Avusturya Başbakanı Sebastian Kurz iktidarınca kurulan Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezinin, Prof. Dr. Ednan Aslan ve ekibine yaptırdığı dijital “İslam-Landkarte (İslam Haritası)” uygulaması şu an için çalışmıyor.
- Avusturya’da Müslümanlara ait kuruluşlara yönelik ‘fişlemeyi andıran çalışma’ tepki çekti
- Avrupa Konseyi, Müslümanlara yönelik ‘fişlemeyi andıran çalışma’ nedeniyle Avusturya’yı uyardı
- Müslümanların ‘dijital harita’yla fişlendiği Avusturya’da camilere ırkçı levhalar asıldı
Uygulamanın bulunduğu www.islam-landkarte.at internet sitesinde açıklama yapan Aslan, çalışmanın siyasi tartışmalara yol açmasından ve bazı aşırı sağcı gruplar tarafından kötüye kullanılmasından duyduğu üzüntüyü ifade etti.
Prof. Aslan, amacının ülkedeki farklı İslami oluşumları her yönüyle ele alan bir çalışma ortaya koymak olduğunu savundu.
Aslan, söz konusu dijital haritanın kullanımdan kaldırılıp kaldırılmadığına ya da farklı bir şekilde çalışacağına ilişkin bir açıklama yapmadı.
Öte yandan resmi tatil nedeniyle devlet kurumlarının kapalı olduğu Avusturya’da, henüz hükümetten de çevrim dışı yapılan uygulamanın kullanımına son verilip verilmediğine yönelik bir açıklama yapılmadı.
Avusturya’da Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezinin hayata geçirdiği İslam Haritası adı verilen dijital haritanın 27 Mayıs’ta kullanılmaya başlanmasının ardından, çok sayıda camiye aşırı sağcı gruplar tarafından İslam karşıtı ifadelerin bulunduğu levhalar asılmıştı.
Fişleme yapılıyor iddiası
İktidardaki merkez sağ Avusturya Halk Partisi (ÖVP) ve Yeşiller Partisi, koalisyon hükümetinin öncülüğünde kurulan Siyasal İslam Dokümantasyon Merkezi, Müslümanlara ait 600 cami ve eğitim merkezi gibi çeşitli kuruluşların hangi çatı derneğine bağlı olduğu, dünya görüşleri, yöneticileri ve adresleri gibi detaylı bilgilerin yer aldığı “İslam-Landkarte” adı verilen bir dijital haritayı kamuoyuyla paylaşmıştı.
Viyana Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ednan Aslan’ın öncülük ettiği ekibe hazırlatılan çalışmaya tepki gösteren çeşitli kesimler, dijital haritanın Müslümanları potansiyel suçlu gösterdiğini, bir tür fişlemeyi andırdığını ve yolsuzluk soruşturmalarından bunalan hükümetin bir kez daha çıkış yolu olarak Müslümanlar üzerinden toplumu manipüle etmeye çalıştığını belirtmişti.