Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İstanbul Sanayi Odasının (İSO) “Yeni Çağın Sanayisine Odaklı Bir Dönüşüm ve Üretimde Verimlilik Artışı İçin Önceliklerimiz” konulu meclis toplantısına katıldı.
Konuşmasında Bakanlık bünyesinde yapılan çalışmalar ve hayata geçirilen projelere ilişkin bilgi veren Kacır, son 20 yıllık süreçte Türkiye’nin çok önemli işlere imza attığını söyledi.
Türkiye’de son dönemde gerçekleşen ivmelenmeye dönük bir sunum yapan Kacır, Türkiye Yüzyılı’nın inşa edileceği önümüzdeki dönemde sanayicilerle çok yakın çalışma içinde olacaklarını dile getirdi.
Türkiye’nin Milli Teknoloji Hamlesi’nin ülke önemine işaret eden Kacır, şunları kaydetti:
“Son 20 yıl Türkiye’nin dev bir AR-GE ve inovasyon ekosistemi inşa ettiği bir dönem oldu. Yüksek teknoloji ihracatımız bizim için yeterli bir düzey olmasa da geçtiğimiz yıl 7,5 milyar dolara yaklaştı, 2023’te bu rakamın en 10 milyar dolar olmasını hedefliyoruz. Bugün Türk sanayisi, yatırımıyla, üretimiyle istihdamıyla, ihracatıyla Türkiye’nin kalkınmasının lokomotifi konumunda. Geçtiğimiz 20 yıllık dönemde Türkiye ekonomisi büyüdü ve Türk sanayisi de büyüdü. Ama 2002-2018 döneminde ekonomimizin büyüme hızıyla, sanayimizin büyüme hızı büyük oranda paralel seyretti ve sanayimizin yarattığı katma değerin Türkiye ekonomisi içindeki payı toplam sanayide yüzde 19,520’lerde, imalat sanayi özelinde de yüzde 16,5-17’lerde gerçekleşti. Ama özellikle son 5 yıla baktığımızda hem toplam sanayinin milli gelirimizdeki payının hızla yükseldiğine hem de imalat sanayimizin payının arttığına şahit oluyoruz.
Geçtiğimiz 5 yıllık dönemde imalat sanayimizin, milli gelirimizdeki payı yüzde 22’nin üzerine çıkmış oldu. Temel gösterge olarak bu göstergede, özellikle imalat sanayimizin elde ettiği bu kazanımı sürdürmek önümüzdeki dönemde ana hedeflerimizden biri olacak. İmalat sanayimizin ekonomimizin büyümesine öncülük etmesini ve Türkiye’nin ortalama büyümesinden daha hızlı bir ivmeyle büyümesini sürdürmesini hedefliyor olacağız. Son 13 yıl boyunca imalat sanayimizin bütün segmentleri, düşük teknoloji, orta düşük teknoloji, orta yüksek teknoloji ve yüksek teknoloji segmentleri tümü istikrarlı bir büyüme gösterdi. Son dönemde özellikle son 5 yılda Türkiye’nin yüksek teknoloji üretimi, sanayinin genel ortalamasının üzerinde bir büyüme sergiliyor.”
“Temel yaklaşımımız teknolojide paradigma değişimlerini yakalamak olacak”
Kacır, Türkiye’nin birçok alanda gösterdiği gelişime dikkati çekerek, kazanan tüm birikimin önümüzdeki dönemde taçlanarak devam edeceğini söyledi.
Türkiye’yi kritik teknolojilerde bağımsız kılabilmek, yüksek teknoloji ihracatını hak edilen düzeylere çıkarabilmek, katma değerli üretimi daha yaygın hale getirebilmek ve mutlaka nitelikli istihdam politikalarını hayata geçirmek başlıklarının önemli olduğunu ifade eden Kacır, elde edilen kazanımların teknolojide paradigma değişikliği ile gerçekleştiğini dile getirdi.
Kacır, şöyle devam etti:
“Önümüzdeki dönemde ana hedeflerimize ulaşırken temel yaklaşımımız teknolojide paradigma değişimlerini yakalamak olacak. 2023’te Türkiye’nin savunma ve havacılık ihracatı inşallah 6 milyar doları aşacak. Önümüzdeki dönemde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bizler muhakkak sizlerin katkılarıyla, iş birlikleriyle, savunma sanayinde geçtiğimiz 20 yılda elde ettiğimiz başarıyı sanayinin sivil alanlarına hızla yaygınlaştırıyor olacağız. Geçtiğimiz yıllarda yine sizlerin katkısıyla pek çok alanda stratejik dokümanları, yol haritaları hazırladık. Bunlar asla kağıt üzerinde kalacak bir döküman olarak ele alınmadı, mutlaka Türkiye’yi Türkiye Yüzyılı’na taşıyacak, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına dahil edecek temel yaklaşımlar olması iddiasıyla bu çalışmaları yürüttük.”
“Önümüzdeki dönemde 12 temel yaklaşımı benimsiyor olacağız”
Bakan Kacır, önümüzdeki dönemde akıllı ulaşımdan imalat teknolojilerine, haberleşme teknolojilerinden uzay alanına, enerji ve iklim teknolojilerinden sağlığa, pek çok alanda atılan adımların sıklaştırılmaya devam edileceğini söyledi.
Türkiye’nin enerji, haberleşme gibi alanlardaki hedeflerine dikkati çeken Kacır, “İnşallah önümüzdeki dönemde bütün bu alanlarda Türkiye pek çok başarı hikayesinin doğuşuna şahitlik edecek. Biz Türk sanayisinin, Türk teknoloji girişim ekosisteminin önümüzdeki dönemde hedeflerimize bizi taşıması için on iki temel yaklaşımı benimsiyor olacağız. Bunların başında Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi’ni daha yaygın bir şekilde uygulamak geliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Önümüzdeki dönemin ikinci temel yaklaşımının Türkiye’nin lider milli teknoloji girişimleri ile tanıştırmak olacağının altını çizen Kacır, Türkiye’nin TOGG tecrübesine atıfta bulundu.
Kacır, TOGG’un her şeyin ötesinde Türkiye’nin yeni nesil sanayi politikasının en somut örneği olarak gerçekleştiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Yüksek düzeyde Ar-Ge yatırımının dünya devleri rekabet edebilecek şekilde özel sektör tarafından, kamunun uçtan uca himayesi altında gerçekleşmesi aslında Türk sanayi için yepyeni bir deneyim oldu. Evet TOGG bir özel sektör girişimi ama aslında bizlerin himayesinde kamunun himayesinde gerçek bir özel sektör girişimi. Ve Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde sadece Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı değil pek çok Bakanlığın eş zamanlı olarak desteklerini ve himayesini sunduğu bir teknoloji girişimi. Bu bir başarı hikayesi, bu, bu milletin ortak başarı hikayesi. Dünyanın büyük bir ilgi ve gıptayla izlediği bir başarı hikayesini ortaya çıkardık. İşte önümüzdeki dönemde aslında Türkiye en az 12 TOGG’la tanışabilir. Bütün bu alanlarda eğer birlikte hareket edebilirsek, benzer bir yaklaşım ortaya koyabilirsek her birinde en az TOGG’un saklı olduğunu düşünüyoruz.”
“5G pek çok sektörün hızla dönüşmesi demek”
Türkiye’nin 5G alanındaki çalışmalarına dikkati çeken Kacır, “5G hem haberleşme altyapısı açısından dev bir ekosistemin inşası demek hem de pek çok sektörün hızla dönüşmesi demek. Sadece operatörlerimizin önümüzdeki 5 yıl içerisinde 2 milyar doların üzerinde yatırım yapacağı bir alandan bahsediyorum. Ve biz mutlaka bugüne kadar elde ettiğimiz AR-GE kabiliyetini ticarileştireceğiz ve bu alanda bir milli markayı güçlü şekilde ortaya çıkaracağız.” ifadelerini kullandı.
Mobilite tarafında ve enerji üretimi tarafında batarya teknolojisinin kendileri için çok önemli olduğunu dile getiren Kacır, bu alandaki çalışmaların da hızla sürdüğünü ve süreceğini aktardı.
“65 nanometrelik çipleri Türkiye’de üreteceğiz”
Konuşmasında Lider Milli Teknoloji Girişimleri olan “5G Haberleşme Teknolojileri, Batarya, Güneş Enerjisi Teknolojisi, Rüzgar Türbini, Yüksek Hızlı Tren, Uçan Akıllı Mobilite, Biyoteknolojik İlaçlar, Akıllı Tıbbi Cihazlar, Endüstriyel Robotlar, Yeni Nesil Uydu Girişimi, Teknolojik Gıda Girişimi ve Finansal Teknolojiler” başlıklarında yapılması gerekenlere değinen Kacır, tüm bu alanlarda çok önemli projelerin hayata geçirileceğini söyledi.
Uçan Akıllı Mobilite’nin Türkiye için büyük bir fırsat penceresi olduğuna dikkati çeken Kacır, bu alanda Türkiye’nin söz sahibi ülkeler arasında olacağını dile getirdi.
Kacır, “Çip alanında bir takım yerli kazanımlarımız elbette var. Savunma sanayinde akıllı mühimmatların fotodedektör çiplerini TÜBİTAK’ta yerli imkanlarla üretiyoruz. Şimdi yeni bir adım daha atıyoruz, yaklaşık 60 milyon dolarlık bir iş birliğini Katar-TÜBİTAK arasında gerçekleşen bir ortaklıkla gerçekleştireceğiz ve 65 nanometrelik çipleri de Türkiye’de üreteceğiz ama bu alan çok geniş ve çok büyük ölçekli yatırımların gerektiği bir alan. Mutlaka önümüzdeki dönemde bir yabancı sermaye yatırımını bu alanda ülkemize çekmek için çabalarımızı artıracağız.” bilgisini verdi.
Sanayileşme İcra Komitesi’ni etkin hale getireceklerini belirten Kacır, uzun dönemli planlarla önemli işlerin hayata geçebileceğini anlattı.
“KOBİ Yatırım ve Girişim Bankası’nı kuracağız”
Hızlı ve yaygın sanayileşme için mutlaka sanayi alanlarının büyütülmesi gerektiğinin altını çizen Kacır, yeni organize sanayi bölgelerinin kurulmaya devam edeceğini, büyük bir hızla Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nın hazırlanacağını söyledi.
Kacır, önümüzdeki dönemde KOBİ Yatırım ve Girişim Bankası’nın kurulacağını da duyurdu. Girişim sermayesi alanında yapılacak çalışmalardan bahseden Kacır, “Bu alanda İstanbul bizim için çok değerli. Çünkü startup ekonomisini İstanbul için odak kalkınma alanlarından biri olarak görüyoruz. İstanbul’un yerinin dünyada ilk 20 şehir arasında olmak olduğunu değerlendiriyoruz.” dedi.
Türkiye’de bugüne kadar yatırım teşvikleriyle her zaman sanayicinin yanında olmaya gayret ettiklerini dile getiren Kacır, şunları söyledi:
“Sadece geçtiğimiz yıl 13 bin 602 yatırım projesine yatırım teşviği vermişiz ve bu projelerin sahip olduğu sabit yatırım tutarı 879 milyar lira düzeyinde. Ve bu projeler gerçekleştiğinde 362 bin ilave istihdamın oluşmasını öngörüyoruz. Şimdi önümüzdeki dönemde hedefimiz arzumuz, bu yatırım teşvik politikalarıyla Türkiye’nin milli teknoloji yol haritalarını daha bütüncül bir yaklaşımla ele almak. Bu yatırım teşviklerinden elbette tüm sanayimiz yararlanıyor, KOBİ’lerimiz yararlanıyor ama biz şunu görüyoruz ki yine bu yatırım teşviklerinden aslan payını büyük ölçekli şirketlerimiz alıyor. Yatırım teşviklerle sunduğumuz vergi indirimlerinin çok büyük bir bölümünden büyük ölçekli şirketlerimiz yararlanıyor. İşte şimdi önümüzdeki dönemde bu büyük ölçekli şirketlerimizin babayiğitlik yapmasını arzu ediyor olacağız.”
“81 ilimizin tamamında en az 100 TEKNOFEST atölyesi kuracağız”
Yeşil dönüşümün kendileri için kaçınılmaz bir hedef olduğunun altını çizen Kacır, yeşil dönüşüm ve dijital dönüşüm süreçlerinde yapılanlara ilave olarak 2 yeni destek mekanizmasının devreye alınacağını anlattı.
Kacır, uzay alanının kendileri için önemine dikkati çekerek, bu alanın da Türkiye için bir fırsat alanı olduğunu söyledi. Milli Uzay Programı’nın gerçekleştirileceğini ve yanı sıra yapılacak çalışmaları aktaran Kacır, “İlk Türk uzay yolcularını uluslararası uzay istasyonuna bu yıl içinde gönderiyor olacağız.” dedi.
Teknolojiye yapılacak yatırımlar hakkında bilgi veren Kacır, şöyle konuştu:
“Bugün Türkiye’nin dört bir tarafında, 81 şehrimizin tümünde 125 DENEYAP Teknoloji Atölyemiz geleceğin teknoloji yıldızlarını yetiştiriyor. Şimdi önümüzdeki dönemde TEKNOFEST atölyelerini benzer şekilde kuracağız. 81 ilimizin tamamında en az 100 TEKNOFEST atölyesi kuracağız. Önümüzdeki dönemde İstanbul’u, İstanbul ve Marmara sanayisini depreme hazır hale getirmeliyiz. Bu konuda birlikte çalışacağız. İstanbul’da mutlaka yüksek teknolojinin payını artırmalıyız. Önümüzdeki dönemin Türkiye Yüzyılı için 85 milyon el ele çalışacağımız, Türkiye’yi hak ettiği yere hep birlikte eriştireceğimiz bir dönem olmasını, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tam bağımsız Türkiye misyonunu tahkim edeceğimiz sanayi ve teknoloji alanında atacağımız adımlarla güçlendireceğimiz bir dönem olmasını temenni ediyorum.”
Bakan Kacır konuşmasının ardından basına kapalı gerçekleşen bölümde İSO üyelerinin sorularını yanıtladı.