Köksal Kuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye’de yaşanan depremlerden büyük üzüntü duyduklarını ifade ederek, deprem haberini aldıkları ilk günden itibaren bölgedeki insanlara yardım etmek için çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Genel merkezi Köln’de bulunan UID olarak Almanya’daki bölge ve şubelerinin yanı sıra diğer ülkelerde de çalışmalar yürüttüklerini aktaran Kuş, şunları anlattı:
“İhtiyaçlar neyse o yönde, örneğin battaniye, jeneratör, hatta seyyar tuvaletler üzerinde yoğunlaştık, kışlık giysi ihtiyacı olduğunda bunun üzerine yoğunlaştık. Bölgelerimizde, şubelerimizde bu eşyalar belirli yerlerde toplanarak durumlarına göre ayrıştırılıp paketlenip tırlarla minibüslerle uçaklarla en son da iki trenle ki bu trenlerden biri 18 vagonda bulunan 400 ton yükle ülkemize gitmiş bulunuyor. Ayni yardımları bu şekilde gerçekleştirdik, ayni yardımlar şu an isteğe göre çadır, konteyner olarak devam ediyor.”
Ayni yardımların yanı sıra maddi yardımda bulunulması için de çalıştıklarını anlatan Kuş, “Biz burada teşkilat olarak kendimiz para toplamıyoruz, burada öyle bir kuruluşumuz da yok. Çevremizin ve üyelerimizin yardımlarını direkt birlikte çalıştığımız Kızılaya ve AFAD’a yönlendirdik. Bu miktar şu an için kesin olarak belli değil, sosyal medyada çıkan rakamlar kesinlikle doğru değil, bunu belirtmem gerekiyor. Kesin rakam olmamakla birlikte 10 milyon avronun üzerinde bir rakamın bu hesaplara yatırıldığını biliyoruz.” şeklinde konuştu.
“Bundan sonra nakdi yardımlar üzerinde yoğunlaşacağız”
Deprem bölgesinde aile ve akrabalarını kaybeden arkadaşlarının bizzat bölgeye giderek çalışmalara katıldıklarını belirten Kuş, şunları kaydetti:
“Orada UID adına küçük bir konteyner köyü oluşturdular, hem de yemek dağıtıyorlar. Sahada ayrıca iki yemek dağıtılan yerimiz mevcut. Bu arkadaşlarımız orada çalışmalarını sürdürüyor. Bölgeye ben de gittim. Gölcük depremini görmüş ve birçok yakınını kaybetmiş biriyim. Bu deprem, o depremin kat kat üzerinde ve büyük bir yıkımla karşı karşıyayız. Dolayısıyla uzun vadeli bir çalışma olacağının bilincindeyiz. İnsanlarımızın deprem husundaki düşüncelerini canlı tutacağız. Bundan sonra nakdi yardımlar üzerinde yoğunlaşacağız ve oradaki insanlarla dayanışma içinde olacağız.”
Bağışta bulunan Avrupalı Türklere teşekkür eden Kuş, sözlerini şöyle tamamladı:
“Özellikle üçüncü nesilden gençlerimizi bu sahada gördüğümüz zaman çok duygulandım. Üçüncü nesil, babası dahi Almanya’da doğmuş bu gençlerimizin Türkiye’de olan böyle bir felakette gösterdikleri hassasiyet inanın takdire şayandır. 1961’de o zamanki ‘kara tren’ tabiriyle Almanya’ya, Avrupa’ya gelen insanlarımızın torunları bugün ülkelerine tren gönderip o trenin içerisine gönüllerini, akıllarını, duygularını koyarak Türkiye’ye yolladılar ve milletimizin her daim yanında olduklarını da bu vesileyle belirtmiş oldular.”