Filistinliler ateşkes ilanı sonrası hızla evlerinin olduğu bölgelere geri dönerek Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki bazı mahallelerde çadırlar kurdu ve ateşkesten sonraki ilk geceyi kampın merkezinde geçirdi.
Geri dönenlerden bazılarının AA’ya verdiği demeçlere göre, Filistinlilerin hızla yerinden edildikleri bölgelere dönmesi, Filistin’in sembolü olarak kabul edilen, geri dönüş hakkı ve mülteci meselesine gönderme yapan kampta yaşama ısrarını ve bağlılığı yansıtıyor.
İsrail ordusu, 5 Ekim 2024’te Gazze Şeridi’nin kuzeyinde başlattığı yoğun kara saldırılarıyla 3 ayı aşkın süre boyunca kamptaki tüm evleri moloz yığınına çevirerek tüm altyapıyı yok etti.
Filistinliler kalmakta ısrar ediyor
Cibaliya Mülteci Kampı’nın kuzeydoğusundaki Tel el-Zater Mahallesi’nden Filistinli Eyyüb et-Teli, İsrail’in ailesinin 4 katlı evini yıkıp moloz haline getirdiğini kaydetti.
Teli, “Evi ve nasıl yıkıldığını görünce büyük bir şok yaşadım. Görünüşe göre ordu havaya uçurmadan önce evi yakmış, bu da demek oluyor ki buradan hiçbir eşyamızı kurtaramayacağız.” diye konuştu.
Yıkılan evlerinin bulunduğu bölgeye ulaştıktan saatler sonra çocuklarına evin etrafındaki molozları temizlemeye başlamalarını ve üzerine çadır kuracak bir yer bulmalarını istediğini kaydeden Teli, bunu başardıklarını ve geceyi en büyük oğlu Baha ile orada uyuyarak geçirdiklerini anlattı.
Teli, “Cibaliya Mülteci Kampı’ndaki insanların, İsrail ordusuna karşı gösterdikleri direniş ve topraklarını terketmeyip bulundukları yerde kalma kosunda gösterdikleri ısrarla ön plana çıktığını” söyledi.
“Musibet büyük, yara çok büyük olduğu doğru ama biz asla umutsuzluğa kapılmıyor, ilk günden itibaren hayatta kalma ve yeniden yapılanma konusunda ısrar ediyoruz.” şeklinde konuşan Teli, çadır kuran tek kişinin kendisi olmadığını, çok sayıda Filistinlinin yıkılan evlerinin enkazı üzerine çadırlar kurduğunu anlattı.
Filistinliler temel hayat gereksinimlerinden yoksun
Eşi ve çocuklarıyla yaşamak için kamptaki yıkılan evinin enkazının üzerine bir çadır kuran Tamir Hanune, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Biz kampta yaşamak için yaratıldık. 1948’de Filistin’de yerimizden edildiğimiz evlerimize dönene kadar, ne kadar cazip olursa olsun, başka hiçbir yerde yaşamayı kabul etmiyoruz.” ifadesini kullandı.
Gazze kentinde kalabilecekleri başka bir yer olduğunu ancak doğup büyüdüğü ve evlendiği Cibaliya Mülteci Kampı’ndaki çadırı tercih ettiklerini söyleyen Hanune, “Kampa olan bağlılığımız derin ve büyük. Burada yaşamaktan ancak ölüm bizi vazgeçirebilir.” dedi.
Kamptaki insani durumun iyi olmadığına işaret eden Hanune, “Burada hiçbir şey yok, hiçbir temel yaşam kaynağı yok. Ama Filistinliler inatçıdır ve her koşulda yaşamaya kararlıdır.” şeklinde konuştu.
Hanune, “Kamptaki yıkımın boyutu gerçekten çok büyük ve insan aklının alabileceği gibi değil. Bu kadar büyük bir yıkımın hiçbir gerekçesi yok; ancak İsrail ordusu da buradaki direnişçilerden ağır darbeler aldı.” diye konuştu.
Kampta yaşamın yeniden hareketleneceğini kaydeden Hanune, “Eminim ki tüm halk, yıkılan evlerinin enkazında bile olsa, çadırlarla burada yaşamaya geri dönecek.” dedi.