Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Afrika Birliği Komisyonu Başkanı Musa Faki Muhammed’le baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından Bakanlık’ta ortak basın toplantısı düzenledi.
Türkiye’nin Afrika’yla ilişkilerinin her alanda geliştiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, “2003 yılında Afrika açılım politikamız 2013 yılında ortaklık politikasına dönüştü. Afrika’ya yaklaşımımız, Afrika’nın sorunlarına Afrikalı çözümler bulunmalı ilkesine dayanıyor. Afrika’nın kalkınma çabalarına destek olmayı, aramızdaki ticari, kültürel ve insani ilişkileri artırmayı hedefliyoruz.” dedi.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin 2002’de 12 olan Afrika’daki büyükelçilik sayısının bugün 43’e ulaştığını belirterek Gine Bissau’da yakında açılacak büyükelçilikle bu sayının 44 olacağını söyledi.
Türkiye’nin, 54 Afrika ülkesinin 49’unda büyükelçilik açmayı hedeflediğini vurgulayan Çavuşoğlu, 2018’de 10 olan Ankara’daki Afrika büyükelçiliklerinin sayısının da bu yıl 37’ye çıktığına işaret etti.
Çavuşoğlu, Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Yunus Emre Enstitüsü (YEE), Türkiye Maarif Vakfı (TMV), Türkiye Diyanet Vakfı (TDV), Anadolu Ajansı (AA), Türk Hava Yolları (THY) gibi kurumlarıyla Türkiye’nin kıtadaki faaliyetlerinin daha da zenginleştiğini dile getirdi.
TİKA’nın Afrika genelinde 22 koordinasyon ofisiyle faaliyet gösterdiğini ve tüm Afrika ülkelerinde faal olduğunu belirten Çavuşoğlu, THY’nin Afrika’ya uçuş sayısının da salgın öncesi dönemdeki düzene geçmeye başladığını söyledi.
Çavuşoğlu, Türk firmalarının Afrika’da hayata geçirdiği projelerin toplam değerinin de 70 milyar doları geçtiğinin altını çizdi.
Türkiye’nin kurumları, sivil toplumu ve iş dünyasıyla Afrika’nın her noktasında kalkınma faaliyetlerini desteklediğini söyleyen Çavuşoğlu, “Afrika kıtasıyla toplam ticaretimiz 2003’te 5,4 milyar dolardı. Bugün ise 25,3 milyar, yani 2020 yılının sonunda. Pandemiye rağmen bu rakam artıyor. Hedefimiz ise 50 milyar dolara ulaşmaktır.” diye konuştu.
Çavuşoğlu, Türkiye’nin Afrika’daki 26 ticaret müşavirliğiyle bir yandan ekonomik ilişkilerin hukuki altyapısını oluşturmaya yönelik çabalarını da anlattı.
Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi 17-18 Aralık’ta düzenlenecek
Afrika Kıtası Serbest Ticaret Anlaşması’nın, kıtanın ekonomik potansiyelini artıracağına inandıklarını aktaran Çavuşoğlu, “Bunun gerçek anlamda hayata geçebilmesi için altyapı ve ulaşım projelerinin hayata geçmesi lazım. Bu anlamda da Türkiye olarak her türlü desteği vermeye devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Çavuşoğlu, “Afrika Birliği, kıtanın en kapsayıcı örgütü. Afrika’nın sesi ve Afrika’nın soluğu.” ifadelerini kullandı.
Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’nin ilkinin 2008’de, ikinci zirvenin ise 2014 yılının sonunda Ekvator Ginesi’nde yapıldığını, üçüncü zirve için de Türkiye’nin tarih önerilerinde bulunduğunu anlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
“Başkan bugün güzel bir haberle geldi. 17-18 Aralık’ta zirveyi yapabileceğimizi söyledi. Bu zirvenin çok başarılı geçmesini istiyoruz. Zirve marjında yan etkinlikler de düzenleyeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın son derece net bir talimatı var. Tüm zirvelerden daha başarılı olması gerekiyor. Arkadaşlarımızla birlikte biz de bu anlamda yoğun bir şekilde çabalarımızı sürdürüyorduk, daha da artıracağız, başarılı geçmesi için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz.”
Çavuşoğlu ayrıca 21-22 Ekim’de İstanbul’da 3. Türkiye-Afrika Ekonomi ve İş Forumu’nun düzenleneceğini söyledi.
“Afrika ülkelerinin terörle mücadelesine elimizden gelen desteği veriyoruz”
Gine ve Mali’deki darbelere işaret eden Çavuşoğlu, Türkiye’nin darbenin her türlüsüne karşı olduğunun da altını çizdi. Çavuşoğlu, “Bir an önce her iki ülkenin de sivil demokrasiye dönmesini arzu ediyoruz. Bu doğrultuda Türkiye olarak da gereken desteği vereceğimizi söyledik. ” dedi.
Çavuşoğlu, Etiyopya ile Sudan arasındaki sorunlara, Somali’deki gelişmelere, Sahel bölgesindeki terörizm tehdidine de dikkati çekerek “Tüm bu konuların çözümü ve Afrika ülkelerinin terörle mücadelesinde başarılı olabilmesi için elimizden gelen desteği veriyoruz. Özellikle ara buluculuk konusunda ve bahsettiğimiz bazı sorunların siyasi olarak çözülmesi konusunda çabalarımızı Afrika Birliği ile koordine edeceğiz.” diye konuştu.
Türk Konseyi’nin Afrika Birliğine aşı desteğinde bulunmakta hemfikir olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, “Afrika’da aşı üretimi konusunda neler yapabileceğimizi bugün değerlendirdik. Sayın Cumhurbaşkanımızın birkaç defa vurguladığı gibi inşallah TURKOVAC aşısı hazır olduğu zaman Afrika aşının paylaşılması konusunda.” ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, BioNTech firmasıyla Afrika ülkelerinin ve Ruanda’nın Afrika’da ortak üretim yapma çalışmalarında Türkiye’nin de ara buluculuk yaparak destek verdiğini de belirtti.
“(Almanya’daki seçim sonuçları) Almanya’ya ve Avrupa’ya hayırlı olsun”
Çavuşoğlu, Almanya’daki seçim sonuçlarına ilişkin, “Alman halkının iradesi sandığa yansıdı. Tablo ortada. Öyle görünüyor ki ya büyük koalisyon, tabii bu siyasi partilerin kendi tercihidir ya da üçlü bir koalisyon olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Konuya ilişkin müzakerelerin Avrupa’da zaman aldığını da hatırlatan Çavuşoğlu, “Bakalım ne zaman yeni koalisyon hükümeti kurulacak. Hayırlı olsun Almanya’ya ve Avrupa’ya.” diye konuştu.
Çavuşoğlu, Almanya’nın, Avrupa Birliği’nin en önemli ülkesi ve Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı olduğuna dikkati çekerek iki müttefik ülkenin birçok konuda yakın iş birliği içinde çalıştığını belirtti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da Şansölye Angela Merkel’le çok yakın iş birliği ve diyaloğunun olduğunu da söyleyen Çavuşoğlu, “Önümüzdeki günlerde Sayın Merkel’i bir kere daha ülkemizde ağırlamaktan mutluluk duyacaktır Sayın Cumhurbaşkanımız.” dedi.
Çavuşoğlu, iki ülke arasında bazı konularda görüş ayrılıkları olsa da genel anlamda Almanya’nın değişik konularda daha sağduyulu ve dürüst bir ara bulucu olduğunu dile getirdi.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin bu yıl ilk kez 40 milyar doların üstüne çıktığını anlatan Çavuşoğlu, “Bunu daha yüksek seviyelere, 50 milyar dolara ve daha ötesine çıkarmak için de çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
Çavuşoğlu, Almanya’daki seçimlerde Türk asıllı milletvekili sayısının 18’e çıkarak bugüne kadarki en yüksek noktaya gelmesinin, Türklerin Almanya’da entegrasyon konusundaki başarısını gösterdiğini de söyledi.
“Tunus’un iç barışı sadece Tunus için değil, Afrika için de önemli”
Tunus’ta hükümeti kurma görevini üstlenen Necla Buden Ramazan’ın Tunus’un ve Arap coğrafyasının ilk kadın başbakanı olmasına ilişkin bir soru üzerine ise Çavuşoğlu, “Tunus bizim için kardeş bir ülke. Tunus’la ilişkilerimiz her dönem çok iyi olmuştur.” dedi.
Çavuşoğlu, Tunus’taki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek “Tunus’un huzuru, istikrarı, Tunus’un iç barışı sadece Tunus için değil, bölge ülkeleri için, Afrika için de önemli.” ifadelerini kullandı.
Ülkedeki yeni hükümetle ilk defa bir kadın başbakanın göreve gelmesinden memnuniyet duyduğunu belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
“Pandemiden tüm dünya etkilendi, Tunus ekonomisi de etkilendi. Biz elimizden gelen desteği verdik, yine vereceğiz. Bu yeni yönetimle beraber inşallah istikrar ve huzur tam olarak sağlanır. Tunus’un her alandaki kalkınmasına biz de kardeş Türkiye olarak elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğiz.”