Bakan Kacır: Ülkemizde Teknoloji Girişimciliğinin Olgunlaşma Sürecine Ulaşmış Olması Gurur Verici Bir Gelişme

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Entertech İstanbul Teknokent’in yeni binasının temel atma töreninde yaptığı konuşmada, dünyanın, tarihinin en köklü teknoloji devrimlerinden birinin eşiğinde durduğunu, yapay zeka, nesnelerin interneti, büyük veri ve bulut bilişim gibi yenilikçi teknolojilerin, sosyal yaşamdan iş süreçlerine, eğitimden sağlığa, güvenlikten sürdürülebilirliğe kadar hayatın her alanında derin etkiler bıraktığını dile getirdi.

İnovasyona ve AR-GE çalışmalarına yapılan yatırımların, sürdürülebilir kalkınmanın ve uluslararası rekabet gücünün vazgeçilmez yapı taşını oluşturduğuna işaret eden Kacır, şunları kaydetti:

“Geldiğimiz noktada, dünyanın en başarılı şirketlerinin piyasa değerlerini belirleyen temel unsur, sahip oldukları fiziki varlıklar değil, inovasyon, teknoloji ve bilgiye dayalı değer yaratma yetenekleridir. Türkiye olarak bizler, bu yeni düzeni, rekabet gücümüzü artırmak ve ‘Milli Teknoloji Hamlesi’ vizyonumuz doğrultusunda ‘Tam Bağımsız Türkiye’ idealini gerçeğe dönüştürmek için bir fırsat olarak görüyoruz.

Atılımlarımızı ve kazanımlarımızı dünyaya ayak uydurarak rekabet etme çabasıyla sınırlamıyor, özgün milli projeler ve öncü fikirlerle geleceği şekillendirme kabiliyetiyle gerçekleştiriyoruz. Ülkemizi teknoloji geliştirme ve üretmede hak ettiği noktaya taşımak için paradigma değişimlerini fırsat penceresi gören, yenilikleri önceleyen yaklaşımla ülkemizi insansız hava aracı üretiminde dünya liderliğine taşıdık. Yerli ve milli otomobilimiz Togg’u elektrikli, bağlantılı ve akıllı araç olarak milletimizle buluşturduk.”

“Teknoloji girişimciliğini her daim ajandamızın ilk sıralarında tutuyoruz”

Bakan Kacır, paradigma değişimlerinin yalnızca savunma sanayisinde ve mobilitede değil, teknolojinin tüm sahalarında girişimciler için yeni fırsatlar sunduğuna vurgu yaparak, “Ülkemizi Türkiye Yüzyılı’nda zirveye taşıyacak esaslı dönüşümün itici gücü teknoloji girişimciliğini bu anlayışla her daim ajandamızın ilk sıralarında tutuyoruz.” diye konuştu.

Fonların fonu ve eş finansman mekanizmalarıyla kamu kaynaklarının girişimciler için çarpan etkisi oluşturmasını sağladıklarından bahseden Kacır, TÜBİTAK Bireysel Genç Girişim Programı (BiGG) ile gençlerin teknoloji ve inovasyon odaklı iş fikirlerini katma değerli girişimlere dönüştürmelerini desteklediklerini anlattı.

Kacır, TEKNOFEST bünyesinde düzenlenen Girişim Yarışmaları ile de gençlerin hayallerini ve projelerini, girişimlere ve yenilikçi ürünlere dönüştürmelerini amaçladıklarını dile getirerek, şunları söyledi:

“Başka ülkelerin girişim ekosistemlerinin dinamikleriyle kıyaslandığında daha fazla fırsat eşitliği sunan, binlerce genç girişimcinin hayallerini projelere, projelerini girişimlere dönüştürmesini sağlayan ülkemize özgü ‘garaj modeli’ budur. Kurduğumuz bu model sayesinde teknoloji girişimciliği Türkiye’de altın çağını yaşıyor. Pandemi öncesinde milyar dolar değeri aşan teknoloji girişimimiz bulunmazken, bugün 6’sına Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak destek verdiğimiz 7 unicornumuz, bizim deyimimizle 7 Turcorn’umuz var. Ülkemizde teknoloji girişimciliğinin olgunlaşma sürecine ulaşmış olması gurur verici bir gelişme.

Ancak elde ettiğimiz başarıları, geleceğin yalnızca bir fragmanı olarak görüyoruz. Hedefimiz 2030’a dek Türkiye’den 100 bin teknoloji girişiminin doğması ve aralarından 100’ünün milyar dolar değerlemeyi aşması. Bu doğrultuda, teknoloji girişimlerimizin uluslararası sahada boy göstermesi için gereksinim duydukları tüm destekleri kapsayıcı bir şekilde sağlayan ‘Turcorn 100 Programı’nı uygulamaya aldık.”

“Gayemiz, Türkiye’yi teknoloji üretme ve geliştirme alanlarında devler ligine taşımak”

Bakan Kacır, konuşmasında girişim ve girişimcilere verilen destekler hakkında bilgi vererek, “Attığımız tüm bu adımlarda gayemiz, Türkiye’yi teknoloji üretme ve geliştirme alanlarında devler ligine taşımaktır.” ifadesini kullandı.

Teknoloji girişimciliğinde başarı hikayeleri oluşturmanın, uzun soluklu bir süreç olduğuna işaret eden Kacır, bunun, çok katmanlı, altyapısı güçlü, kalıcı bir ekosistem inşa edilmesi gerektiren kritik bir alan olduğunu aktardı.

Kacır, “Biz de bu süreci ehil ellerle layıkıyla gerçekleştirmek adına, özel sektörümüzün imkanlarını ve dinamizmini, üniversitelerimizin akademik bilgi birikimini, girişimcilik ekosistemimizin büyümesi için harekete geçirmeye imkan tanıyacak önemli adımları 22 yılda kararlılıkla inşa ettik. Sayıları 1600’ü aşan AR-GE ve tasarım merkezleriyle özel sektörün kendi bünyesinde nitelikli AR-GE projelerini gerçekleştirmesi için uygun iklimi oluşturduk.” değerlendirmesinde bulundu.

“105 teknoparkta 11 binden fazla teknoloji girişimi yer alıyor”

AR-GE ve inovasyon ekosisteminin kalbinde, akademi ve sanayi arasında köprü vazifesi görerek bilginin ticarileşmesini ve yenilikçi fikirlerin ürün ve hizmetlere dönüşmesini sağlayan girişimci fabrikası teknoparkların yer aldığına dikkati çeken Kacır, konuşmasına şöyle devam etti:

“Son 22 yılda sayılarını 2’den 105’e çıkardığımız teknoparklarımızda bugün 11 binden fazla teknoloji girişimimiz yer alıyor. 101 binden fazla AR-GE personelinin çalıştığı teknoparklarımızda girişimlerimiz, 63 bini aşkın AR-GE projesini başarıyla tamamladı. 16 bin 500 proje için de çalışmalarına devam ediyorlar. Nitelikli insan kaynağımızın, teknoparklarımızda hayata geçirdiği ve ülkemizin geleceğine değer katacak projelerin önünü açmak için mevzuatımızı da güncelliyoruz.

AR-GE teşviklerimizden yüksek düzeyde istifade eden AR-GE merkezleriyle teknopark firmalarımızın yararlandığı destekleri girişim sermayesi yatırımlarına yönlendirdik. Yaptığımız düzenleme çerçevesinde teknoloji girişimlerine 3,5 milyar lirası geçtiğimiz yıl olmak üzere toplam 7 milyar lira finansman sağladık. Kuluçka merkezlerinin teknopark sınırlarının dışında da kurulmasına imkan sağlayarak, girişimlerimizin pazara ve nitelikli insan kaynağına erişimini kolaylaştırdık.”

Bakan Kacır, girişimcilik ruhunun önünü açmaya, onların başarıya giden yolda en büyük destekçisi olmaya ve tüm imkanları seferber etmeye devam edeceklerini dile getirdi.

Girişimcilere, fikirlerini somutlaştıracak verimli ve kuvvetli zemini sunmayı sürdüreceklerini belirten Kacır, sözlerini şöyle tamamladı:

“Potansiyelini harekete geçirmeyi bekleyen tüm girişimcilerimize fırsat ve imkanların kapılarını sonuna kadar açıyoruz. Bugün de İstanbul Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi – Cerrahpaşa ortaklığında akademik bilgi birikimi ve deneyiminin teknoloji girişimciliğiyle buluştuğu Entertech İstanbul Teknokent’in yeni binasının temel atma töreni vesilesiyle bir aradayız. Entertech İstanbul Teknokent, son yıllarda geliştirdiği proje ve programlarla girişimcilikte Avrupa’nın parlayan yıldızı olan İstanbul’un ekosistem değerini artıracak önemli çalışmalara imza attı. Yürüttüğü hızlandırıcı ve kuluçka programlarıyla hayata geçirdiği girişim sermayesiyle, girişimcilerimize sadece fiziki imkanlar sunmakla kalmayıp aynı zamanda yenilikçi projelerin filizlenip büyümesi için bir çekim merkezi haline geldi.

Entertech İstanbul Teknokent’in teknoloji girişimciliğinde yeni başarı hikayeleri çıkarmak adına ekosistemi besleyici bir rol üstlenmesini takdirle takip ediyoruz. Toplam 12 bin metrekare kapalı alana sahip Entertech İstanbul Teknokent’in yeni binasını da Entertech’in son dönemdeki başarılı atılımlarının önemli bir halkası olarak görüyoruz. Modern altyapısı ve yenilikçi olanaklarıyla özgün girişimlerin doğması ve ölçeklenmesi adına fiziki ihtiyaçlara cevap verecek bu tesisi, inşallah bu yıl sonuna kadar tamamlayarak teknoloji ekosistemimizin hizmetine sunacağız. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, ülkemizi teknoloji girişimciliğinde devler ligine taşımak üzerine atılan her adımın destekçisi olmayı sürdüreceğiz.”

Bakan Kacır’ın konuşmasının ardından temel atma töreni gerçekleştirildi. Ardından Bakan Kacır, işçilerle aile fotoğrafı çektirdi.

Anadolu Ajansı. Referans bağlantısı here.