Çini ustası 49 yaşındaki Hacer Özkaya, karın ağrısı şikayetiyle geçen yıl gittiği hastanede kolon kanseri olduğunu öğrendi. Annesi Türkmen Özkaya’yı 64 yaşındayken 2017’de kolon kanserinden kaybeden Özkaya, hastalığı öğrendiği ilk günden itibaren moralini yüksek tutmaya çalıştı.
Akrabaları ve çevresi tarafından hiç yalnız bırakılmayan, sosyal etkinliklere katılması sağlanan Özkaya, bir yıl süren tedavinin ardından kanseri yenmenin mutluluğunu yaşıyor.
Özkaya, AA muhabirine, kanser teşhisi konulduğunda hastalığın belirtisini fazla yaşamadığı için çok şaşırdığını söyledi.
Hastalığının 4. evrede ve çok ilerlemiş olduğunu öğrenince hayatındaki en büyük sabır sürecinin başladığını aktaran Özkaya, annesini kaybettiği hastalığa karşı kararlı mücadeleyi hiç bırakmadığını dile getirdi.
Hem annesi hem de kendisi için mücadele etti
Özkaya, kendisini hızlı bir tedavi sürecinin içinde bulduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Hastalığı kabullendim. Hem annem hem de kendim için mücadele ettim. Kemoterapi sürecinde çok zorlandım. Kıpırdayamadığım, nefes alamadığım, sesimin çıkmadığı dönemler oldu. Yemek yiyemiyor, tat ve koku alamıyordum. Her yerim uyuşuyordu. Su dolu bardağı bile kaldırmaya gücüm yetmiyordu. Benim için zorlu geçen süreçte sevdiklerim hep yanımdaydı. Tedavi sürecinde sağ olsun kardeşlerim benimle ilgilendi. Çevremdekilerin hepsi iyilik yapabilmek için adeta seferber oldu. Herkes en az benim kadar kanseri yeneceğime inandı. Hayata onlar sayesinde hep pozitif baktım. Moralimi yüksek tuttum, kemoterapi aldım, ameliyatlar geçirdim. Hiçbir şeyi aksatmadım. Tedavim Allah’a şükür planlandığı gibi gitti. Kazanan ben oldum, hastalıktan kurtuldum.”
Kanserde erken teşhisin önemine vurgu yapan Özkaya, herkesin kanser taramalarını zamanında yaptırması gerektiğini kaydetti.
Özkaya, kanserdeki en büyük ilacın sevgi ve moral olduğunu, hiçbir zaman umutsuzluğa yer verilmemesi gerektiğini söyledi.