Scholz, yaptığı yazılı açıklamada, hükümet olarak Rus enerjisine alternatifler geliştirmek için aylardır Avrupa Birliği ve diğer ortaklarla birlikte çalıştıklarına işaret ederek, “Ama bu bir gecede olmaz. Bu nedenle, Rusya ile enerji tedariki alanındaki ticari işletmelerin faaliyetlerini sürdürmeleri bizim açımızdan bilinçli bir karardır.” ifadelerini kullandı.
Avrupa’nın Rusya’dan enerji tedarikini kasıtlı olarak yaptırımlardan muaf tuttuğuna işaret eden Alman Şansölye, “Şu anda Avrupa’nın ısıtma, güç kaynağı ve sanayi için enerji arzını güvence altına almanın başka bir yolu yok. Bu nedenle, genel çıkarlarımız ve vatandaşlarımızın günlük yaşamı için (Rusya’dan enerji ithalatı) büyük önem taşıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Ülkesinin Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline karşı geniş kapsamlı ve hedefli yaptırımlarla tepki vermeye yönelik tüm uluslararası çabaları memnuniyetle karşıladığını kaydeden Scholz, Rus finans kurumlarına, Rus merkez bankasına ve 500’den fazla kişiye yönelik yaptırımların zaten bir anlamı olduğunu vurguladı.
Alman Başbakan, aynı kısıtlamaların önemli ihracat ürünlerinde de geçerli olduğuna dikkati çekerek, “Tüm adımlarımız, Rusya’yı sert bir şekilde vuracak ve uzun vadede sürdürülebilir olacak şekilde tasarlandı.” ifadesini kullandı.
Maliye Bakanı Lindner
Maliye Bakanı Christian Lindner, Alman hükümetinin enerji piyasalarındaki durumdan dolayı endişeli olduğunu belirterek, Alman vatandaşlarının yükünü hafifletmek için neler yapabileceklerini değerlendirdiklerini bildirdi.
Lindner, “Uluslararası ortaklarımız ile birlikte, Ukrayna krizinin bizim toplumlarımıza etkisine nasıl yanıt verebileceğimizi değerlendiriyoruz.” dedi.
Alman hükümetinin uzun vadede yükselen enerji fiyatlarının maliyetini karşılayamayacağını vurgulayan Lindner, Avro Bölgesi ortak tahvilini şu anda değerlendirme dışında tuttuklarını da belirterek, Rusya’ya karşı bir enerji ambargosu başlatmanın “halihazırda uygulanan yaptırımların sürdürülebilirliğini” tehlikeye atacağını ifade etti.