Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Özbekistan’da düzenlenen, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun da katıldığı Türkiye-Özbekistan-Azerbaycan Üçlü Dışişleri, Ticaret ve Ulaştırma Bakanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, söz konusu ülkelerin toplamda 1 trilyon dolara yaklaşan gayrı safi milli hasılaları ve 130 milyona ulaşan nüfuslarıyla önemli bir potansiyele sahip olduklarını söyledi.
- Türkiye-Özbekistan-Azerbaycan Üçlü Dışişleri, Ticaret ve Ulaştırma Bakanları Toplantısı Taşkent’te başladı
Azerbaycan ve Özbekistan ile imzalanan tercihli ticaret anlaşmalarının bu potansiyelin hayata geçirilmesine verilen önemi gösterdiğini dile getiren Muş, “İnanıyorum ki bu anlaşmaların kapsamının ileride genişletilmesiyle ticari ilişkilerimizde yeni döneme girilecektir. Ayrıca, gümrüklerde bürokrasiyi azaltacak adımların atılması ülkelerimiz arasındaki ticareti kolaylaştıracak ve ticaret hacmindeki artışa olumlu katkı sağlayacaktır.” ifadelerini kullandı.
Ülkeler arasında “basitleştirilmiş gümrük hattı” kurulmasını önemsediklerini belirten Muş, şöyle devam etti:
“Azerbaycan ile basitleştirilmiş gümrük hattının hayata geçirilmesinde son aşamaya geldik. Pilot uygulama başlatılması yönündeki teknik altyapı çalışmalarına başladık. Özbekistan ile de basitleştirilmiş gümrük hattı kurulmasını arzu ediyoruz. Öte yandan, ticaretin ayrılmaz bir parçası olan taşımacılık alanında atılacak adımların değerlendirilmesi kapsamında bu toplantı vesilesiyle ulaştırma bakanlarımız ile bir araya gelinmesi önemlidir. Azerbaycan ve Özbekistan, ülkemizin Orta Asya’ya ticaretinde önemli bir rol oynarken, Türkiye de Azerbaycan ve Özbekistan’ın Avrupa, Orta Doğu ve Afrika ile ticaretinde köprü görevi üstlenmektedir.”
Ulaştırma alanının iyileştirilmesi için atılacak adımların sadece ülkelerin değil aynı zamanda bölge ekonomisinin güçlendirilmesine de önemli katkı sağlayacağına işaret eden Muş, taşımacıların karşılaştıkları yüksek geçiş ücretleri ve taşımaların geçiş belgesi kısıtlamalarına tabi olması gibi sorunlara dikkati çekti.
“Serbest bölgeler alanındaki tecrübemizi paylaşmaya hazırız”
Muş, özellikle Kovid-19 salgını döneminde önemi daha da artan ulaştırmanın rahatlatılmasının, ticaretin ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi anlamında önemini vurguladı.
Türkiye’nin, sahip olduğu serbest bölgelerle, bu açıdan güçlü bir tecrübeye sahip olduğunu belirten Muş, şunları ifade etti:
“Firmalarımız ve yatırımcılar, ülkemizdeki serbest bölgelerden dünya ile ticaretlerini avantajlı koşullarda sürdürmektedir. Serbest bölgeler alanındaki tecrübemizi Azerbaycan ve Özbekistan ile paylaşmaya hazırız. Çalışmalarımızdan alınacak olumlu sonuçlar, iş dünyalarımızın sahada karşılaştıkları sorunları çözerek, iş dünyası temsilcilerimizin daha yakın ilişkiler kurmasını sağlayacaktır. Ticari ilişkilerimizin vazgeçilmez unsuru olan iş dünyası temsilcilerimizin daha sık bir araya gelmesi ve ticari bağlantı kurmasını sağlayan tüm etkinlikleri destekledik ve bundan sonra da desteklemeye devam edeceğiz. Bu kapsamda, başta ülkelerimiz arasındaki iş konseyleri olmak üzere iş dünyası kuruluşlarının ekonomik ilişkilerimizin geliştirilmesinde aktif rol oynamalarını önemsiyoruz.”
“Üçlü toplantı ortak bir vizyonun oluşturulması açısından önemli”
Ülkeler arasındaki yakın iş birliği ve ortak hareket etmenin bölgesel ve uluslararası örgütlerde de güçlerine güç kattığını dile getiren Muş, Özbekistan ve Azerbaycan’ın dünya ekonomisiyle entegrasyonunda önemli bir adım olan Dünya Ticaret Örgütü üyeliklerine desteğin sürdüğünü söyledi.
Bakan Muş, ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin tüm boyutlarıyla ele alındığı Karma Ekonomik Komisyon toplantılarının orta vadeli hedeflerin belirlenmesi açısından taşıdıkları öneme dikkati çekerek şunları kaydetti:
“Özellikle, imzalanan eylem planları ticaretten sağlığa, enerjiden tarıma kadar birçok alanda içerdiği maddelerle yol haritası niteliğindedir. Bu eylem planlarının hayata geçirilmesi, bugün görüştüğümüz konular da dahil olmak üzere ilişkilerimize çok yönlü katkı sunacaktır. Bugün birincisini gerçekleştirdiğimiz üçlü toplantının sürdürülebilir olması, ülkelerimiz arasındaki ticaret, dış politika ve ulaştırma ilişkilerinde ortak bir vizyonun oluşturulması kapsamında önem taşımaktadır. Toplantı sonunda imzalayacağımız ortak bildirinin bizler için yol gösterici nitelikte olacağına inanıyorum. Ortak bildirinin hayırlara vesile olmasını diliyorum.”