Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan’ın masrafları kendisine ait olmak üzere ya da Avrupa fonlarının yardımıyla 42 kilometrelik demiryolu hattını derhal döşemesi gerektiğini söyledi.
Aliyev açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Brüksel’de Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ile bu konuları görüşürken Rusya ile Kaliningrad arasındaki demiryolu hattı deneyimine atıfta bulunduğunu ancak Ermenistan’ın bunu reddettiğini vurguladı. Aliyev, “Bu çıkışı almamızı istemiyorlar, kapatılmasını istiyorlar. Bunu kabul etmediğimizi gördüklerinde şikayet etmeye başladılar” dedi.
Aliyev bunun ardından ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkilinin garip bir açıklama yaptığını ve bunun Nahçıvan’a giden koridor Ermenistan’dan geçmemesi halinde uygulanmasına izin vermeyeceklerini söylediğini aktardı.
Aliyev, “Bunun ne anlama geldiğini merak ediyoruz? Sonuçta biz bunu Ermenistan’a üç yıldır söylüyoruz. Eğer Ermenistan topraklarından geçmesini istiyorsanız, Ermeni dostlarınıza söyleyin. İran’la olan ilişkilerimize nasıl müdahale edersiniz?” dedi.
Ermenistan’ın 10 Kasım 2020 tarihli üçlü bildiriye aykırı davranarak, bölgedeki ulaştırma koridorlarının canlandırılmasına yönelik sorumluluktan kaçındığını söyleyen Aliyev, bu bildirinin 9. maddesinin Nahçivan Özerk Cumhuriyeti ile Azerbaycan’ın diğer bölgelerini birleştiren kara yolu ve demir yolu bağlantısının sağlanmasını öngördüğünü hatırlattı.
Ayrıca Ermenistan’ın bu tutumu karşısında Nahçivan’la bağlantı için İran ile uzlaşıya varıldığını aktaran Aliyev, “Sınırdaki Ağbent köyünde Araz Nehri üzerinde bir kara yolu köprüsü inşaatı sürüyor. Daha sonra demir yolu köprüsü de yapılacak. Bu durumda tek kaybeden Ermenistan’dır. Azerbaycan ise Türkiye ile yeni uluslararası ticaret bağlantısı oluşturmakta kararlı” şeklinde konuştu.
Aliyev açıklamasında Ermenistan’ın iyi bir komşu olması halinde egemenliğini koruyabileceğini belirterek sözlerini şu cümlelerle sürdürdü:
Azerbaycan’daki durumun istikrarlı olduğunu ve iç durumun dış faktörlere bağlı olmadığını vurgulayan Aliyev, her ne kadar cumhuriyet dışında yaşanan süreçler ciddi endişelere yol açsa da, bunlar her zaman göz önünde bulundurulmalıdır.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı’ndan ABD’ye davet
İlham Aliyev, Azerbaycan-Ermenistan diyaloğunun son yıllarda ABD, AB ve Rusya eksenli sürdürüldüğünü hatırlatarak “Şu an Bakü’de bulunan ABD’nin Avrupa ve Avrasya’dan Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı James O’Brien, ülkemize yönelik bazı suçlamalarda bulundu. ABD yönetimi de ilk kez Azerbaycan’ın üst düzey yetkililerinin ziyaretlerini engelleyeceğini duyurdu. Önceleri stratejik boyutta seyreden diyaloğumuz, şu anki ABD yönetimi yüzünden asgari düzeye indi. Bunun sebebini açıkçası bilmiyoruz” ifadelerini kullandı.
ABD’den yapılan “Azerbaycan’la ilişkiler eskisi gibi olmayacak” açıklamalarını anımsatan Cumhurbaşkanı Aliyev, “Peki o zaman ABD, Bakü ve Erivan’a yeni barış görüşmesi önerirse Azerbaycan Dışişleri Bakanı bu diyaloga nasıl katılacak? Ziyaret engellenecek mi? Demek ki Washington, Güney Kafkasya’da arabulucu vasfını kaybediyor. James O’Brien ile bugünkü görüşmemizde, ‘İlişkiler normale dönüyor’ ifadesi bekliyoruz. Aksi durumda, barış masasında aracı olarak sadece Brüksel ve Moskova kalacak” değerlendirmesinde bulundu.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı James O’Brien’ı kabul etti. Görüşmede ikili ilişkilerin çeşitli yönlerinin ele alınması ve bölgesel konularda görüş alışverişinde bulunulması açısından ziyaretin önemine dikkat çekildi.
Aliyev görüşme sırasında Azerbaycan ve ABD’nin zengin bir ilişki geçmişine sahip olduğunu ve iki ülkenin başta enerji sektörü olmak üzere çeşitli alanlarda işbirliğini derinleştirdiğini belirtti.
Devlet Başkanı, 44 gün süren Kurtuluş Savaşı’nın sona ermesinin ardından Ermenistan’ın yükümlülüklerini yerine getirmediğini, bunun sonucunda Azerbaycan’ın terörle mücadele operasyonu yürütmek ve egemenlik alanlarındaki ayrılıkçılığa son vermek zorunda kaldığını kaydetti.
Operasyonun tatbiki sırasında barışçıl nüfusa ve sivil altyapıya herhangi bir zarar verilmediğini vurgulayan Aliyev, Azerbaycan’ın egemenliğinin tam olarak yeniden tesis edilmesinin ardından bölgede kalıcı barışın tesis edilmesi için tarihi bir fırsat doğduğunu ve ABD’nin yeni gerçekleri göz önünde bulundurarak bu sürece katkıda bulunabileceğini söyledi.
James O’Brien’ın ise ABD ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin derin köklere sahip olduğunu ve iki ülkenin güvenilir ortaklar olduğunu vurguladığı belirtildi. Azerbaycan’ın enerji kaynaklarının dünya pazarlarına ulaştırılması sürecinde ABD’nin oynadığı role değinen Brien, ülkesinin bölgede barış gündemini ve Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin normalleşmesini desteklediğini söyledi. Dışişleri Bakan Yardımcısı, ABD’nin bu bağlamda Washington’da müzakereleri sürdürmeye hazır olduğunu kaydetti. ABD’nin Trans-Hazar ulaşım koridorunun geliştirilmesinin yanı sıra Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki iletişimin açılmasına ilişkin görüşmelerin devam etmesini desteklediğini vurguladı.
Taraflar ayrıca bölgesel meseleler ve iki tarafı ilgilendiren diğer konular hakkında görüş alışverişinde bulundular.
Aliyev: Azerbaycan, Ermenistan’ın intikamdan vazgeçtiğinden emin olmalı
Aliyev konuşmasında, “Azerbaycan’ın Ermenistan’da bir daha intikam girişiminde bulunulmayacağına dair kesin garantilere ihtiyacı var, çünkü bu ülkede neler olduğunu biliyoruz” cümlesine yer verdi.
İlham Aliyev ayrıca barış anlaşmasının ilkelerinin geliştirildiğini ve Ermenistan’a gönderildiğini, ancak şu anda yanıt olarak hala sessizlik olduğunu vurguladı. Aliyev açıklamasında, “Bilinen beş ilke açıklandı. Şimdi Ermenistan’ın bunları kabul etmeye yaklaştığı görülüyor. Bunu bir temel olarak değerlendirebilirler. Bunu birkaç yıl önce yapmış olsalardı elbette terörle mücadele operasyonu yapmak zorunda kalmazdık” dedi.
Aliyev, “Bizler, bir daha Ermenistan’la savaşın yaşanmamasını istiyoruz. Ermenistan rövanş peşinde olmayacağını teyit etmeli. Erivan tarihe geçen ‘Dağlık Karabağ’ mevzusunu unutmalı ve sınırlarını belirlenmesi sürecini başlatmalıdır” dedi.
AB ile ilişkiler
İlham Aliyev, Avrupa Birliği’nin ülkenin başlıca ticaret ortağı olduğunu ve Azerbaycan’ın dış ticaret cirosunun yaklaşık %50’sini oluşturduğunu söyleyerek Azerbaycan’ın AB ve Avrupa Komisyonu ile çok iyi ve yakın ilişkileri olduğunu belirtti.
Aliyev açıklamasında Avrupalı liderler arasında Josep Borrell ve Roberta Metsola gibi, Azerbaycan’a yönelik politika ve tutumlarını haksız ve Avrupa Birliği’nin çıkarlarına aykırı bulduğu popülistler olduğunu da belirterek açıklamasını şu cümlelerle sürdürdü:
AP’nin Azerbaycan karşıtı tutum sergilediğini belirten Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, şunları kaydetti:
Avrupa Parlamentosu’nda (AP) 10’dan fazla Azerbaycan karşıtı belgenin onaylandığını belirten Aliyev, “Aslında sayıları hiç önemli değil. Üzücü bir durum. Aslında AB’nin tüm üyeleri böyle bir tutum içinde değiller” ifadelerini kullandı.
İlham Aliyev, Fransa ve Hindistan’ın Ermenistan’a silah satarak, ateşe körükle gittiklerini belirterek “Ermenistan söz konusu silahlarla Karabağ’ı tekrar işgal edebileceğini düşünebilir. Ben, şu an silahların kalitesinden konuşmuyorum bile. Ancak Ermeni ordusu en modern silahlarla donatılsa bile savaşı kazananın insanlar ve onların ruhu olduğunu unutmamalılar. Ermenistan 2. Karabağ Savaşı döneminde 12 bin asker kaçağının olduğunu duyurmuştu. Yani onlar Azerbaycan karşısında duramazlar” değerlendirmesini yaptı.
Azerbaycan aynı zamanda dış politika konseptinde Avrupa Birliği’ne üye olma hedefini gütmüyor diyen Aliyev, bunun pragmatik bir yaklaşım olduğunu çünkü asla kabul görmeyeceğini söyledi.
Aliyev açıklamasında, “Biz gerçek dünyada yaşıyoruz, sanal dünyada değil. Yani Azerbaycan orada kabul görmeyecekse neden o kapıyı çalıp efendiyi rahatsız edelim? Aynı zamanda neden kendimizi bir şekilde rezil edelim. Biz bunun peşinde değiliz, biz işbirliği ve ilişki kurmanın yolunu bulduk” sözlerini kaydetti.
Karabağ’ın yeniden canlanması
Azerbaycan lideri, Karabağ’ın restorasyonunun önündeki ana engelin oraya yerleştirilen mayınlar olduğunu, başka hiçbir engelin bulunmadığını belirtti.
Aliyev “Karabağ’ın restorasyonu yatırım programımızın ana parçası olacak. Karabağ bizim için en yüksek önceliğe sahip çünkü insanlar topraklarına dönebilecekleri anı bekliyorlar” dedi.
Aliyev, Azerbaycan’ın eski yerinden edilmiş kişilere iyi işler sağlayabileceğinden ve onlar için koşullar yaratabileceğinden emin olduğunu belirterek bu bölgelerde istihdamın çok önemli bir konu olduğunu vurguladı.
İkinci Karabağ Savaşı’ndan sonra Karabağ Ermenilerinin bizim vatandaşlarımız olduğunu defalarca ifade ettiğini vurgulayan Aliyev, ülkenin onlar için ülkede kalabilecekleri ve yaşayabilecekleri koşulları yaratmaya hazır olduğunu söyledi.
Aliyev bu konuya ilişkin, “Azerbaycan vatandaşlığına başvurabilirler. Güvenliklerine ve haklarına gelince, bu konu da çözülmüştür. Güvenlik, Azerbaycan Anayasası ve Azerbaycan’ın uluslararası örgütlere verdiği taahhütlere uygun olarak sağlanacaktır” cümlelerini dile getirdi.