Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı: Ermenistan sadece “rezerv seçeneğini” korumaya çalışıyor

Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan Dış Politikası İfadesi, Uluslararası Topluluğun dikkatini Bakü ve Erivan arasında bir engel olan çağrılardan uzaklaştırma girişimi olarak adlandırdı. /div>

Hajizade, 7 Haziran’da yayınlanan Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın ifadesinin, komşularına karşı bu bölgesel iddiaların gerçeğini çürütmeye yönelik bir girişim olduğunu vurguladı.

“Bugünkü temel sorun, Ermenistan’ın Bağımsızlık Bildirgesi’ni ifade eden anayasası da dahil olmak üzere, bu ülkenin çok sayıda yasal ve siyasi belgesinde yer alan Azerbaycan’a devam eden bölgesel iddialarıdır. ve Nagorno -karabakh “, – açıklamada diyor.

Bölümün temsilcisi, Azerbaycan’ın bu paragrafın Ermenistan Anayasası’ndan dışlanmasını talep etme konusunda yasal bir hakkı olduğunu ve bunu ulusal güvenlik meselesi olarak kabul ettiğini belirtti. Azerbaycanın bu gereksiniminin Ermenistan’ın iç işlerine müdahale edemeyeceğini de sözlerine ekledi.

“Ermenistan Dışişleri Bakanlığı’nın bu sorunu görmezden gelme olasılığı hakkındaki mantığı, Erivan’ın güçlü dünyayla ilgilenmediğini ve gelecekte Azerbaycan’a karşı bir sonraki saldırganlık için” rezerv seçeneğini “korumaya çalıştığını gösteriyor. Ayrıca, Ermenistan’ın geçmiş çatışmanın kalıntısını geri yükleme girişimleri – Minsk ve militarizasyon politikalarının devamı, bu ülkenin Azerbaycan’a karşı gizli bir gündeme sahip olduğuna dair kanıt.

Bakanlığın temsilcisi, Ermeni tarafının taslak barış anlaşmasında bir paragrafa atıfta bulunduğunu söyledi. Anayasalarında yer alan bölgesel zararsızlık iddiaları.

Hajizade, bu tür ifadelerin asılsız olduğunu ve “hiçbir uluslararası anlaşmanın anayasa üzerinde bir önceliği olmadığını” belirtti.

“Azerbaycan’ın barışçıl bir süreç başlatma girişimini ilk yapan ilk kişi olduğunu ve Erivan’ı ilk projesi Azerbaycan tarafı tarafından tam olarak sunulan bir barış anlaşması için müzakerelere çağırdı. Bakü niyetlerinin samimiyetini sorgulamak için.

Ermenistan, bölgedeki istikrar ve barışı sağlamanın tek yolunun, egemenlik ve bölgesel bütünlüğün tanınması ilkeleri ve onların gözlemleri temelinde komşu ülkelerle ilişkiler kurmak olduğunu anlamalıdır. Ayrıca, bu konuda bir tehdit oluşturan zorlukları ortadan kaldırmak önemlidir ”dedi.