AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, CNN Türk’te canlı yayınlanan Özel Röportaj programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, Irak ve Suriye tezkerelerine ilişkin “HDP’nin muhalefete ‘hayır deyin’ çağrısı karşılık bulur mu?” sorusu üzerine, Türkiye’nin, Suriye’de ve Irak’ta operasyon yapmaya çok gönüllü olmadığını ama o ülkelerden kaynaklanan büyük bir terör saldırısıyla karşı karşıya olduğunu belirtti.
Her yıl sınır dışı operasyonlara imkan sağlayan tezkerelerin Meclis’ten geçtiğini anımsatan Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Bu Türkiye’nin güvenlik meselesidir. Böyle devam edecek bir operasyonlar dönemi olabilir. Bununla ilgili de Türkiye’nin elinin güçlü olması lazım. HDP dışındaki muhalefet partilerinin böyle milli bir menfaatte aykırı bir noktada duracaklarına ihtimal dahi vermiyorum. Böyle bir duruşun doğru olmadığı kanaatindeyim. Çünkü bu AK Parti hükümetinin ya da şu andaki mevcut Cumhurbaşkanımızın hükümetinin meselesi değil, bu Türkiye’nin milli meselesidir. Diğer bütün muhalefet partilerinin de ortak noktada durması Türkiye için önemli bir kazanım olacaktır. HDP her zaman olduğu gibi çağrısını yapsın, ona diyecek bir şeyimiz yok.”
“Siyasi cinayetler” tartışması ve bürokratlarla ilgili açıklamalar
Kurtulmuş, “siyasi cinayetler” tartışmasına değinerek, bunun kirli bir alan olduğunu, Türkiye’de faili meçhuller ve siyasi cinayetlerin geride kaldığını, güvenlik güçlerinin bu konuda her türlü tedbiri aldığını anlattı.
“Kılıçdaroğlu savcılığa çağrılmalı mı sizce?” sorusuna Kurtulmuş, “Hiç şüphesiz yani. Bundan sonra Cumhuriyet Savcılığına tanık olarak gidip ne biliyorsa onları anlatmak vatandaşlık görevidir, sadece siyasetçi görevi değil.” karşılığını verdi.
AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, bürokratlarla ilgili sözlerine işaret ederek, Türkiye’deki 4 milyon kamu görevlisinin 2 milyon 658 bininin devlet memuru olduğunu aktardı.
Kurtulmuş, şöyle devam etti:
“O zaman şu soruyu soralım. Sayın Kılıçdaroğlu, bunlardan hangileri yasaya uygun hareket etmiyor, bunun listesi elinizde var mı? Varsa bunlarla ilgili bir suç duyurusunda bulundunuz mu? Yoksa suç duyurusunda bulunmadan, memurların her birisiyle ilgili şimdiden bir arşiv mi tutuyorsunuz, yani bunları bir şekilde fişliyor musunuz? Bunların da cevabını vermesi lazım.
Varsa suç işleyen, buyurun onları da Cumhuriyet Başsavcılıklarına şikayet edin ama suç işleyenler değil de sizin gibi düşünmeyenleri burada muhatap alıyorsanız bunun açık adı da siyasette fişlemedir. Böyle bir fişlemeniz varsa onu da bilelim.”
“AB Konseyi’nin Türkiye raporu bizim açımızdan yok hükmündedir”
Kurtulmuş, 10 büyükelçinin, tutuklu Osman Kavala’ya ilişkin açıklamalarına ilişkin soru üzerine, bu ülkelerin neredeyse tamamının Türkiye’yle dost olduğunu belirterek, “Yukarıdan parmak sallayarak baskı kurmaya çalışarak Türkiye’nin içişlerine hele hele adalet sistemine müdahale etmeye kalkmak, kendilerinin de savunduklarını söyledikleri adaletin uluslararası kurallarıyla tamamıyla uyuşmayan bir durumdur, buna aykırıdır. Büyükelçilerin esas vazifesi kendi ülkeleriyle Türkiye’nin arasındaki ilişkiyi daha pozitif bir noktaya taşımak, daha olumlu gündemler üzerinden ülkeler arasındaki ilişkileri geliştirmektir. Vazifelerine aykırı bir şekilde davranmışlardır. Türkiye’de yargının kimin hakkında ne karar vereceğini söylemek 10 ülkenin büyükelçisine kalmamıştır. Bu hadsizliktir, terbiyesizliktir.” değerlendirmesinde bulundu.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AB Komisyonu’nun Türkiye raporundaki eleştirilerin hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
“Türkiye, Avrupa Birliği’yle karşılıklı olarak, Avrupa Birliği’nin resmi temsilcileri de Türkiye de bir pozitif gündem oluşturma konusunda gayretli ve titiz bir çalışma içerisinde. Böyle bir atmosferde yayınlanmış olan Türkiye raporunun bu pozitif gidişata çelme takmak isteyen bir irade tarafından hazırlandığı açıktır. Avrupa’nın içerisinde çeşit çeşit Türkiye düşmanı gruplar var. Raporda dile getirilen hiçbir konunun ciddiye alınabilir tarafı yoktur. Hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur, bizim için yok hükmündedir. Hem yargıya karışması hem Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin hak ve hukuklarını korumasından rahatsızlık duyduğu ifadeler Hem Türkiye’yle Yunanistan arasındaki ilişkileri iki komşu arasındaki ilişki olmaktan çıkartıp Avrupa Birliği’nin sanki kurumsal meselesiymiş gibi o havaya dönüştüren son derece Yunanistan taraftarı yanlı görüşler, bunların hiçbirisi kabul edilebilir şeyler değildir.”
Seçim tartışmaları
2023 seçimlerinde adaylarının belli olduğunu, daha geniş toplumsal kesimlerden destek almak için çaba gösterdiklerini vurgulayan Kurtulmuş, karşı tarafın siyasi profili düşük, siyasi iddiası ve partilerle kendi partisinin tabanını harekete geçirme kabiliyeti olmayan, siyaset dışı bir figür üzerinde uzlaşabileceğini öngördüğünü dile getirdi.
AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş, “Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adaylığına Ekrem İmamoğlu mu hazırlanıyor?” sorusu üzerine, başka bir partinin içerisindeki şahısla ilgili adaylık konusunda bir şey söyleyemeyeceğini ifade ederek, İmamoğlu’na İstanbul dışındaki gündemleri zihninden bir kenara atarak kente odaklanması tavsiyesinde bulunduğunu dile getirdi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın, “HDP, demokratik iktidarın bir parçası olacak.” açıklamasının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“HDP’nin içerisinde de önemli bir kitle, karşı taraftaki ittifakın HDP’yi gizli ortağı olarak görmelerinden öyle zannediyorum ki rahatsızlık duyuyor ve bunun açıkça ortaya konulmasını istiyorlar. Buradaki sorumluluk da CHP ve İYİ Parti’nin yöneticilerine düşer. CHP’nin yöneticileri, vatansever, Atatürkçü, Kemalist, gerçekten Türkiye’nin birliğini, dirliğini isteyen, terör örgütlerine karşı mücadelenin esas olduğunu kabul eden, kendi geleneksel seçmenine, örneğin HDP’nin de içinde olduğu bir hükümet modelini nasıl önereceklerdir? Yine aynı şekilde kendilerini milliyetçi olarak tanımlayan İYİ Partili seçmen kardeşlerimize HDP’yle iş birliğini ve HDP’nin işin içerisinde olduğu bir hükümet formülünü İYİ Parti’nin yöneticileri nasıl anlatacaklardır? Burada HDP stratejik adımlar atıyor. 11 maddelik bildirileri bir stratejik adımdı. İttifaka, ‘Size destek veriyoruz. Bu desteğin sizi rahatsız etmemesi için de kendimize fren yapıyoruz ama kafamızı da bozmayın, biz yok gibi de hareket etmeyin.’ mesajı veriyorlar. Kendi açılarından da politik davranıyorlar.”
Kılıçdaroğlu’nun Kürt sorunu çözümüne dair HDP’yi işaret ettiği açıklaması üzerine değerlendirmesi sorulan Kurtulmuş, CHP tarafından bunun bileşenler arasındaki ilişkiyi pekiştirmek için söylenmiş bir söz olduğunu belirterek, etnik, mezhebi ve mikro milliyetçilikler üzerinden ayrışmaya asla müsaade etmeyeceklerini vurguladı.
Erken seçim tartışmalarına da değinen Kurtulmuş, erken seçimin olması için rasyonel hiçbir şartın olmadığını, genel seçimin 2023 yılında yapılacağını kaydetti.