Bölgesinin lider gücü ve Afrika kıtasının en büyük ekonomilerinden biri olan Güney Afrika’nın, Türk yatırımcılar için önemli fırsatlar taşıdığını dile getiren Ranamane, iki ülke arasında gelişen ikili ilişkilerin gidişatını AA muhabirine değerlendirdi.
Ranamane, Türkiye’nin Güney Afrika açısından önemine değinerek, “Güney Afrika ve Türkiye samimi ikili ilişkilere sahip ve bu ilişkiler akdedilmiş anlaşmalarla desteklenen karşılıklı iş birliğine dayanıyor.” dedi.
Kendi bölgelerindeki siyasi ve ekonomik etkileri bakımından iki ülke arasında büyük benzerlikler olduğunu kaydeden Ranamane, bu benzerliklerin gelecekte Türkiye-Güney Afrika ilişkilerini çok daha ileri boyuta taşıyacağını dile getirdi.
Ranamane, G-20 zirvesi ve Dünya Ekonomi Forumu gibi uluslararası toplantılarda karşılıklı ekonomik iş birliğini geliştirme konularının bakanlıklar düzeyinde tartışıldığına işaret ederek, “Ülkelerimiz arasındaki tahmini 1,3 milyar dolarlık mevcut ticaret hacminin yükselmesi gerektiği bir sır değil.” ifadesini kullandı.
Türk yatırımcısını Güney Afrika’da bekleyen fırsatlar
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yakın zamanda iş ortamını iyileştirme taahhüdünde bulunduğunu ve yabancı yatırımcılara teşvikler sağladığını hatırlatan Ranamane, ülkede yerli ve yabancı yatırımların yasalarla korunduğunu ve desteklendiğini belirtti.
Ranamane, Güney Afrika’nın Türk yatırımcısına sunduğu avantajlara değinerek, “Ülkemizde üretilen Türk ürünlerini de teşvik ediyoruz. Güney Afrika’da üretim süreci kolay ve uygun maliyetli. Lojistik açıdan oldukça güçlüyüz. Ayrıca, Afrika’nın güney kısmına açılan kapısı konumunda olduğumuzdan Esvatini, Lesotho, Botsvana gibi diğer bölge ülkelerine ihracat yapmak oldukça kolay.” ifadelerini kullandı.
Türk enerji sektörünün çok ileri düzeyde olduğunu ve özellikle Türk enerji sektörü mühendisleri için Güney Afrika’da çok sayıda fırsat olduğunun altını çizen Ranamane, “Türk tekstil ve endüstriyel tarım sektörünün gücü, Türk iş insanlarına Güney Afrika ekonomisinin ana akımına katılmaları için önemli fırsatlar sunuyor.” diye konuştu.
Ranamane, Türk ve Güney Afrikalı iş topluluklarının birbirlerini daha yakından tanıması ve karşılıklı anlaşmalar imzalama fırsatı bulması bakımından Türkiye Afrika Ekonomi ve İş Forumu gibi platformların son derece önemli olduğunu kaydetti.
“Filistin özgür olmadıkça, Güney Afrika’nın özgürlüğü tamamlanmamıştır”
Güney Afrika Cumhuriyeti’nin dış politikasının merkezinde Afrika’nın yer aldığını belirten Ranamane, “Güney Afrika kıtanın ayrılmaz bir parçası olarak, gelişmekte olan, birleşmiş ve çatışmasız bir Afrika tasavvur ediyor.” dedi.
Ranamane, “Silahları Susturmak: Afrika’nın Kalkınması için Uygun Koşullar Yaratmak” teması altında 2020’de Afrika Birliği (AfB) dönem başkanlığına seçilen Güney Afrika’nın, barışın korunmasından, çatışmaların sonlandırılmasına ve çatışma sonrası yeniden yapılanmaya kadar Afrika kıtasında çeşitli aktif roller oynadığını ifade etti.
Güney Afrika’nın, kıtanın ekonomik kalkınmasında da önemli rol üstlendiğini dile getiren Ranamane, ülkesinin 2,5 trilyon dolar ekonomik hacme sahip ve 1,2 milyar insana hizmet veren Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi’nin (AfCFTA) hayata geçilmesine aracılık ettiğini belirtti.
Ranamane, Güney Afrika’nın dış politikada Türkiye ile birçok ortak noktası olduğunu vurgulayarak, ülkesinin efsanevi lideri Nelson Mandela’nın “Filistin özgür olmadıkça, Güney Afrika’nın özgürlüğü tamamlanmamıştır” sözlerini hatırlattı.
Güney Afrika’ya 30 güne kadar vizesiz seyahat
Hatırı sayılır sayıda Türk vatandaşının Güney Afrika’da ikamet ettiği belirten Ranamane, “Çok ırklı bir toplum olarak, ülkede yaşayan yabancıların da yavaş yavaş Güney Afrika toplumlarının ayrılmaz bir parçası haline geldiğini gözlemliyoruz.” dedi.
Ranamane, Güney Afrikalıların da Türkiye’ye özel ilgi gösterdiğini dile getirerek, “Kültürlerimizin bütünleşmesini artırdığımızda, birçok Güney Afrikalının Antalya’dan Bodrum’dan ayrılmayı reddettiğini deneyimleyeceğiz.” diye konuştu.
Eşsiz doğası ve kumsallarıyla Güney Afrika’nın da dünyanın en önemli turizm merkezlerinden biri olduğunu kaydeden Ranamane, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını öncesi her yıl binlerce Türk turistin ülkeyi ziyaret ettiğini belirtti.
Vize departmanının, Büyükelçiliğin en yoğun departmanı olmasının iki ülke arasındaki hareketliliğin bir göstergesi olduğuna işaret eden Ranamane, “Ancak Türk vatandaşlarının turizm amaçlı Güney Afrika’yı ziyaret etmek için 30 güne kadar vizeye ihtiyaçları olmadığını bir kez daha hatırlatmak isterim.” ifadesini kullandı.