Moldova’yı ziyaret eden Scholz, Moldova Cumhurbaşkanı Maya Sandu ile başkent Kişinev’de bir araya geldi.
Sandu ile Scholz, görüşmelerinin ardından basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Scholz, Moldova’yı Avrupa Birliği’ne (AB) üye olma yolunda desteklediklerini belirterek, “AB’nin genişlemesine olumlu bakıyoruz. Bazı ülkelerin, AB’ye üyelik sürecinin tamamlanması gerektiğini düşünüyorum.” dedi.
Scholz, Ukrayna ordusunun 6 Ağustos’ta Rus toprağı Kursk bölgesine saldırmasının ardından oluşan durumu yakından takip ettiklerini dile getirerek, “Ukrayna, Kursk bölgesine yönelik askeri operasyonu bildirmeden, gizlice hazırladı.” ifadesini kullandı.
Almanya’nın 2025 federal bütçe taslağında, Ukrayna’ya askeri destek için 4 milyar avro ayrıldığına dikkati çeken Scholz, Ukrayna’yı desteklemeye devam edeceklerini vurgulayarak, “Ancak dünyanın en büyük gücü ABD daha fazlasını yapabilir.” diye konuştu.
“Moldova, Avrupa ailesinin bir parçası olmak istiyor”
Moldova Cumhurbaşkanı Sandu da bir Almanya başbakanının 12 yıl aradan sonra ilk kez Moldova’yı ziyaret ettiğini ve bu ziyaretin iki ülke arasındaki işbirliğini güçlendireceğini belirtti.
Almanya ile güvenlik alanındaki işbirliğini güçlendirdiklerini söyleyen Sandu, “Almanya’nın desteği ile ulusal güvenliğimize yönelik tehditlerin karşısında güçleniyoruz. Almanya’nın Avrupa’daki barışa önemli katkısı oldu.” dedi.
Sandu, Almanya’nın Fransa ve Romanya ile Moldova Destek Platformunu kurduğunu ve Moldova’ya enerji alanında 40 milyon avro sağladığını dile getirdi.
Moldova’nın Mart 2022’de AB üyeliği için başvuruda bulunduğunu, bu yıl AB ile üyelik müzakerelerinin başladığını anımsatan Sandu, “Bu süreçte Almanya dahil Avrupa’daki ortaklarımızın desteği ile sağlam adımlar atıyoruz. Moldova’ya bu konuda sağladığı desteğinden dolayı Almanya’ya teşekkür ederim.” diye konuştu.
Moldova’da ekimde cumhurbaşkanlığı seçimi ile AB’ye üyelik konusunda referandum yapılacağına dikkati çeken Sandu, ülke vatandaşlarına referanduma katılma çağrısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Sandu, “Moldova, Avrupa ailesinin bir parçası olmak istiyor ve AB’ye katılım süreci demokratik geleceğimiz için hayati önem taşıyor.” ifadelerini kullandı.