Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Varol, AA muhabirine, son günlerde vaka sayılarında artış yaşandığını, bu durumun tüm sağlıkçıları endişelendirdiğini söyledi.
Salgının başlamasının üzerinden bir yıl geçmesine rağmen açıklanan sayıların oldukça yüksek olduğuna işaret eden Varol, bu sayıların azaltılmasında herkese büyük sorumluluklar düştüğünü ifade etti.
Varol, toplumun tüm kesimlerinin salgın tedbirlerine daha sıkı uyması ve bu konuda gevşememesi gerektiğini kaydetti.
Sokakta herkesin maske takmasına rağmen vaka sayılarının artmasının birkaç nedeni olabileceğine işaret eden Varol, “Bazı vatandaşlarımız aşı oldu diye gevşedi. Aşı olmak gevşemeye mahal vermemeli. Çünkü aşının yüzde yüz koruyucu olmadığı söylendi. Aşı olduğumuz halde hasta olabilir, başkalarına bulaştırabiliriz.” dedi.
“Ben virüsü geçireyim, kurtulayım, atlatırım.” diye düşünmenin yanlış olduğunu vurgulayan Varol, “Salgın kronik hastalığı olanlar ile yaşlılarda daha ağır seyrediyor ama öyle olmadığı durumlar da var. Kimsenin kendine bu konuda çok fazla güvenmemesi lazım.” ifadesini kullandı.
“Mutasyon her zaman virüsün gücünü kaybetmesine yol açmıyor”
Varol, koronavirüsün mutasyon geçirme özelliğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Biz ne kadar çok birbirimizle temas edersek, hasta olmasak veya hafif belirtilerle atlatsak dahi bir kişiden diğer kişiye geçerken virüsün mutasyona uğrama olasılığı artıyor. Biz birilerine bulaştırıp virüsü artırınca virüsün mutasyon geçirmesinden sorumlu oluyoruz. Bu mutasyon her zaman virüsün gücünü kaybetmesine yol açmıyor. Virüsün güçlenmesine, daha çok bulaşıcı olmasına, aşıya karşı direnç kazanmasına da yol açabiliyor. O yüzden teması ne kadar azaltırsak virüsün mutasyon geçirme olasılığı o kadar azalır. Virüs mutasyon geçirmezse bugüne kadar yaptığımız mücadeleler ve aşı çalışmaları faydalı olur.”
Varol, sık görülen tipteki mutasyonda bulaştırıcılığın daha fazla olduğunu ve vücutta daha fazla kaldığını dile getirerek, “Siz hastalığı geçiriyorsunuz, bulaştırıyorsunuz ama kendinizi hasta hissetmiyorsunuz. Böyle olunca yakınımızı, arkadaşımızı sağlıklı görüyoruz, onunla görüşmekte sakınca görmüyoruz ama birbirimize hastalık bulaştırıyoruz. Yüz yüze görüşmeleri, evlerde görüşmeleri ne kadar çok kısarsak bu salgından o kadar erken kurtuluruz.” ifadelerini kullandı.