin. Epey süredir ciddi bir kalp rahatsızlığıyla mücadele ediyordu. Geride çok değerli bir küresel marka bıraktı. Bu işin yeni nesil öncüleri olan çok değerli evlatlarını bıraktı. Yine sadece bir firma değil, T3 Vakfı gibi Türkiye’nin teknolojisini geliştirmek için canla başla çalışan ve hemen herkesin sevgisini saygısını kazanmış bir vakıf bıraktı. Makamı cennet olsun.” ifadelerini kullandı.
“Hiç kimsenin Türkiye’nin şerefli memurlarını tehdit etme hakkı ve haddi olamaz”
MÜSİAD’ın yeni yönetimine başarılar dileyen Kurtulmuş, “Türk iş dünyasının önemli kurumlarından birisi olan MÜSİAD’ın kuruluşundan beri bütün gelişmelerini yakından takip etmiş birisi olarak, Türkiye’nin geleceği ve kalkınması bakımından ekonomik büyümesi ve iş dünyasının hükümetle uyumlu bir şekilde kendi meselelerini çözebilmesi bakımından MÜSİAD’ın hayati bir fonksiyon icra ettiğini biliyoruz ve buradaki görevlerinde başarılar diliyoruz.” dedi.
STK’ların siyasetteki önemine işaret eden Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“Bu ziyaretimiz hem bir hayırlı olsun hem de bizim Türkiye’deki STK’lara vermiş olduğumuz önemin bir gereğidir. Biz siyasetin sadece siyaset kurumundan ibaret olmadığını ve STK’ların da her birisinin kendi sahalarında Türkiye’nin geleceğiyle ilgili, ülkenin hayrına olan proje ve görüşlerini siyasete taşımak için önemli araçlar olduğuna inanıyoruz. Bu görüşmemiz de çok faydalı oldu. Türkiye’nin hayrına söylenmiş her sözü yakinen dinler, istifade etmeye çalışır, milletimizin de hayrına olacak sonuçları çıkarmaya gayret ederiz. MÜSİAD, Türk iş dünyası ve ekonomisiyle ilgili önemli görüşlerini tespitlerini dile getiriyor ve bugün de dinlemek, ayrıntılı olarak müzakere etmek fırsatımız oldu. Biz kim olursa olsun makul ve Türkiye’nin hayrına söz söyleyecek her STK’ya saygıyla yaklaşır ve onların sözlerini dinleriz.
Biz bunu yaparken ana muhalefet partisi liderinin ‘Türkiye’de kamu yararına çalıştığı tespit edilmiş ve bu imkan kendilerine yine yasalar gereği verilmiş olan bazı vakıfların mallarına el koyacaklarını, iktidara geldiklerinde onları kapatacaklarını’ şimdiden söylemesi de fevkalade vahim bir antidemokratik durumdur. Bunu söylemeye kimsenin hakkı yoktur. Ancak 28 Şubat dönemleri gibi, 12 Eylül dönemleri gibi demokrasinin askıya alındığı, ayaklar altına alındığı Türkiye’nin darbe dönemlerinde vakıflara el konulmuş, bazılarının da mal varlıklarına çökülmüştür. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hala bunu dile getiriyor olması maalesef demokrasiyi anlamadığı ve içselleştirmediğinin açık bir işaretidir. Aynı şekilde memurlarla ilgili tehdidin devam ettiğini görmek de bizi ciddi şekilde üzmektedir. Türkiye’nin en çok oy almış ikinci partisi, bu tavırlarıyla zaten ana muhalefet olma özelliğini de kaybediyor, başkanının hala parmak sallayarak memurları hizaya sokmaya çalışması anlaşılabilir değil. İşte ’18 Ekim’ diyorlardı, bugün geldi ama bir şey olmadı, olacağı da yok ama birileri Türkiye’yi olağanüstü şartlara itelemek için sufle veriyor olabilir. Hiç kimsenin makamı ve mevkisi ne olursa olsun Türkiye’nin şerefli memurlarını tehdit etme hakkı ve haddi olamaz. Memurlarımız, ister bu iktidar döneminde iş başına gelmiş olsun isterse daha önce gelmiş olsun, amirlerinin vermiş olduğu görevi yasalar çerçevesinde yerine getiren kimselerdir. Sizin salladığınız parmakla korkarak hizaya gelecek olan memur Türkiye’de yoktur.”
“Büyümenin pozitif sonuçlarının çarşıya, pazara yansımasını bekliyoruz”
Numan Kurtulmuş, memurları tehdit etmenin demokratik ahlaka uymadığını belirterek, “Türkiye’de çok farklı toplumsal kesimleri tehdit ettiğiniz gibi, memurları da tehdit etmeyi bırakın. Bu demokratik ahlaka uymayan seviyesiz bir durumdur. Bu millet de buna pabuç bırakmayacaktır. Bunun üzerinden birtakım algı operasyonları oluşturup siyasette alan açmayı planlıyorsanız bu alanı açamayacaksınız. Çünkü haksızlık üzerinden, antidemokratik sözler üzerinden yapılan işlere alan açma faaliyetlerine bu millet itibar etmez. Geçtiğimiz dönemlerde çok farklı kesimleri suçladığınız gibi, tehdit ettiğiniz gibi, daha geçen hafta uzun bir süre dilinize dolayarak cinayetlerden bahsettiniz. Cumhuriyet başsavcılığı sizin bu talepleriniz üzerine soruşturma başlattı, şimdi üzerinize düşen bilgi ve belgenizi alarak tanık olarak ifade vermeye gitmenizdir.” şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, devamla şunları kaydetti:
“Türkiye; bir daha ne 28 Şubat’a, ne 27 Nisan’a, ne 12 Eylül’e, hele hele de 1960 darbelerinin hazırlık süreçlerine müsaade etmeyecektir. Sayın Kılıçdaroğlu’na ısrarla şunu söylemeye devam edeceğiz; siyasetin dilini zehirlemeyi bırakın. Millete hizmet alanı olan şerefli bir alanı da asla kirletmeyin. AK Parti, her zaman demokrasinin yanında, halkın iradesinin yanında durmaya devam edecektir; algı operasyonlarına, korku senaryoları ve çatışma üsluplarına asla müsaade etmeyecek, müsamaha göstermeyecektir.
Yeni dönemde Türkiye’nin kalkınması ve daha ileriye gitmesi için iş dünyasının da çok ciddi bir mücadele içinde olması kaçınılmazdır. Pandemi sürecinde maalesef tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ekonominin çok ciddi tehditlerle karşı karşıya kaldığını gördük. Buna rağmen ilk baştan itibaren alınan tedbirler sayesinde Türkiye’de tezgah dağılmamış, kalıcı hasarların ortaya çıkmasına müsaade edilmemiş ve temel makro göstergeler itibarıyla Türkiye önemli bir ivmeyi yakalamıştır. İhracat oranlarının artmış olması, kapasite kullanım oranlarının yükselmiş olması, ayrıca 3. çeyrekteki yüzde 21,7 gibi çok büyük bir büyüme oranıyla birlikte Türkiye’nin 2021 yılında yaklaşık yüzde 9-10 gibi bir büyümeyi yakalayacak olması Türkiye için sevindiricidir. Ekonomideki büyüme sürecinin devam etmesiyle bu büyümenin pozitif sonuçlarının çarşıya, pazara yansımasını bekliyoruz. Bir ekonomist olarak şunu söyleyebilirim; bu süreç devam ettiği müddetçe yakın bir dönem içerisinde ekonomideki bu gelişme trendlerinin çarşıya pazara da, vatandaşımızın cebine de çok olumlu yansıyacağının farkındayız. İnşallah böyle olacak, evet bu süre içerisinde özellikle küresel emtia fiyatlarındaki artışın etkileriyle ve içerideki bazı ekonomik gelişmelerin etkileriyle de hayat pahalılığının, fiyatlarda yükselişin gerçekleştiğinin farkındayız.”
Hayat pahalılığı ve fiyat artışları konusunu yakından takip ettiklerini aktaran Kurtulmuş, “Ekonomideki hiçbir alanı atlamadan ekonominin esas muhatabı olan vatandaşlarımızın alım güçlerinin daha ileriye gitmesi, daha müreffeh bir Türkiye’de yaşamaları gayesiyle mücadele ediyoruz. Nasıl birçok sorunu çözen parti ve hükümet Recep Tayyip Erdoğan hükümeti ve AK Parti olduysa bu hayat pahalılığı, fiyat artışı konusundaki gelişmeleri de yakinen takip edip milletimizin lehine sonuçlandıracak olan adımları atacak olan da bu hükümettir. İnşallah en kısa zamanda ekonomideki olumlu gelişmeler vatandaşlarımıza olumlu yansıyacak ve Türkiye bu boğazı atlatarak yoluna devam edecektir.” ifadelerini kullandı.
MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı da hayırlı olsun ziyaretinden dolayı Kurtulmuş’a teşekkür ederek, “Ülkemizin faydasına olacak birçok konuda fikir alışverişinde bulunduk. Umuyorum ki ülkemiz gelecekte çok daha iyi yarınlara beraber çıkacaktır. Biraz evvel aldığımız bir haber doğrultusunda çok kıymetli iş adamlarından Özdemir Bayraktar’ın vefat haberini öğrendik. Yakınlarına ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum.” dedi.