Türkiye genelinde akrep örneklerini toplayıp türlerini teşhis eden, yayılış alanlarını belirleyen Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Alaşehir Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersen Aydın Yağmur öncülüğündeki bir grup akademisyen, çoğunlukla Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yayılan “Androctonus crassicauda” adlı “kara akrep” üzerinde araştırma yaptı.
Çalışmalar sonucu bu türün İran kökenli türden ayrıldığını ve Türkiye’ye özgü bir tür olduğunu ispat eden Prof. Dr. Yağmur, bu akrep türüne “Androctonus turkiyensis” adını verdi.
Çalışmasını ABD’de akreplerle ilgili yayın yapan “Euscorpius” adlı bilimsel dergide yayımlayan Yağmur, yeni türü bilim dünyasına kazandırdı.
Prof. Dr. Yağmur, AA muhabirine, 18 yıldır akrepler üzerinde araştırma yaptığını belirtti.
Türkiye’deki akrep faunasını belirlemeye çalıştığını dile getiren Yağmur, şöyle konuştu:
“Tespit ettiğimiz bu tür, aslında 100 yıldır Türkiye’de biliniyor. Özellikle Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Diyarbakır, Mardin, Şırnak ve Batman illerinde görülüyor. Yöre halkı tarafından sık sık karşılaşılan ve iyi bilinen bir tür. Köy içlerinde, hayvan ağıllarında yaşıyor ve sık sık sokma vakaları yaşanıyor. Halk arasında kara akrep olarak biliniyor. Yürüttüğümüz bilimsel çalışmalarda vücut morfolojisindeki farklardan dolayı İran’daki türden farklı olduğunu tespit ettik. Vücudunun genel özelliklerinde, karinalarında, granüllerinde ciddi farklılıklar olduğunu, Türkiye’deki türün özgün bir tür olduğu ortaya çıktı. Türkiyeli anlamına gelen ‘Androctonus turkiyensis’ ismini verdik.”
Söz konusu akrebin 1942’den beri panzehir üretiminde kullanıldığını aktaran Yağmur, şimdi panzehirle ilgili yönetmeliklerde yeni adıyla kullanılması gerektiğine işaret etti.
Androctonus turkiyensis’in tehlikeli bir tür olduğuna işaret eden Yağmur, “Çok sık sokma vakaları yaşanıyor, rahatlıkla öldürebiliyor. Dolayısıyla bu türün Şanlıurfa popülasyonu panzehir için kullanılıyordu. Bu türlerin zehirleri, çeşitli kanser çalışmalarında, sinir sistemi kökenli hastalıkların tedavisinde kullanılacak özelliklere sahip. Ayrıca çeşitli ilaç araştırmalarında rahatlıkla kullanılabilir, kozmetik sektöründe de bu akrebin zehrinin kullanılabileceğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.