Yaklaşık 30 yıl işgal altında bulunan topraklarını geçen yıl başlattığı askeri harekatla kurtaran Azerbaycan’ı, gelecek yıllarda yeni yerleşim birimlerinin inşa edileceği, altyapı ve üstyapı projelerinin gerçekleştirileceği bir dönem bekliyor.
Azerbaycan’ın işgalden kurtardığı topraklardaki yerleşim birimlerinin büyük çoğunluğu, sadece taşlardan ibaret “hayalet şehir”leri andırıyor. Ağdam, Fuzuli, Cebrayıl, Zengilan gibi kentlerde işgal döneminde büyük tahribat yaşanmış durumda.
Ermenistan güçleri, o bölgeleri işgal ettikten sonra tüm evleri yağmalayarak işe yarar her şeyi söküp götürdüğü için bugün o şehirlerde taş yığını dışında bir yapı bulmak oldukça zor. Laçın ve Kelbecer illerinde de benzer durum söz konusu. Dağlık Karabağ’ın sembol şehri Şuşa’da diğer şehirler gibi büyük tahribat yapılmasa da burada Azerbaycanlılara ait dini ve kültürel yapılar ya tamamen ya da kısmen yok edildi.
Azerbaycan’ın önceliği, Ermenistan ordusunun geri çekilirken döşediği mayınları temizleyerek bölgeyi güvenli hale getirmek. Fakat bununla eş zamanlı olarak bölgede plan ve proje çalışmaları da yapılıyor. Hasar tespiti çalışmaları da Azerbaycan’ın diğer öncelikli konuları arasında. Hükümet, uluslararası kuruluş ve şirketlerin de yardımıyla, işgal döneminde Ermenistan tarafından bölgeye vurulan hasarı hesaplamayı, sonrasında da konuyu uluslararası mahkemelere taşımayı hedefliyor.
Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, bölgede tarihi ve özgün dokunun korunduğu aynı zamanda modern şehircilik ilkelerinin de mutlak şekilde yer alacağı yerleşim birimleri inşa ettirmeyi planlıyor. Yeniden kurulacak yerleşim birimlerinde “akıllı şehir” ve “akıllı köy” konseptlerinin temel alınacak. Dağlık Karabağ’ın zengin su kaynakları, güneş ve rüzgar enerjileri de kullanılacak ve kurtarılan topraklar “yeşil enerji” bölgesine dönüştürülecek.
Bölgedeki ilk proje Fuzuli’den Şuşa’ya uzanan yeni yolla başladı. Akabinde Fuzuli’de, uluslararası hava limanının da temeli atıldı.
Yeni ulaştırma hatlarının açılması, yıkılan şehirlerin yeniden kurulması ve tarihi anıtların restore edilmesiyle işgalden kurtarılan bölgelerin, hem ekonomik hem de turizm açısından sadece Azerbaycan’ın değil Güney Kafkasya’nın yeni cazibe merkezi olması öngörülüyor.
Azerbaycan’ın işgalden kurtarılan bölgelerde imar tecrübesi aslında yeni değil. Nisan 2016’da yaşanan çatışmalarda Azerbaycan ordusunun kontrolü yeniden sağladığı Çocuk Mercanlı kenti de yıkık durumdaydı. Fakat bu bölge, kısa sürede Azerbaycan hükümeti tarafından yeniden inşa edildi. “Büyük Dönüş”ün başlangıcı olarak nitelendirilen Çocuk Mercanlı’nın imarında Türkiye de katkı sundu.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Çocuk Mercanlı’ya geri dönen köylüler için sera ve arı çiftlikleri, Türk iş adamları da çocuk oyun alanı kurdu.
“Yeni imar politikası hayata geçirilecek”
Azerbaycan’da faaliyet gösteren diplomatik misyon temsilcileri, Cumhurbaşkanı Müşaviri Hikmet Hacıyev ile bölgeye yaptığı son ziyarette hem Azerbaycan’ın imar ettiği Çocuk Mercanlı köyünü, hem de Ermenistan’ın Cebrayıl ve Zengilan illerinde hayata geçirdiği yıkımı kendi gözleriyle gördü.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Müşaviri Hacıyev, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çağdaş şehirciliğin ilke ve parametreleri göz önünde bulundurularak işgalden kurtarılan bölgelerde yeni bir manzaranın oluşturulmasını öngören bir imar siyaseti planladıklarını bildirdi.
Hacıyev, ellerinde Çocuk Mercanlı örneğinin bulunduğunu, bu köyün çatışma sonrası imar ve yeniden kurulma örneği olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Cumhurbaşkanımızın liderliğinde işgalden kurtarılan bölgelerde daha da güzel köyler inşa edilecektir. ‘Akıllı köy’, ‘akıllı şehir’ konseptleri, en çağdaş şehir yönetim modelleri uygulanarak yeni imar politikası hayata geçirilecektir. Bu da dünya için çatışma sonrası rehabilitasyon örneği olacaktır. Ermenistan’ın yıllarca uyguladığı Vandalizm, vahşilik ve uzlaşmaz siyaset, Azerbaycan tarafından yapıcı bir siyasete, yeni bir imara dönüşecektir.”
“Türkiye katkı vermeye hazır”
Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Erkan Özoral, işgalden kurtarılan topraklarda çok büyük bir yıkım olduğunu, buranın yeniden imarı için çok büyük çabalar harcanması gerektiğini belirterek, “Biz Türkiye olarak bu çabalara katkı vermeye hazırız.” dedi.
Özoral, Çocuk Mercanlı köyü kurtarıldıktan sonra oranın bir çekim merkezi halinde dönüşmesi için Azerbaycan’da faaliyet gösteren Türk iş adamlarıyla birlikte proje gerçekleştirdiklerini hatırlattı.
Çocuk Mercanlı köyüne dönen kişilere istihdam sağlayan, onların yaşamlarını kolaylaştıran faaliyetlerde bulunduklarını hatırlatan Özoral, şunları kaydetti:
“Şimdi de bunu daha büyük çaplı olarak Azerbaycan’a, kardeşlerimize her türlü desteği vermeye hazırız. Buna şimdiden başladık. Türk mayın temizleme ekipleri Azerbaycan’dalar. Burada mayın temizleme faaliyetlerine katılıyorlar. Azerbaycan’ın mayın temizleme kapasitesini genişletmek için eğitim faaliyetleri gerçekleştiriyorlar. Mayın temizlemeden ve bölgelerin planlanmasının tamamlanmasından sonra ihtiyaçlar belirlendikten sonra biz Azerbaycan’ın ihtiyaç duyacağı her şeyi temin etmeye, destek olmaya devam edeceğiz.”