Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Alman hükümetinin enerji şiketi Uniper’e 8 milyar avro sermaye aktarılacağı belirtilerek, hükümetin Fortum’un Uniper’deki yüzde 77,9’luk hisse payının hisse başına 1,70 avro karşılığında alacağı aktarıldı.
Bakanlığın açıklamasında, sermaye artırımının ve hisse alımının tamamlanmasının ardından hükümetin Uniper’in yaklaşık yüzde 99’una sahip olacağı belirtilerek, böylece hane halkı ve şirketler için enerji arzının güvence altına alınacağı vurgulandı.
Almanya’nın en büyük Rus gazı ithalatçısı konumundaki Uniper, Rusya’dan yeterli miktarda tedarik sağlayamayınca piyasalardan daha yüksek fiyatlardan aldığı gazı müşterilerine, kriz öncesi yapılan anlaşmalar kapsamında, çok düşük fiyatlara satmak zorunda kalmış bu nedenle mali açıdan zor bir duruma düşmüştü.
Finlandiya kamu şirketi Fortum, enerji şirketi Eon’dan Uniper’in yüzde 46,6’lık hissesini 2018’de satın almış ve ardından kurtarma paketi görüşmelerine kadarki süreçte hisse payını yüzde 77,9’a çıkarmıştı.
Alman işçi sendikaları, Fortum’un Uniper’i satın almasına ve çoğunluk hisselerine sahip olmasına karşı çıkarak, şirketin çıkarlarının çalışanların çıkarıyla uyuşmadığı gerekçesiyle Berlin hükümetine şirketin çoğunluk hisselerini geri alması için çağrıda bulunmuştu.
Enerji krizi
Rus enerji şirketi Gazprom, Kuzey Akım boru hattı üzerinden Avrupa’ya günlük doğal gaz sevkiyat kapasitesini 27 Temmuz’da yüzde 20’ye düşürmüş ve eylül başında ise tamamen durdurmuştu.
Enerji ithalatında büyük oranda Rusya’ya bağımlı olan ve Avrupa’nın en büyük ekonomisi konumundaki Almanya, Moskova’nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararı sonrasında bir enerji kriziyle karşı karşıya kalmıştı.
Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin endişeler, enerji fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturmaya devam ederken, Alman hükümeti de bu kış sanayi çarklarının dönmesini, elektrik temininin kesintiye uğramamasını ve konutların ısınmasını garanti altına alabilmek için politikalar geliştirmeye çalışıyor.
Ülkenin enerji maliyetlerindeki artış, enflasyonu körüklerken, hane halkı ve şirketler üzerinde de baskıyı artırıyor.