Azerbaycan Enerji Bakan Yardımcısı Elnur Soltanov, Azerbaycan’ın “yeşil enerji” alanındaki hedeflerini AA muhabirine değerlendirdi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in imzaladığı “Azerbaycan 2030: Sosyo-Ekonomik Kalkınma için Ulusal Öncelikler” programında yer alan önceliklerden birinin de temiz ve çevreye duyarlı bir ülkeye dönüşmek olduğunu söyleyen Soltanov, bunun sadece enerjinin yenilenebilir kaynaklardan elde edileceği anlamına gelmediğini, enerji verimliliğinin artırılması, hatlardaki kayıpların asgariye indirilmesi, evlerdeki iklimlendirme sistemlerinin ve izolasyonun standartlara uygun hale getirilmesi gibi çalışmaları da içerdiğini belirtti.
Soltanov, “Bugün Azerbaycan’daki yenilenebilir enerji kaynaklarının kurulu gücü yüzde 17 oranında. 2030’a kadar bu rakamın yüzde 30’a çıkartılması hedefleniyor. Bu da bizim yenilenebilir enerji alanında 1500 megavatlık ek güç elde etmemiz gerektiği anlamına geliyor. Azerbaycan’ın toplam kurulu gücü yaklaşık 8 bin megavat.” dedi.
Yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi için yabancı yatırımcılarla iş birliği yaptıklarını bildiren Soltanov, Suudi Arabistan’ın “ACWA Power” şirketince inşa edilen 240 megavat gücündeki “Hızı Abşeron” rüzgar enerjisi santralinin temelinin atıldığını hatırlattı.
Soltanov, Bakü yakınlarındaki Alat bölgesinde yapımını Bileşik Arap Emirlikleri’nin Masdar şirketinin üstlendiği 230 megavatlık güneş enerji santralinin inşası için hazırlıklarda son aşamaya gelindiğini, Ermenistan işgalinden kurtarılan Cebrayıl’da petrol şirketi BP tarafından 240 megavatlık güneş enerji santralinin yapımı için de araştırma ve ön çalışmaların sürdüğünü aktardı.
Azerbaycan’da yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ilgili projeleri artık devlet bütçesiyle yapmadıklarını belirten Soltanov, “Bu çok önemli bir yenilik. 240 megavatlık rüzgar enerji santralinin maliyeti yaklaşık 300 milyon dolar. Böyle bir santral ortalama 300 bin ailenin elektrik enerjisinin temin edilmesi demektir. Bu parayı devletten almıyoruz, yatırımcı harcıyor. Sadece elektrik enerjisini mevcut tarifelerle devlet yatırımcıdan alıyor ve vatandaşa veriyor. Ülkeye yenilenebilir enerji getirmenin yanı sıra bunu yabancı yatırımcılarla iş birliği yaparak ve bir kuruş bile Azerbaycan parası harcamadan hayata geçirilmesi başlıca başarımızdır.” diye konuştu.
Kendi elektriğini üreten tüketici ihtiyaç fazlasını devlete satabilecek
Soltanov, Azerbaycan’da birçok Avrupa ülkesinden farklı olarak elektrik üretiminde kömür kullanılmadığını anımsatarak, “Doğaya zarar veren gazların havaya salınmasında en kötü yakıt olan kömür dünyanın pek çok gelişmiş ülkelerinde kullanılmakta. Biz ise doğal gaz kullanıyoruz. Kurulan her yenilenebilir enerji santrali, doğal gazda tasarruf etmemiz ve daha fazla doğal gaz satmamız anlamına geliyor. Bahsettiğimiz rüzgar santrali faaliyete geçtiğinde yılda 220 milyon metreküp doğal gaza tasarruf edeceğiz ve 400 bin ton karbon emisyonu önlenecek. Biz küresel ısınmanın sorumlularından biri olmasak da fesatlarının azaltılmasına katkı sunmaya hazırız.” değerlendirmesinde bulundu.
Ülkede yenilenebilir enerji alanında yeni yasaların kabul edildiğini bildiren Soltanov, “Bundan sonra tüketiciler evlerinin çatısına güneş panelleri koyarak kendi elektriklerini üretebilecek. Bunun belirli kuralları olacak ve o kuralların netleştirilmesi için çalışmalar yapılıyor. Akıllı sayaçlar konulacak. İhtiyaçtan fazla elektrik üreten vatandaşlar enerjiyi devletin şebekesine satabilecek.” dedi.
Karabağ 2050’de ‘sıfır atık’ bölgesine dönüşecek
Soltanov, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in Ermenistan işgalinden kurtarılan bölgeleri “yeşil enerji” bölgesi ilan ettiğini hatırlatarak bu alanda yapılan çalışmalar ve hedeflerle ilgili şu bilgileri verdi:
“Karabağ 2050’de ‘sıfır atık’ bölgesine dönüştürülecek. Bu, 26. BM İklim Değişikliği Konferansı (COP26) çerçevesinde beyan edilmiş hedeflerimiz arasında. Karabağ ve Doğu Zengezur ekonomik bölgeleri yenilenebilir enerji kaynakları açısından zenginler. Azerbaycan’ın temiz su kaynaklarının yüzde 25’i işgalden kurtarılan topraklarda bulunuyor. Küçük ölçekli hidrolik santral potansiyeli yüksek. İlk aşamada bu gücü yaklaşık 140 megavat olarak hesaplıyoruz. Bunun 20 megavatı Sukavuşan, Gülebirt ve Kelbecer’deki santrallerle artık hayata geçirildi. Bu yıl yaklaşık 10 hidrolik santralin yeniden yapılandırılması öngörülüyor.
İşgalden kurtarılan bölgelerde elde edilecek elektrik enerjisinin tamamı da yeşil enerji ilkesiyle üretilecek. Güneş potansiyelinin yaklaşık 7 bin 200 megavat olduğu öngörülüyor. Güneş enerjisi santralinin yapımı için yaklaşık 1000 hektarlık arazi mayınlardan temizlenecek. Rüzgar enerjisi potansiyeli ise yaklaşık 2 bin megavat olarak hesaplandı.”
Türkiye ile yenilenebilir enerji kaynakları alanında sıkı iş birliği içerisinde olduklarını vurgulayan Soltanov, “Türk şirketleri kuracağımız rüzgar ve güneş enerjisi santralleri için ihalelere katılıyor. Türk şirketleriyle başarılı çalışmalar yapacağımızdan eminim.” ifadelerini kullandı.