Alman kamu yayıncısı WDR tarafından hazırlanan “Birlik ve Adalet ve Çeşitlilik – Irkçılık ve Aidiyet Arasında Milli Takım” başlıklı belgeselde, Almanya A Milli Futbol Takımı’nın başarısı için ter döken ve bundan gurur duyan yabancı kökenli futbolcuların toplumun bir kesimi tarafından dışlandıkları ve ırkçı söylemlere maruz bırakıldıkları ortaya kondu.
Belgeseli sunan Philip Awounou’nun kullandığı “Almanya için gururla oynayan bir takım ama aynı zamanda Almanya’nın tamamının gurur duymadığı bir takım.” ifadesi de ülkenin aşırı sağ konusunda durduğu noktayı özetlemesi bakımından dikkati çekti.
Belgeselde, milli takımda forma giyen Fildişi kökenli Jonathan Tah ve Gana kökenli eski milli futbolcu Gerald Asamoah’ın yanı sıra akademisyen, gazeteci ve siyasetçilerin görüşlerine de yer verildi.
“Gerçek bir Alman benim için açık tenlidir”
Belgeselde, yaşlı bir Alman, “Takımlar artık Alman değil. Bu bir fıkra gibi. Gerçek bir Alman benim için açık tenlidir.” ifadesini kullandı.
Başka bir Alman da, Alman vatandaşı olmakla hakiki Alman olunamayacağını belirtiyor.
Gerald Asamoah’ın Hannover formasıyla 1997 yılında Cottbus’ta oynadığı karşılaşmada, taraftarların muz attığı ve “zenci evine dön” hakaretini yaptığı anlara ilişkin görüntüler de belgeselde yer aldı.
Asamoah bu görüntüleri tekrar izlediğinde o günü hatırlamak istemediğini belirterek, “Sadece nefretti. O gün yaşadıklarım inanılmayacak şeylerdi. Bana muz fırlattılar.” dedi.
Mesut Özil’e yönelik ırkçı saldırı da belgeselde işlendi
Belgeselde Almanya A Milli Futbol Takımı’nın başarılı eski futbolcusu Mesut Özil’in, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile 2018’de İngiltere’de çektirdiği fotoğraf gerekçe gösterilerek maruz kaldığı ırkçı eleştirilere de geniş yer verildi.
Özil’in eleştiriler nedeniyle milli takım forması giymeyeceğini açıklaması ve o dönemde yaşadıkları da ele alındı.
Sosyolog Aladin El-Mafaaalani de Özil gibi Almanya ile Dünya Şampiyonu olmuş bir futbolcuya takınılan olumsuz tutuma işaret ederek, şu değerlendirmede bulundu:
“Almanya’nın 2014 Dünya Şampiyonası’nı o kadar da heyecan verici bulmuyorum çünkü asıl test, işler gerçekten kötü gittiğinde ne olacağıdır ve bu örneğin tüm Özil tartışmasının o zamanlar olumsuz olduğunu görebileceğiniz bir şeydir.”
Aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisinin (AfD) Genel Başkan Yardımcısı Alexander Gauland’ın Frankfurter Allgemeine Sonntagszeitung gazetesine verdiği demeçte, milli takımın başarılı siyahi oyuncusu Jerome Boateng ile ilgili kullandığı “İnsanlar futbolcu olarak onu iyi buluyor ama bir Boateng gibi birini komşu olarak istemiyorlar.” ifadesi de hatırlatıldı.
Sosyal Demokrat Parti (SPD) Genel Başkanı Kevin Kühnert de, “Bir Alman milli oyuncusu olarak soyismi Meier, Müller, Schulze olan hiç kimseye hiçbir yerde anayasaya ya da Federal Almanya Cumhuriyeti’ne sadakati sorulmadı. Bu soruyu son yıllarda başkalarına da soruyoruz, sadece bu konuda ayık olmanız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Solingen’de 5 Türk’ün hayatını kaybetmesine yol açan ırkçı kundaklamadan görüntülerin de yer verildiği belgeselde, bunun ülkede yaşayan yabancılar için tam bir travma oluşturduğu vurgulandı.
Almanya A Milli Futbol Takımı’na ilişkin anket tepki çekmişti
WDR’de yayınlanan Sport Inside programı tarafından Almanya A Milli Futbol Takımı ile ilgili anket yapılmıştı.
Ankete katılan her beş kişiden birinin Almanya A Milli Futbol Takımı’nda daha fazla “beyaz oyuncu” görmek istediğini belirtmesi ve katılımcıların yüzde 17’sinin de milli takım kaptanı İlkay Gündoğan’ın Türk kökenli olmasının “üzücü olduğunu” ifade etmesi, başta teknik direktör Julian Nagelsmann olmak üzere diğer futbolcuların tepkisini çekmişti.
Nagelsmann, “Kamu televizyonunda böyle bir soru sorulmasının bile başlı başına delilik olduğunu düşünüyorum. Şok oldum. Ülkedeki herkes için bir Avrupa Şampiyonası oynuyoruz. Umarım bir daha asla böyle saçma anketler okumak zorunda kalmam.” değerlendirmesinde bulunmuştu.
Julian Nagelsmann, bunu ırkçı bir tutum olarak değerlendirmişti.
A Milli Futbol Takımı oyuncusu Joshua Kimmich de ankete tepki göstererek bu tür şeylerin tamamen ırkçılık olduğunu belirtmişti.