Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Türksat 5B’nin, 160 günlük manevra süresinin ardından yörüngede teslim alınacağını söyledi.
- Türksat 5B’nin uzay yolculuğu başladı
Türksat 5B uydusunun Türksat 3A ve Türksat 4A’nın yanına gideceğini ve ardından Türkiye’de birçok yere internet hizmeti verecek kapasiteye ulaşacakları bilgisini veren Koç, burada önemli noktanın uydunun üretilebilmesi olduğuna işaret etti.
Koç, Türksat 6A’nın ise ilk defa yerli ve milli olarak üretileceğini ve 2023 yılında uzaya fırlatılarak, diğer uyduların yanında hizmete başlayacağını kaydetti.
Bu tür çalışmaları yapabilmek için öncelikle insan kaynağına ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Koç, şöyle devam etti:
“Biz her sene model uydu yarışması yapıyoruz. Onların uydularını uzaya fırlatmıyoruz ama bu arkadaşlar uydu yapma konusundaki becerilerini artırıyor ve bizim Türksat ekibimiz tarafından eğitiliyorlar. Amacımız bu arkadaşların ileride Türksat 7A olur, Türksat 8A olur, yerli ve milli uydularımızı yapmaları. Bunun dışında biz her uydumuzu yaptığımızda genç mühendislerimizi alıp üretim merkezlerine götürüyoruz. Bizim uydumuzu AIRBUS D&S yaptı. Bundan dolayı hem İngiltere’ye hem Fransa’ya genç mühendislerimizi 1 yıllığına eğitime gönderdik. Bizim uydularımız yapılırken bu arkadaşlar adım adım uydu yapım prosedürlerini takip etti.”
Koç, özellikle üniversitelerle ciddi çalışmalar yürüttüklerini belirterek, Türkiye Uzay Ajansı ile çalışmalara başladıklarını söyledi.
Türkiye’nin hedefleri arasında “aya sert iniş” ve Uluslararası Uzay İstasyonu’na insan gönderme projesi bulunduğunu vurgulayan Koç, bu tür projeleri destekleyecek altyapıyı çalışmak için üniversitelerle sürekli projeler geliştirdiklerini anlattı.
Dijital Dönüşüm Ofisine, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bu konuda ilgili gençlerin başvurabileceğini aktaran Koç, çeşitli yarışmalarda başarılı olan gençleri, uluslararası platformlarda desteklediklerini kaydetti.
– “ASELSAN’ın bir ürünü tarihçe kazanacak”
ASELSAN’ın bir cihazını Türksat 5B’nin içine koyduklarını ifade eden Koç, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye’nin yerli bir ürünü ilk defa uzayda zaman kazanmaya başlayacak. ASELSAN tarafından yapılan bir alıcı verici sistemi uzayda kullanılmaya başlanacak. Bizim şu ana kadar gönderdiğimiz uyduların çoğu alçak yörünge uydularıydı ama yüksek yörünge yani 36 bin kilometre uzaklıkta ilk defa yerli bir ürün test edildi, bütün kriterleri geçti ve şu anda Türksat 5B’nin üzerinde. İnşallah sağ salim uzaya gidecek ve 30 yıl boyunca ülkemize hizmet edecek. Hiç kimse uzayda zaman geçirmemiş bir ürünü satın almaz. Buna tarihçe denir. ASELSAN’ın ürünü artık tarihçe kazanacak. Bundan sonra yapılacak diğer ülkelerin uydularında ASELSAN’ın bu ürünü kullanılabilir olacak. Biz burada bir risk aldık yerli ve milli üretimi desteklemek adına. Şu anda hiçbir uyduda bu ürünler kullanılmamıştı. Biz Türksat olarak bu riskin karşılığında tarihçe kazanacağız ve ASELSAN da bu ürünü dünyanın çeşitli ülkelerine satabilir hale gelecek. Bunun da ekonomiye çok büyük katkısı olacak.”
Uydu teknolojileri ile iklim değişikliği sorununu çözecek fikirler yarışacak
Türksat Ar-Ge ve Tasarım Direktörü Tayfun Dar ise Türkiye’nin imzaladığı Paris İklim Anlaşması çerçevesinde karbon sıfır olma anlamında çeşitli çalışmalar yapacaklarını söyledi.
Uydu Teknolojileri Haftası kapsamında Ideathon Yarışması düzenlediklerini belirten Dar, “Öğrenci arkadaşlarımızın uydu teknolojileri ile iklim değişikliği sorununu çözecek fikirleri yarışacak. 3-3,5 saatlik süre sonunda arkadaşlar fikirlerini bize iletmiş olacak. Değerlendirme sonucunda ilk 3’e girenlere maddi ödüller verilecek.” ifadelerini kullandı.
Türksat Uydu Programları Direktörlüğü Uydu Hizmetleri Platformu Alt Sistem Personeli Koray Bayraktar da mezun olduktan sonra Türksat’a katıldığını ve Türksat 5A ve 5B teknoloji transferi kapsamında Fransa’da çeşitli eğitimlerden geçerek, uydunun üretiminden test sürecine kadar her aşamasında bizzat bulunduğunu anlattı.
Toplamda 2 yıl kadar süren eğitim sürecine 12 kişilik ekip halinde katıldıklarını dile getiren Bayraktar, “Ülkemize geri dönerek, ihtiyaçlar doğrultusunda burada elde ettiğimiz bilgi birikimleri doğrudan yansıtmak suretiyle elimizden gelen her şeyi yapıyoruz.” dedi.
“Ülkemizi geliştirmeye devam etmek istiyoruz”
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Fizik Mühendisliği 4. sınıf öğrencisi Rabia Tüylek de model uydu yapma fikrinin kendilerinde bir heyecan yarattığını ve içlerindeki havacılık tutkusundan dolayı uzay konusuna merak saldıklarını söyledi.
Tüylek, 2020’de model uydu yarışmasına katıldıklarını ve üst üste 2 yıl Türkiye ikincisi olduklarını vurgulayarak, “Uzay teknolojilerinin önü açık ve çok fazla gelişmeye açık bir alan. Bizi araştırmaya itiyor ve daha çok öğrenmemizi sağlıyor. Bu anlamda uydular üretip ülkemizi geliştirmeye devam etmek ve milli güvenlik anlamında bağımsızlaştırmaya çalışmak en önemli hedeflerimizden birisi.” diye konuştu.