Aliyev, Avrupa Birliği’nin (AB) Doğu Ortaklığı Özel Temsilcisi Dirk Schuebel liderliğindeki AB yetkilileri ve Doğu Ortaklığına üye bazı ülke temsilcilerinden oluşan heyeti kabul etti.
Görüşmede, Azerbaycan’ın Doğu Ortaklığını üye ülkeler arasındaki iş birliğinden ziyade Avrupa Birliği ile iş birliğini güçlendirmek için ek bir fırsat olarak değerlendirdiğini belirten Aliyev, yeni jeopolitik koşullar nedeniyle mevcut mekanizmaları yeniden ele almak gerektiğini dile getirdi.
AB heyetinin Bakü’den önce Erivan’ı ziyaret ettiğini hatırlatan Aliyev, Ermeni yönetiminin “Barış istiyoruz.” ifadelerinin manipülasyon olduğunu vurguladı. Aliyev, şöyle devam etti:
“Çünkü gerçekten barış isteselerdi teklifimize cevap verirlerdi. Savaşın bitiminden hemen sonra bir barış anlaşması için müzakerelere başlamayı teklif eden bizdik. Toprağı yıllardır işgal altında olan bir ülkenin zorla adaleti tesis etmesi, düşmanı yendikten sonra barış teklif etmesi dünya tarihinde enderdir. Topraklarımızın Ermenistan tarafından yakılıp yıkılmasına, Azerbaycanlıların çektiği acılara rağmen biz barış teklif ettik. Beş maddeden oluşan bir barış metni önerdik. İlişkilerin normalleşmesinin temelini belirlemeye çalışan bizdik. Ermenistan bu sürecin ilk aşamasında çok tereddütlüydü. Şimdi barıştan bahsediyorlar ama bizler barışın onlar için ne anlama geldiğini anlamıyoruz.”
Aliyev, Ermenistan yönetiminden yapılan açıklamaların çelişkili olduğuna dikkati çekerek, “İki yolumuz olmalı, Azerbaycan-Ermeni ilişkilerinin normalleşme süreci ve ayrıca Azerbaycan ve Karabağ’daki Ermeni azınlığı hak ve güvenlik açısından ilgilendiren konular.” dedi.
Erivan yönetiminin, Karabağ’daki Ermeni azınlığı ilgilendiren meseleleri barış anlaşması görüşmelerine çekmek istediğini anlatan Aliyev, “Bu imkansız. Buna razı olmayacağız. Bu nedenle, Ermeni hükümetinin gündemiyle ilgili tamamen net bir pozisyonuna ihtiyacımız var. Geçenlerde ‘Onlar barış istiyorsa biz de barış isteriz.’ dedim. Barış istemiyorlarsa, bu onların tercihi. 30 yıldır barışımız olmadı ve Ermenistan bunun nasıl bittiğini unutmamalı.” diye konuştu.
Karabağ’daki Ermenilerin hak ve güvenliğini Erivan ile konuşmayacaklarını ifade eden Aliyev, şunları kaydetti:
“Bunu Karabağ’da yaşayan Ermenilerle konuşmaya hazırız ama ceplerinde Moskova’nın gönderdiği ve Rus halkından çaldığı milyarlarca parası olan Vardanyan gibilerle değil. Moskova’dan oraya çok net bir gündemle gönderildi. Karabağ’da yaşayan ve orada yaşamak isteyen insanlarla konuşmaya hazırız. Biz buna hazırız. Bu arada bu süreç başladı. Bazı ülkelerden yani dışarıdan müdahale olmasaydı, o süreci durdurmak için bir girişimde bulunulmasaydı, o zaman süreç daha dinamik olabilirdi diye düşünüyorum.”
Aliyev, Karabağ’daki Ermenilerle görüşme sürecinde, Azerbaycan’a destek vereceğini düşündüğü AB, ABD ve Rusya arasında fikir birliğinin olması gerektiğini bildirdi.