Scholz, Brüksel’de düzenlenen iki günlük AB Lider Zirvesi’nden sonra değerlendirmelerde bulundu.
Zirvede AB’nin Türkiye ile ilişkilerinin de ele alındığı bilgisini paylaşan Scholz, “Burada, Türkiye’deki seçimlerin ardından yeni ve iyi işbirlikleri için imkanları kullanmak istiyoruz.” dedi.
Scholz, bunun zirvede kararlaştırıldığını belirterek, bu nedenle AB Komisyonu ve Yüksek Temsilciden bir bütün olarak karşılıklı ilişkilerin daha da geliştirmesi konusunda önerilerde bulunmalarını istediklerini ifade etti.
Zirvede Kıbrıs ve Yunanistan üzerine de konuşulduğunu aktaran Scholz, özellikle Kıbrıs meselesine yeni bir ivme kazandırılmasını ümit ettiklerini kaydetti.
AB liderleriyle Rusya-Ukrayna savaşı, göç, Çin ile ilişkiler ve Avrupa’nın ekonomik açıdan egemenliği konularının ele alındığını ifade eden Scholz, zirve öncesinde de NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile görüştüğünü kaydetti.
Scholz, AB ve NATO’nun son 16 aydaki durumdan güçlenerek çıktığını belirterek, “AB Liderler Zirvesi’nde bir kez daha güçlü birliktelik sinyali verildi. Özellikle iki hafta sonra Vilnius’ta yapılacak NATO zirvesi açısından.” ifadesini kullandı.
Avrupa’da savunma kapasitelerinin birleştirmesi, Avrupa savunma sanayisinin performansının artırılması ve üretimin hızlandırması gerektiğini vurgulayan Scholz, bu konuda özellikle mühimmat üretiminin genişletilmesine ilişkin yasanın hızlı bir şekilde onaylanmasının önemine işaret etti.
Scholz, Ukrayna’ya sadece mühimmat değil, insani, mali ve diğer askeri araçlarla gerektiği sürece destek vermeyi sürdüreceklerini yineledi.
Göç konusunda AB içişleri bakanlarının bu ayın başında ortak iltica politikası konusunda uzlaştığına işaret eden Scholz, bunun, AB’nin zor konularda da hareket kabiliyetine sahip olduğunu gösterdiğini belirtti.
Scholz, “Elbette böyle şeyler uzlaşma olmadan asla olmaz.” dedi.
İltica konusunun hızla Avrupa Parlamentosu’nda müzakere edilerek sonuçlandırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Scholz, AB ülkelerinin herkes için bağlayıcı olacak bir iltica politikasını uygulayacaklarına inandığını belirtti.
Scholz, AB ve Almanya’nın göçe ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, düzensiz göçün sınırlandırılması ve aynı zamanda düzenli göç için tekliflerin sunulması gerektiğini kaydetti.