Almanya’da Reichsbürger (Reich Vatandaşları) hareketine parlamentoya silahlı saldırı düzenleyip siyasi liderleri ortadan kaldırmak suretiyle darbe komplosu suçlamasıyla operasyon düzenlenmesinin ardından, grubun ‘düşman listesi’ hazırladığı iddia edildi.
Alman basınındaki haberlere göre 18 kişilik düşman listesinde ülkenin önde gelen medya mensupları ve siyasetçileri yer alıyor.
Listede Yeşiller’den Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, koalsiyon hükümetinin ağır topu Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) Eşbakanı Saskia Esken, SPD Genel Sekreteri Kevin Kühnert, anamuhalefetteki Hıristiyan Demokrat Parti’nin (CDU) görevdeki lideri Friedrich Merz ve eski lideri Armin Laschet’in bulunduğu basına sızdı.
Taz gazetesi, listede kamu yayıncısı TV kanallarından üç tanınmış sunucunun da yer aldığını yazdı.
Haberlere göre liste, çarşamba günü düzenlenen operasyondan önce Reichsbürger hareketiyle ilgili soruşturmayı yürütenlerin eline geçmişti.
Taz’a konuşan SPD lideri Esken, “Şiddete başvurmaya hazır Reichsbürger’den kaynaklanan tehlikeyi hafife almamalıyız. Bu insanlar sadece komplo teorileriyle ilgili fanteziler üretmediler. Uygulamaya istekli oldukları somut planları vardı” dedi.
Federal Başsavcılık soruşturmasına göre ‘terörle’ suçlanan zanlıların üç sacayağı var: Prens 13. Heinrich (Heinrich XIII Prinz Reuss zu Köstritz), eski asker Rüdiger von P.’nin liderliğinde Almanya Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı özel kuvvet birimi KSK’nın bazı eski ve görevdeki mensupları ve 2017-21 arasında federal mecliste Almanya için Alternatif (AfD) milletvekili olarak bulunduktan sonra yargıçlığa geri dönen Birgit Malsack-Winkemann.
Soruşturmaya göre ‘terör zanlılarından’ bazıları, küçük bir silahlı grupla birlikte meclise girip orada bulunan hükümet üyelerini ve milletvekillerini esir almayı planlıyordu.
Ancak Alman basınının aktardığı federal meclis polisinin kendi iç değerlendirmesine göre güvenlik makamlarının işbirliği sayesinde potansiyel tehlikeler ‘her zaman idare edilebilir’ düzeydeydi. Federal kriminal polis teşkilatı BKA’nın tehlike değerlendirmesine göre de ‘bugüne dek meclise tehdidin somut terimlerle ifade edildiğine dair herhangi bir belirti olmadı’.