Bahçeli: Cumhur İttifakı’nın muazzez varlığı Türkiye’nin milli ve stratejik gücü olmaya 2022’de de devam edecek

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yeni yıl dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Sancılı ve sorunlarla perçinlenmiş bir yılı geride bırakıp, sağduyunun, saygı kültürünün, sorumluluk ruhunun, kaynaşma ve kucaklaşma şuurunun hakim olmasını dilediği yeni bir yılı karşıladıklarını belirten Bahçeli, “2021 yılının bagajına dolmuş ağır yüklerin 2022’de ufkumuzu perdelememesi evvelemirde niyazım ve iyi niyetli beklentimdir.” değerlendirmesini yaptı.

Gerekli ve yeterli zihniyet demlenmesinin refakatiyle yaygınlaşmasını ümit ettiği empati ve hoşgörünün, toplum ve siyaset hayatına daha çok sirayetinin kaçınılmaz bir ihtiyaç olduğunu vurgulayan Bahçeli, 2022’nin aynı zamanda Cumhuriyet’in yüzüncü yıl dönümünün son istasyonu, bir önceki eşiği ve etabı olduğunu ifade etti.

Tıpkı 2021’de olduğu gibi, Türkiye’nin büyüme, kalkınma, yükselme ve kronik sorunlarından kurtulma iradesini baltalamak için tetikte bekleyen, teyakkuz halinde olan çevrelerin 2022’de de rahat durmayacaklarını belirten Bahçeli şöyle devam etti:

“Çünkü 2023 hedefleri iç ve dış çıkar gruplarını, melanete ve meskenete düşmüş siyasi anlayışları bir yanda tedirgin ederken diğer yanda da korkuya sevk etmektedir. Ancak korkunun sonu, korkaklığın sonucu yoktur. Türk milletinin kutlu yolculuğunu engellemeye, ülkemizin önünü kesmeye, yayından çıkan oku kırmaya hiç kimsenin, hiçbir oluşumun nefesi yetişmeyecektir. Kara kampanya mucitleri, karanlık kurgu muhipleri, kavga ve karışıklık müellifleri 2021’de nasıl kaybetmişlerse 2022’de de aynı akıbete maruz ve mahkum kalacaklardır. Cumhur İttifakı’nın muazzez varlığı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin muhkem ve muteber vasfı Türkiye’nin milli ve stratejik gücü olmaya 2022’de de devam edecek, bunu hazmedemeyenler ise bir kez daha hüsrana uğrayacaktır.”

“Teröre kesif bir darbe vuruldu”

2021’nin 13 Şubatı’nda Gara’da enselerinden vurularak şehit edilen askerlerin katilleri ve siyasi destekçilerinin aradıkları, arzuladıkları yıkım ortamına asla ulaşamayacaklarını bildiren Bahçeli 2021’de teröre kesif bir darbe vurulduğunu kaydetti.

Pençe operasyonlarının kahraman Mehmetçik’in emsalsiz mücadele azmiyle yapıldığına dikkati çeken Devlet Bahçeli, “Teröristlerin saklandıkları, sığındıkları, sindikleri mağara delikleri birer birer temizlenmiş; dağlar, mezaralar, ovalar, sınır ötesi terör kaynakları bölücü caniler için güvenli yer olmaktan çıkmıştır.” ifadesini kullandı.

Türkiye Cumhuriyeti devletinin terör örgütlerine karşı sahada elde ettiği mutlak üstünlüğü ne TBMM’de ne belediye koridorlarında ne medyada ne de iş ve sosyal hayatta kaybetmeye tahammül etmeyeceğini vurgulayan Bahçeli, son günlerde terörle mücadelede büyük başarılara imza atan, kalpleri vatan ve millet sevgisiyle çarpan İçişleri Bakanı ile Milli Savunma Bakanı’na yönelik asılsız ve ahlaksız ithamların dikkatlerinden kaçmadığını bildirdi.

Hükümete ve bu iki bakana yapılan her türlü saldırının bir yönüyle teröre hizmet, teröristlere destek olduğunu vurgulayan Bahçeli, “Gündemdeki sıcaklığını muhafaza eden İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığıyla ilgili vahim süreci bir yanda Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilen FETÖ’cülerle ilişkilendirip dönemin Genelkurmay Başkanı hakkında spekülasyona heveslenmek, diğer yanda da İçişleri Bakanı’nı hedef almak namuslu bir davranış sayılamayacaktır.” açıklamasında bulundu.

“Hukukun karşısında herkes eşittir”

Suç nerede işlenmişse oraya müdahalede bulunmanın, suçlu her nerede ise yakasından tutarak hukuk sınırları içinde mücadele etmenin milli bekanın, milli onurun şaşmaz bir gerçeği ve şüphesiz bir gereği olduğunu vurgulayan Bahçeli şunları kaydetti:

“Seçilmiş olmak demek kanun kaçaklarını, terör severleri, terörist emelleri korumak ve taltif etmek anlamına gelmeyecektir. Devletin hükmi şahsiyeti, milletin varlığı ve güvenliği her türlü mülahazanın üstündedir. Sandıkla adaleti karşı karşıya getirmek menfur bir cinayettir. Hukukun karşısında herkes eşittir. Hiç kimse ayrıcalıklı ve imtiyazlı değildir. Bu kapsamda İstanbul Büyükşehir Belediyesinde işe alınan terör örgütleriyle irtibat ve iltisaklı Vandallara kucak açan, onay veren, referans olan, göz yuman, çanak tutan, iş birliği yapan kim varsa en alttan en üst makama kadar müteselsilen sorumluluk altındadır. Konuyu millet iradesine dayandırmak, kime yarayıp yaramadığını tartışmaya açmak, lafı ortaya atıp isteyenin istediği payı almasını küstahça ifade etmek sakat bir mantık, savruk bir manevradır. Adaletin işleyiş, işlerlik ve ilerleyişini sulandırmak en başta terörizme uzatılmış zeytin dalıdır ki buna yeltenenlerin midelerinde öğütemedikleri erik kurusu olduğu meydandadır.

Türkiye Cumhuriyeti’ne düşmanlık yapanların, hıyanetin faili olanların devletin imkanlarından istifadeye kalkmaları, yetimin, garibin, mazlum insanlarımızın haklarını gasbetmeleri zillet bir siyasetin eseridir. Kırmızı kategoride yer alıp da nokta operasyonlarla etkisiz hale getirilenlerin şehir uzantılarını belediyeye doldurmak vebaldir, film değil zulüm figüranlığıdır. Buna onay verenlerle sessiz kalanlar da zillettedir. İstanbul Büyükşehir Belediyesinin teftiş, tetkik ve tahkikatına yetkili mercii bellidir. Şayet iddiaların aslı astarı yoksa mesele de yoktur. Fakat terör örgütleriyle irtibatlı olanların belediyede istihdam edilmeleri sağlanmışsa bunun hesabını sormak devlet ve hukuk itibarıdır.”

“Bölücülerle ittifakı artık tehdit boyutundadır”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Milli Eğitim Bakanlığı önüne gitmesine atıfta bulunan MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Merkez Bankasının, TÜİK’in ve Milli Eğitim Bakanlığının kapısına haydut gibi dayanarak yıkım siyasetini kuvveden fiile geçirmeye çalışan, sivil itaatsizlik damarının açılmasını sinsi sinsi hedefleyen zillet zihniyetinin terör örgütleriyle kurduğu yakınlık, bölücülerle ittifakı artık tehdit boyutundadır.” değerlendirmesini yaptı.

“2023 vizyonuna kastetmek isteyenler mahcup ve mağlup olacaklardır”

Bahçeli şu mesajları da verdi:

“Milliyetçi Hareket Partisinin millet sevdasının ve milli duruşunun gereği olarak paylaştığı samimi uyarıları ciddiye almadıklarını söyleyenlerin ileri düzeyde cibilliyet ve mensubiyet sorunları vardır ve ortadadır. Kamu kurumlarının kapılarında kaybettikleri haysiyet ruhsatını aramak için tertip ve tezgah içinde olanlara Türk milleti en kalıcı, en okkalı demokratik cevabı 2023 yılının haziran ayında verecektir. Türkiye’nin 2023 vizyonuna kastetmek isteyenler mahcup ve mağlup olacaklardır. 2022 yılında zilletin yeni oyunları dış destekle ortaya çıkacak olsa da Türk milleti bu oyuna düşmeyecek, milli birlik ve diriliş ruhu ayağa kalkarak ülkesine, bayrağına, bağımsızlığına, vatanına sahip çıkacaktır.

Yeni yılda Kovid-19 salgınından kurtulmamız, ekonomik normalleşmenin taban bulması, huzur, barış, güven ve istikrarımızın kökleşmesi, terörün ve bölücülüğün kökünün kazınması Allah’tan dileğimdir. Bu düşüncelerle aziz milletimizin, Türk-İslam aleminin yeni yılını muhabbetle kutluyor, ahir ve akıbetimizin hayır olmasını içtenlikle temenni ediyorum. Pergelin çivili ayağı başkent Ankara’da olmak kaydıyla, Türkiye’nin hem bölgesinde hem de dünyada pırıl pırıl parlayan, istikrarlı, güvenli, güvenilir ve çok daha gelişmiş bir ülke olacağına da yürekten inanıyorum. Gelecek Türk milletinindir. Geleceğin süper gücü Türkiye Cumhuriyeti’dir.”

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.