Zirvenin sonunda düzenlenen basın toplantısında konuşan Olaf Scholz, zor bir dönemden geçildiğini ve Avrupa’nın bir güvenlik baskısı altında olduğuna işaret etti.
Scholz “Bu zirve bir kez daha NATO’yu güçlendirmiş ve böylece savunmaya hazır olunduğu vurgulanmış ve ittifak içindeki uyumu arttırmıştır. Bu nedenle Vilnius çok başarılı bir zirve oldu.” dedi.
Şansölye Scholz, Vilnius Zirvesi’nin birkaç nedenden dolayı çok önemli olduğunu belirterek “Finlandiya’yı yeni bir müttefik olarak saflarımıza kattığımız ilk zirve oldu. İsveç de yakında müttefiklerimizden biri olacak. Finlandiya ve İsveç’in ittifakın güvenliğini güçlendireceğinden eminim.” ifadelerini kullandı.
NATO’nun kimseyi tehdit etmeyen bir savunma ittifakı olduğunu vurgulayan Scholz, ülkesinin 2025’ten itibaren NATO’nun doğu kanadının güçlenmesine daha fazla katkı sunacağına dikkati çekti.
Scholz, “NATO kimseyi tehdit etmeyen bir savunma ittifakıdır ancak her türlü askeri tehdidi karşılamaya hazır ve muktedirdir.” dedi.
NATO müttefikleri olarak artan askeri görevleri yerine getirebilmek için daha fazla yatırım yapılmasının gerekli olduğunu söyleyen Scholz, “Bu nedenle Vilnius’ta, gelecekte gayri safi yurtiçi hasılanın en az yüzde 2’sini savunma amaçlı olarak harcayabileceğimiz konusunda ortak bir mutabakata vardık.” diye konuştu.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ile görüşmesine de değinen Alman Şansölye, ülkesinin Ukrayna’yı gerekli olduğu sürece desteklemeye devam edeceğini yinelediğini belirtti.
Scholz, “G7 çerçevesinde Ukrayna’ya yönelik güvenlik taahhütleri, Kiev’in güvenebileceği uzun vadeli bir strateji anlamına geliyor.” ifadesini kullandı.
Ukrayna’nın NATO üyeliği konusuna ilişkin olarak Scholz, şu değerlendirmede bulundu:
“Herkesin bildiği ve NATO’ya üye olmak isteyen herkese yıllardır uygulanan mevcut NATO düzenlemeleri mevcut. Hiçbir ülke bunlardan muaf değildir. Bu arada, düzenlemede entegrasyon, işbirliği için ön koşullar, demokrasi ve yasal durumlar gibi konular var. Ancak şu anda tamamen farklı bir durumdayız, şu anda Ukrayna’yı çok somut bir şekilde desteklemek söz konusu, bizim yaptığımız da bu.”
Olaf Scholz, Eurofighter savaş uçaklarının Suudi Arabistan’a satışıyla ilgili Alman hükümet ortakları arasında bir fikir birliği olup olmadığına yönelik soruyu da “Suudi Arabistan’a Eurofighter teslimatına ilişkin herhangi bir kararın öngörülebilir gelecekte gündemde olmadığını söyleyebilirim.” diye cevapladı.